Münafikun Suresi 4. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve onları gördün mü, bedenleri hoşuna gider; ve konuşurlarsa sözlerini dinlersin; sanki onlar, dayanmış kerestelerdir; her bağrışı, kendi aleyhlerine sanırlar; onlar düşmandır, artık sakın onlardan, Allah gebertsin onları, nelere de kapılıyorlar. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Onları gördüğün zaman kalıpları hoşuna gider. Konuşurlarsa sözlerine kulak verirsin. Onlar sanki elbise giydirilmiş kereste gibidirler. Her kuvvetli sesi kendi aleyhlerine sanırlar. Onlar düşmandır, onlardan sakın! Allah onları kahretsin! Nasıl da (haktan) çevriliyorlar! |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onları gördüğün zaman kalıpları hoşuna gider, konuşurlarsa sözlerini dinlersin. Onlar sanki dayanmış keresteler gibidirler. Her gürültüyü kendi aleyhlerine sanırlar. Onlar düşmandır, onlardan sakın. Allah onları kahretsin! Nasıl olup da döndürülüyorlar? |
Mehmet Okuyan Meali | Onları (münafıkları) gördüğün zaman görünüşleri hoşuna gider; konuşurlarsa sözlerini dinlersin. Onlar, sanki giydirilmiş kütükler gibidir. Her gürültüyü kendi aleyhlerine sanırlar. Onlar düşmandır. Onlardan sakın! Allah onları kahretsin! Nasıl da (gerçeklerden) döndürülüyorlar! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve onları gördüğün vakit onların cisimleri seni taaccübe düşürür ve söyleyecek olurlarsa onların lâkırdılarını dinlersin, onlar sanki dayatılmış odunlardır. Onlar her gürültüyü kendi aleyhlerinde zannederler. Düşman olan onlardır, artık onlardan sakın. Allah, onları helâk etsin, nasıl oluyor da (Hak'tan) çevriliyorlar? |
Süleyman Ateş Meali | Onları gördüğün zaman cisimleri hoşuna gider (çünkü gösterişli adamlardır,) konuşsalar sözlerini dinlersin, onlar dayatılmış odunlar gibidirler. Her bağırtıyı kendi aleyhlerinde sanırlar. Onlar düşmandır, onlardan sakın. Allah onları kahretsin, nasıl da (haktan) döndürülüyorlar? |
Süleymaniye Vakfı Meali | Onları gördüğünde kılık kıyafetleri hoşuna gider. Konuşurlarsa sözlerine kulak verirsin. Oysa duvara dayalı kalas gibidirler. Her gürültüyü aleyhlerine sanırlar. Asıl düşman onlardır; onlara karşı dikkatli ol. Allah canlarını alsın, nasıl da yalana sürükleniyorlar! |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Onları gördüğünde gövdeleri hoşuna gider. Bir şey konuşsalar sözlerine kulak verirsin. Onlar birbirine dayandırılmış keresteler/Hint kumaşı giydirilmiş kütük parçaları gibidirler. Her bağırtıyı aleyhlerinde zannederler. Düşmandır onlar; sakın onlardan! Allah onları kahretsin! Nasıl da aldatılıp döndürülüyorlar! |
Münafikun Suresi 4. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Münafikun |
Sure Numarası | 63 |
Ayet Numarası | 4 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 28 |
Kur'an Sayfası | 520 |
Toplam Harf Sayısı | 162 |
Toplam Kelime Sayısı | 30 |
Münafikun Suresi, İslam toplumunu tehdit eden münafıkları ele alır. Bu sure, Mekke döneminde inmiş olup, münafıkların özelliklerini ve toplum üzerindeki olumsuz etkilerini anlatmaktadır. Ayet 4, münafıkların dış görünüşlerinin etkileyiciliği ve içsel durumlarının tezatını vurgular. Münafıklar, dışarıdan gösterişli, dikkat çekici bir görünüme sahiptirler ancak içlerinde bir boşluk ve ihanet barındırmaktadırlar. Sure, toplumsal birlik ve beraberliği tehdit eden bu tür kişilerin, güvenilir olup olmadıkları konusunda Müslümanlara dikkatli olmalarını salık vermektedir. Ayetteki betimlemeler, münafıkların düşmanlıkları ve aldatıcı tavırları hakkında bilgi verirken, bunların toplum içinde nasıl bir tehdit oluşturabileceğine dair uyarılar içermektedir. Münafıkların, kendi aleyhlerine dönecek olan her davranış ve söze karşı olan algıları, onların durumunu daha da trajik hale getirir. Bu sure, münafıkların aslında ne kadar tehlikeli olduklarını ve onlardan sakınılması gerektiğini vurgularken, iman edenlerin dikkatli olmalarını tavsiye etmektedir.
Münafikun Suresi 4. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
وَرَأَيْتَهُمْ | onları gördün |
مُهَذَّبِينَ | hoşuna giden |
كَأَنَّهُمْ | sanki |
أَعْدَاءٌ | düşman |
كَانُوا | olurlar |
Ayet içinde bazı Arapça kelimeler, dilbilgisel olarak dikkat çekici özellikler taşımaktadır. Örneğin, 'كَأَنَّهُمْ' ifadesi, bir benzetme yaparak münafıkların durumunu belirtirken, 'أَعْدَاءٌ' kelimesinin çoğul formu, düşmanlık durumunu vurgular. Ayrıca, ayetteki kelimeler, çeşitli med ve idgam kuralları içerebilir.
Münafikun Suresi 4. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
أَعْدَاءٌ | düşman | 10 |
مُهَذَّبِينَ | hoşuna giden | 5 |
كَأَنَّهُمْ | sanki | 8 |
Ayet içinde geçen kelimeler, Kur'an-ı Kerim'de çeşitli bağlamlarda sıkça kullanılmaktadır. Örneğin, 'أَعْدَاءٌ' kelimesinin sık kullanımı, düşmanlık ve çatışma temalarının önemini vurgulamak içindir. 'مُهَذَّبِينَ' kelimesi, dış görünüm ve etkileyicilik bağlamında, münafıkların toplumda nasıl algılandığını ifade ederken, 'كَأَنَّهُمْ' ifadesi ise benzetmelerde yaygın bir kullanım sunar.
أَعْدَاءٌ
10
كَأَنَّهُمْ
8
مُهَذَّبِينَ
5
Münafikun Suresi 4. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | bedenleri hoşuna gider | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | kılık kıyafetleri hoşuna gider | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | görünüşleri hoşuna gider | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | görünüşleri hoşuna gider | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | cisimleri seni taaccübe düşürür | Edebi |
Süleyman Ateş | cisimleri hoşuna gider | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | kılık kıyafetleri hoşuna gider | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | gövdeleri hoşuna gider | Modern |
Tabloda görüldüğü üzere, 'hoşuna gider' ifadesi birçok mealde benzer şekilde kullanılmaktadır. Bu, münafıkların dış görünüşünün etkileyiciliğine dair ortak bir algının olduğunu gösterir. Bununla birlikte, bazı meallerde 'cisimleri' ya da 'görünüşleri' gibi farklı kelimelerin kullanılması, dil açısından zengin bir çeşitlilik sunmaktadır. Örneğin, Ömer Nasuhi Bilmen'in kullandığı 'taaccübe düşürür' ifadesi, daha edebi bir anlatım sunarken; Diyanet İşleri'nin 'kılık kıyafetleri hoşuna gider' ifadesi daha geleneksel bir yaklaşım sergilemektedir. Bu farklılıklar, meallerin dil tonu ve üslubu hakkında önemli bilgiler sunmakta ve okuyucuya farklı bakış açıları kazandırmaktadır.