Nahl Suresi 41. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda yurtlarından göçenlere mutlaka dünyada güzel yurtlar vereceğiz ve ahiret mükafatıysa elbette bundan da büyüktür bilseler. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenlere gelince, elbette onları dünyada güzel bir şekilde yerleştiririz. Ahiret mükâfatı ise daha büyüktür. Keşke bilselerdi.. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenlere gelince, biz dünyada mutlaka onları güzel bir yere yerleştiririz. Halbuki bilirlerse ahiretin mükafatı elbette daha büyüktür. |
Mehmet Okuyan Meali | Haksızlığa uğratıldıktan sonra Allah yolunda hicret edenlere gelince, onları dünyada güzel bir şekilde yerleştireceğiz. Ahiretin ödülü elbette daha büyüktür. Keşke bilselerdi! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve o kimseler ki, zulme uğratıldıklarından sonra Allah uğrunda hicret ettiler. Elbette onları dünyada güzelce bir surette yerleştireceğiz ve ahiret mükâfaatı ise elbette daha büyüktür. Eğer bilir olsalar. |
Süleyman Ateş Meali | Kendilerine zulmedildikten sonra Allah uğrunda göç edenleri, dünyada güzelce yerleştireceğiz, (onlara vereceğimiz) ahiret mükafatı ise daha büyüktür. Keşke bilseler! |
Süleymaniye Vakfı Meali | Haksızlığa uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenleri dünyada güzel yerlere yerleştiririz. Bunun öbür dünyadaki ödülü daha büyüktür. Keşke bilebilselerdi. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Zulme uğratıldıktan sonra Allah uğrunda hicret edenlere biz, dünyada elbette güzelce mekân tutturacağız. Âhiretin ödülü mutlaka daha büyüktür. Bir bilselerdi! |
Nahl Suresi 41. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Nahl |
Sure Numarası | 16 |
Ayet Numarası | 41 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 14 |
Kur'an Sayfası | 250 |
Toplam Harf Sayısı | 82 |
Toplam Kelime Sayısı | 17 |
Nahl Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel olarak Allah'ın birliğini, ilahi kudreti, yaratılış ve evrendeki düzeni vurgulayan bir surenin parçasıdır. Bu sure içerisinde, Allah’ın insanlara sunduğu nimetler, toplumların tarih boyunca yaşadığı olaylar ve bu olayların birer ders niteliği taşıdığı üzerinde durulmaktadır. Nahl Suresi, adını, Arapça'da 'arı' anlamına gelen 'nahl' kelimesinden alır ve bu bağlamda yaratılışın mükemmelliği, doğanın düzeni ve insan hayatındaki yerini sorgulayan bir bakış açısını hedefler. Ayet 41, zulme uğramış ve Allah yolunda hicret etmiş kişilere hitap ederek, bu kişilerin dünyadaki durumlarının güzelleştirileceği ve ahiret mükafatlarının daha büyük olduğu yönündeki vaadi içerir. Ayetin konusu, müminlerin zor zamanlarda dayanışma ve kararlılık göstermesinin önemine işaret ederken, aynı zamanda Allah’a güvenin ve sabrın önemini vurgular. Bu durum, Müslümanların inançları doğrultusunda hareket etmeleri gerektiğine dair bir teşvik niteliğindedir. Ayetin bağlamında, hicret, yalnızca fiziksel bir göç değil, aynı zamanda bir inanç ve özgürlük mücadelesi olarak geniş bir anlam taşır.
Nahl Suresi 41. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
هَجَرَ | hicret etmek |
ظُلْمٌ | zulüm |
مَكَانَ | yer |
أَخِيرَةٌ | ahiret |
مُكَافَأَةٌ | mükafat |
Ayette, 'هَجَرَ' (hicret), 'ظُلْمٌ' (zulüm) gibi önemli kelimeler bulunmakta. Bu kelimelerde, 'h' ve 'm' harflerinin uzatılması gibi med kuralları gözlemlenebilir.
Nahl Suresi 41. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
هَجَرَ | hicret | 20 |
ظُلْمٌ | zulüm | 27 |
مَكَانَ | yer | 40 |
مُكَافَأَةٌ | mükafat | 12 |
أَخِيرَةٌ | ahiret | 30 |
Kur'an'da geçen bu kelimeler, toplumsal adalet, insan hakları ve inanç mücadelesinin önemini vurgulamak amacıyla sıkça tekrarlanmaktadır. Özellikle 'hicret', Müslümanların inançları uğruna verdikleri mücadeleyi simgelerken, 'zulüm' ise bu mücadelenin arka planındaki zorlukları ifade eder. 'Yer' ve 'ahiret' kavramları ise, insanların yaşamlarındaki geçici olanla kalıcı olan arasındaki dengeyi göstermektedir. Bu kelimelerin sık kullanılması, Kur'an'ın insana verdiği sosyal mesajların altını çizer.
مَكَانَ
40
أَخِيرَةٌ
30
ظُلْمٌ
27
هَجَرَ
20
مُكَافَأَةٌ
12
Nahl Suresi 41. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Allah yolunda yurtlarından göçenlere | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri Meali | hicret edenlere gelince | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | biz dünyada mutlaka onları güzel bir yere yerleştiririz | Açıklayıcı |
Mehmet Okuyan Meali | Haksızlığa uğratıldıktan sonra | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | zulme uğratıldıklarından sonra | Geleneksel |
Süleyman Ateş Meali | Kendilerine zulmedildikten sonra | Modern |
Süleymaniye Vakfı Meali | haksızlığa uğradıktan sonra | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | zulme uğratıldıktan sonra | Modern |
Yukarıdaki tablo, farklı meallerin ortak ifadelerini ve dilsel tonlarını göstermektedir. Genel olarak, 'hicret', 'zulme uğratılmak' ve 'dünyada güzel yerler' gibi ifadeler çoğu mealde yer almakta. Bu ifadelerin tercih edilmesi, ayetin ana temasının vurgulanması açısından önem taşımaktadır. Hicret, toplumsal adalet ve özgürlük mücadelesini sembolize ederken, zulüm de bu mücadelenin zorlayıcı unsurlarını dile getirmektedir. Ayrıca, kullanılan dil ve ton, meallerin hedef kitlelerine ve okuma amaçlarına göre biçimlenmiştir. Bazı mealler daha açıklayıcı bir dil kullanırken, bazıları daha geleneksel bir dile bağlı kalmıştır. Dolayısıyla, ifadelerin seçimi, dini metinlerin nasıl algılandığı ve anlaşıldığı konusundaki farklılıkları da yansıtmaktadır.