Mürselât Suresi 34. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Vay hallerine o gün yalanlayanların. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | O gün vay yalanlayanların hâline! |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | O gün yalanlayanların vay haline! |
Mehmet Okuyan Meali | (O günü) yalanlayanların, o gün vay hâline! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | O gün vay haline yalanlayanların. |
Süleyman Ateş Meali | Yalanlayanların vay haline o gün! |
Süleymaniye Vakfı Meali | O gün yalancılar çok çekecekler. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Vay haline o gün, yalanlayanların! |
Mürselât Suresi 34. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Mürselât |
Sure Numarası | 77 |
Ayet Numarası | 34 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 30 |
Kur'an Sayfası | 566 |
Toplam Harf Sayısı | 36 |
Toplam Kelime Sayısı | 7 |
Mürselât Suresi, Kur'an-ı Kerim'in Mekki surelerinden biri olup, kâfirlerin yalanlamalarına karşı bir uyarı niteliği taşımaktadır. Bu sure, özellikle ahiret günü, hesap verme ve yalanlama konuları üzerine yoğun bir şekilde durmaktadır. Sure, insanların dünyada yaptıkları kötülüklerin sonuçlarını ahirette nasıl göreceklerine dair bir anlatım sunar. Ayet 34, yalanlayanların o gün nelerle karşılaşacaklarına dair bir uyarı niteliği taşır. Ayetin geçtiği surede, genel olarak yalanlamanın sonuçları ve kâfirlerin karşılaşacağı zor durumlar vurgulanmaktadır. Bu bağlamda, ayet toplumda yalan söylemenin, adaletsizliğin ve inkârın sonuçlarına dair bir mesaj vermektedir. Mekke döneminde inmiş olması, bu temaların toplumda var olan inançsızlık ve inkâr ile ilgili bir eleştiri olarak okunmasına olanak tanır.
Mürselât Suresi 34. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
يَوْمَ | gün |
كَذَّبَ | yalanlamak |
وَيْلٌ | vay |
حَالَ | hal |
لِلْمُكَذِّبِينَ | yalanlayanlar için |
Ayette dikkat çeken tecvid kuralları arasında, 'يَوْمَ' kelimesindeki 'med' durumu ve 'كَذَّبَ' kelimesindeki 'idgam' durumu yer almaktadır.
Mürselât Suresi 34. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
يَوْمَ | gün | 365 |
كَذَّبَ | yalanlamak | 70 |
وَيْلٌ | vay | 19 |
Ayet içerisinde geçen kelimeler Kur'an'da farklı yoğunluklarla geçmektedir. 'يَوْمَ' kelimesi, zaman kavramını ifade ettiğinden sıkça kullanılır. 'كَذَّبَ' kelimesi, yalanlama ve inkâr anlamında önemli bir yere sahip olup, ahiret ve hesap verme temalarıyla bağlantılıdır. 'وَيْلٌ' kelimesi ise, genellikle kötü bir durumu ifade etmek için kullanılır ve bu bağlamda kâfirlerin akıbetiyle ilgili bir uyarı niteliğindedir.
يَوْمَ
365
كَذَّبَ
70
وَيْلٌ
19
Mürselât Suresi 34. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Vay hallerine o gün yalanlayanların. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | O gün vay yalanlayanların hâline! | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | O gün yalanlayanların vay haline! | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | (O günü) yalanlayanların, o gün vay hâline! | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | O gün vay haline yalanlayanların. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Yalanlayanların vay haline o gün! | Edebi |
Süleymaniye Vakfı | O gün yalancılar çok çekecekler. | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | Vay haline o gün, yalanlayanların! | Açıklayıcı |
Bu ayet ile ilgili yapılan meallerde genellikle 'yalanlayanlar' ifadesi öne çıkmaktadır. Bu ifade, kâfirlerin durumunu anlatırken çoğu mealde benzer şekilde kullanılmıştır. 'Vay haline' de yine sık kullanılan bir ifade olarak dikkat çekmektedir. Mealler arasında belirgin farklılaşma gösteren ifadeler ise 'o gün' ifadesinin bazı meallerde ön plana çıkmasıdır. Bunun yanı sıra, bazı meallerde 'yalanlayan' kelimesinin farklı şekillerde ve bağlamlarda yer alması, anlamda ince ayrılıklara yol açmaktadır. Örneğin, Elmalılı Hamdi Yazır'da daha geleneksel bir üslup tercih edilirken, Diyanet İşleri meali daha modern bir yaklaşım sergilemektedir.