الْمُؤْمِنُونَ

Müminun Suresi 48. Ayet

فَكَذَّبُوهُمَا

فَكَانُوا

مِنَ

الْمُهْلَك۪ينَ

٤٨

Fekeżżebûhumâ fekânû mine-lmuhlekîn(e)

Böylece ikisini de yalanladılar, bu yüzden de helak edilenlerden oldular.

Surenin tamamını oku

Mü'minûn Suresi 48. Ayet Meâlleri

Meâller
Meâl Sahibiİfade
Abdulbaki Gölpınarlı MealiDediler de ikisini de yalanladılar ve onlar, helak edilenlerdi zaten.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)Böylece ikisini de yalanladılar, bu yüzden de helâk edilenlerden oldular.
Elmalılı Hamdi Yazır MealiBöylece onları yalanladılar, bu yüzden de helâk edilenlerden oldular.
Mehmet Okuyan MealiBöylece o ikisini yalanlamış ve helak edilenlerden olmuşlardı.
Ömer Nasuhi Bilmen MealiBu cihetle onları tekzîp ettiler de artık helâk olmuş olanlardan oldular.
Süleyman Ateş MealiOnları yalanladılar ve helak edilenlerden oldular.
Süleymaniye Vakfı MealiBöylece ikisini de yalancı saydılar ve ortadan kaldırılanlardan oldular.
Yaşar Nuri Öztürk Mealiİkisini de yalanladılar, böylece helâk edilenler arasına katıldılar.

Mü'minûn Suresi 48. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureMü'minûn
Sure Numarası23
Ayet Numarası48
Sure TürüMekki
Bulunduğu Cüz18
Kur'an Sayfası479
Toplam Harf Sayısı56
Toplam Kelime Sayısı10

Mü'minûn Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel olarak Allah'ın varlığı, birliği, peygamberlerin gönderilişi ve ahiret inancı gibi temel İslami kavramları ele alır. Sure, inananların özelliklerini ve inançlarını da vurgularken, inkârcıların durumunu ve sonunu da anlatır. Ayet 48, bu bağlamda, Allah’ın peygamberlerini yalanlayanların durumuna değinerek, onların helak edilme sebeplerini vurgular. İnkarın sonuçları üzerine bir uyarı niteliği taşır. Ayet, inananlarla inkârcılar arasındaki farklılıkları ortaya koyarak, insanları doğru yola davet etmeyi amaçlar. Mü'minûn Suresi, genel olarak Allah’a imanın ve O'na teslim olmanın önemini anlatır ve bu bağlamda toplumun ahlaki yapısını güçlendirmeye yönelik mesajlar verir.

Mü'minûn Suresi 48. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
كَذَّبُواYalanladılar
هَالِكَينَHelak edilenler
ذَٰلِكَBu yüzden

Ayetin tecvid kuralları arasında idgam ve med kuralları bulunur. Özellikle 'كَذَّبُوا' kelimesinde 'kâf' harfi, 'dâl' harfi ile birleşerek idgam yapılır. Med harfleri de vurgulanan kelimelerde uzatılır.

Mü'minûn Suresi 48. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
كَذَّبُواYalanladılar30
هَالِكَينَHelak edilenler7
ذَٰلِكَBu yüzden5

Ayet içerisinde geçen kelimelerden 'كَذَّبُوا' (yalanladılar) kelimesi, Kur'an'da sıkça kullanılan bir ifadedir. Bu kelime, insanları uyarma, inkarı ve onun sonuçlarını belirtme anlamında önemli bir yere sahiptir. 'هَالِكَينَ' (helak edilenler) kelimesi, geçmişteki kavimlerin inkârları nedeniyle başlarına gelen felaketleri hatırlatmak amacıyla kullanılır. 'ذَٰلِكَ' ise neden-sonuç ilişkisini vurgulamak için sıkça tercih edilen bir terimdir. Bu kelimelerin sıklığı, inanç ve inkâr teması üzerinden verilen mesajın önemini gösterir.

كَذَّبُوا

30

هَالِكَينَ

7

ذَٰلِكَ

5

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

Mü'minûn Suresi 48. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki GölpınarlıDediler de ikisini de yalanladılarGeleneksel
Diyanet İşleri Meali (Yeni)Böylece ikisini de yalanladılarAçıklayıcı
Elmalılı Hamdi YazırBöylece onları yalanladılarGeleneksel
Mehmet OkuyanBöylece o ikisini yalanlamışGeleneksel
Ömer Nasuhi BilmenBu cihetle onları tekzîp ettilerGeleneksel
Süleyman AteşOnları yalanladılarModern
Süleymaniye VakfıBöylece ikisini de yalancı saydılarAçıklayıcı
Yaşar Nuri Öztürkİkisini de yalanladılarModern

Yukarıdaki tabloda görülen ortak ifade, 'yalanladılar' ifadesidir. Bu ifade, Türkçe meallerin çoğunda benzer bir şekilde kullanılmıştır. 'Yalanlamak' kelimesinin sık kullanımı, ayetin ana temasını oluşturan inkâr ve itsizliği vurgulamak için tercih edilmiştir. Bunun yanı sıra 'helak olanlar' ifadesi de birçok mealde benzer şekilde geçmektedir. Mealler arasında belirgin farklılıklar, bazı ifadelerin varyasyonları ile ortaya çıkmaktadır. Örneğin, 'tekzîp etmek' ifadesi, geleneksel meallerde daha fazla yer alırken, modern meallerde daha sade ifadeler tercih edilmiştir. Bu da okuyucuya daha anlaşılır bir dil sunma amacı taşır. 'Böylece' ifadesi ise bazı meallerde kullanılırken, bazıları daha farklı yapılar tercih etmiştir. Genel olarak, mealler arasında dil açısından farklılıklar görülse de, temel anlamda benzer mesajların verildiği görülmektedir.