Nahl Suresi 99. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Şüphe yok ki inanan ve Rablerine dayanan kimselere karşı gücükuvveti yoktur, hükmü yürümez onun. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Gerçek şu ki; şeytanın, inanan ve yalnız Rablerine tevekkül eden kimseler üzerinde bir hâkimiyeti yoktur. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Şüphesiz ki iman edip de Rablerine tevekkül edenler üzerinde o şeytanın hiçbir nüfuzu yoktur. |
Mehmet Okuyan Meali | Gerçek şu ki iman edip yalnız Rablerine güvenenler üzerinde onun (şeytanın) hiçbir hâkimiyeti yoktur. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Muhakkak ki, imân etmiş olanların ve Rablerine tevekkülde bulunanların üzerine O- nun için bir hakimiyet yoktur. |
Süleyman Ateş Meali | Çünkü inananlara ve Rablerine dayananlara o(şeyta)nın bir gücü yoktur. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Şeytanın, inanıp güvenen ve Rablerine dayananlar üzerinde bir üstünlüğü (gücü,yetkisi) olmaz. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Şu bir gerçek ki şeytanın elinde, iman edip yalnız Rablerine dayananlar aleyhine hiçbir sulta/hiçbir kanıt yoktur. |
Nahl Suresi 99. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Nahl |
Sure Numarası | 16 |
Ayet Numarası | 99 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 14 |
Kur'an Sayfası | 286 |
Toplam Harf Sayısı | 71 |
Toplam Kelime Sayısı | 14 |
Nahl Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel olarak insanlara Allah’ın birliğini, ayetlerini ve nimetlerini hatırlatmak amacıyla indirilmiştir. Bu sure, inananların Allah'a güvenmeleri ve tevekkül etmeleri gerektiğini vurgulayan birçok ayet içermektedir. Ayet 99 ise şeytanın inananlar üzerinde herhangi bir hâkimiyetinin olmadığını ifade eder. Bu bağlamda, inananların güven içinde olmaları gerektiği, şeytanın etkisinden uzak durmaları gerektiği ve Allah'a dayanmanın önemi vurgulanmaktadır. Bu surede, insanların inançlarına ve Rablerine olan güvenlerine dayanarak, şeytana karşı güçlü durmaları gerektiği mesajı verilmektedir. İman edenlerin ve Rablerine güvenenlerin şeytanın şerrinden korunduğu belirtilerek, bu şekilde ruhsal bir rahatlık ve güven duygusu oluşturulması hedeflenmiştir. Nahl Suresi, genel olarak Allah'ın kudretini ve yaratılışın mucizelerini anlatırken, aynı zamanda şeytanın insan üzerindeki olumsuz etkilerini de ortaya koymaktadır.
Nahl Suresi 99. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
يَقَدْ | kesinlikle |
مُؤْمِنِينَ | iman edenler |
تَوَكَّلُوا | tevekkül edenler |
عَلَيْهِم | onlar üzerlerine |
لَهُ | onun |
Ayetin tecvid kuralları arasında 'idgam' ve 'med' kuralları bulunmaktadır. Özellikle, 'مُؤْمِنِينَ' kelimesindeki 'م' harfi, 'م' harfi ile başlamayan bir kelimeye idgam yapılmasıyla okunur.
Nahl Suresi 99. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
مُؤْمِنِينَ | iman edenler | 50 |
تَوَكَّلُوا | tevekkül edenler | 24 |
شَيْطَانٌ | şeytan | 68 |
Ayet içinde geçen 'مُؤْمِنِينَ', 'تَوَكَّلُوا' ve 'شَيْطَانٌ' kelimeleri Kur'an'da sıkça geçmektedir. Bu kelimelerin yoğun kullanımı, Kur'an'da inanç, güven ve şeytanın etkisine karşı direnişin önemli olduğunu göstermektedir. 'مُؤْمِنِينَ' kelimesi, inananların özelliklerini tanımlarken, 'تَوَكَّلُوا' tevekkül edenlerin tavırlarını ifade eder. 'شَيْطَانٌ' ise, kötü niyetin ve olumsuz etkilerin sembolü olarak, insanın karşılaştığı manevi zorlukları temsil etmektedir.
شَيْطَانٌ
68
مُؤْمِنِينَ
50
تَوَكَّلُوا
24
Nahl Suresi 99. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Şüphe yok ki inanan ve Rablerine dayanan kimselere karşı gücükuvveti yoktur. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Gerçek şu ki; şeytanın, inanan ve yalnız Rablerine tevekkül eden kimseler üzerinde bir hâkimiyeti yoktur. | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | Şüphesiz ki iman edip de Rablerine tevekkül edenler üzerinde o şeytanın hiçbir nüfuzu yoktur. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Gerçek şu ki iman edip yalnız Rablerine güvenenler üzerinde onun (şeytanın) hiçbir hâkimiyeti yoktur. | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | Muhakkak ki, imân etmiş olanların ve Rablerine tevekkülde bulunanların üzerine O- nun için bir hakimiyet yoktur. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Çünkü inananlara ve Rablerine dayananlara o(şeyta)nın bir gücü yoktur. | Hafif Edebi |
Süleymaniye Vakfı | Şeytanın, inanıp güvenen ve Rablerine dayananlar üzerinde bir üstünlüğü (gücü,yetkisi)[*] olmaz. | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Şu bir gerçek ki şeytanın elinde, iman edip yalnız Rablerine dayananlar aleyhine hiçbir sulta/hiçbir kanıt yoktur. | Modern |
Tablodaki ifadelerden; 'inanan', 'Rablerine dayanan' ve 'hiçbir hâkimiyeti yoktur' ifadeleri çoğu mealde ortak tercih edilmiştir. Bu ifadeler, ayetin temel mesajlarını net bir şekilde aktardığı için yaygın olarak kullanılmaktadır. 'İnanan' kelimesi, Müslüman topluluğun kimliğini belirtirken, 'Rablerine dayanan' ifadesi güven duygusunu ifade eder. 'Hiçbir hâkimiyeti yoktur' ifadesi ise şeytanın etkisinin geçersiz olduğunu vurgular. Mealler arasında belirgin şekilde farklılaşan ifadeler, kullanılan dilin tonuna göre değişiklik göstermektedir. Örneğin, 'güç' veya 'nüfuz' gibi kelimeler, aynı anlamı taşımakla birlikte farklı edebi ve modern tonlar yaratmaktadır. Bu durum, farklı dönemlerdeki okuyucu kitlelerine hitap etmek amacıyla yapılmıştır.