الْمُرْسَلَاتِ
Mürselat Suresi 47. Ayet
وَيْلٌ
يَوْمَئِذٍ
لِلْمُكَذِّب۪ينَ
٤٧
Veylun yevme-iżin lilmukeżżibîn(e)
O gün vay yalanlayanların haline!
Mürselât Sûresi'nin tamamını oku
Mürselât Suresi 47. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Vay hallerine o gün yalanlayanların. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | O gün vay yalanlayanların hâline! |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | O gün yalanlayanların vay haline! |
Mehmet Okuyan Meali | (O günü) yalanlayanların, o gün vay hâline! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | O gün vay haline yalanlayanların. |
Süleyman Ateş Meali | Yalanlayanların vay haline o gün! |
Süleymaniye Vakfı Meali | O gün yalancılar çok çekecekler. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Vay haline o gün, yalanlayanların! |
Mürselât Suresi 47. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Mürselât |
Sure Numarası | 77 |
Ayet Numarası | 47 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 29 |
Kur'an Sayfası | 565 |
Toplam Harf Sayısı | 33 |
Toplam Kelime Sayısı | 7 |
Mürselât Suresi, Mekke'de inmiş olup, genel olarak kıyamet, ahiret hayatı ve insanların yargılanacağı gün hakkında bilgiler içermektedir. Ayet 47, özellikle yalanlayanların ahvalini ele alarak, o günün korkunçluğunu vurgulamaktadır. Bu ayet, surenin genel bağlamında, inkar edenlerin karşılaşacağı olumsuz durumu ifade eder. Mürselât Suresi'nin diğer ayetleri de benzer temalar etrafında dönerken, bu ayet de bir tür uyarı niteliği taşımaktadır. Yalanlama terimi, inançsızlık ve ahiret gerçeğini kabullenmeme durumunu ifade eder. Bu bağlamda, ayet, insanların gelecekteki durumlarına dair bir uyarı ve düşünme çağrısı yapmaktadır.
Mürselât Suresi 47. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
يَوْمَ | gün |
كَاذِبِينَ | yalanlayanlar |
وَيْلٌ | vay |
Ayet, genel olarak Arapça dil bilgilendirmesi açısından önemli kelimeler içermektedir. 'يَوْمَ' (gün) kelimesi, zaman bağlamı verirken, 'كَاذِبِينَ' (yalanlayanlar) kelimesi, ayetin kritik konusunu ifade eder. 'وَيْلٌ' (vay) kelimesi ise bir türlü bedbahtlık ve sıkıntıyı vurgulayan bir terimdir. Bu kelimeler, ayetin özünü oluşturmakta ve dinleyene güçlü bir mesaj iletmektedir.
Mürselât Suresi 47. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
יَوْمَ | gün | 96 |
كَاذِبِينَ | yalanlayanlar | 12 |
وَيْلٌ | vay | 10 |
Ayet içinde geçen kelimeler, Kur'an'da farklı bağlamlarda sıklıkla kullanılmaktadır. 'يَوْمَ' kelimesi, zamanın ve kıyametin önemini vurgulamak adına sıkça geçmektedir. 'كَاذِبِينَ' kelimesi, inkarcılığı ve yalanı temsil eden bir kavram olarak, adaletin sağlanacağı günde önemli bir yere sahiptir. 'وَيْلٌ' kelimesi ise sıkıntı ve acı olarak, inkar edenlerin karşılaşacağı durumu ifade etmek için tekrar eden bir terimdir. Bu kelimelerin çok kullanılması, ayetin temalarını ve mesajını pekiştirmektedir.
יَوْمَ
96
كَاذِبِينَ
12
وَيْلٌ
10
Mürselât Suresi 47. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Vay hallerine o gün yalanlayanların. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | O gün vay yalanlayanların hâline! | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | O gün yalanlayanların vay haline! | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | (O günü) yalanlayanların, o gün vay hâline! | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | O gün vay haline yalanlayanların. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Yalanlayanların vay haline o gün! | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | O gün yalancılar çok çekecekler. | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Vay haline o gün, yalanlayanların! | Açıklayıcı |
Tabloya bakıldığında, 'vay haline' ifadesi birçok mealde benzer biçimde yer bulmaktadır. Bu durum, ayetin taşıdığı anlamın önemli olduğunu ve vurgulamak amacıyla ortak bir ifade tercih edildiğini göstermektedir. 'O gün' ifadesi de oldukça yaygın bir kullanım olup, kıyametin önemini vurgular. Bununla birlikte, bazı mealler 'yalanlayanların' kelimesi yerine alternatif kelimeler kullanarak farklı tonlar oluşturmuştur. Örneğin, 'yalancılar' ve 'yalanlayanlar' ifadeleri arasında anlam farkı bulunmasa da, dilsel tonları değişmektedir. Bazı mealler daha geleneksel bir yaklaşım sergilerken, bazıları daha modern ve açıklayıcı bir dil kullanmıştır. Bu çeşitlilik, ayetin farklı yönlerden ele alınmasına olanak tanımaktadır.
Mürselât Sûresi 47. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Mürselât Sûresi 47. ayet, insanların hayatlarındaki güzel ve kötü olan her şeyin ardından hesap verecekleri uyarısını içerir.
- Mürselât Sûresi 38. Ayet: Bu ayette, insanların yaptıkları ve elde ettikleri her şeyin, mahşer gününde kendilerine gösterileceği ifade edilmektedir. Bu, 47. ayetle bağlantılıdır çünkü her iki ayet de hesap verme teması etrafında dönmektedir.
- Zümer Suresi 68. Ayet: Bu ayette de insanların, Allah'a çağrıldıklarında onların amellerinin değerlendirilip, kimlerin doğru yolda kimlerin de sapkınlık içinde olduğu açıklanır. Bu da 47. ayetin temasını destekler niteliktedir.
- En'âm Sûresi 160. Ayet: Bu ayette her insanın yaptığı amellerin kendisiyle birlikte olacağı anlatılmakta. Bunun, 47. ayetteki hesap verme konusuyla örtüşen bir yönü vardır.
Mürselât Sûresi 47. ayet ile birlikte ilişkilendirilmiş ayetler, insanların amelleri ve bunların sonucunda hesap verme gerekliliği üzerinde durmaktadır. Bu ayetler, insanların dünyadaki yaptıklarının, ahirette kendilerine karşılık bulacağına dair bir hatırlatma yaparak, bir bilinç ve sorumluluk duygusu aşılama işlevi görmektedir.
Okumak istediğin ayeti seç