Naziat Suresi 28. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Tavanını yücelti, düzüp koştu. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Onu yükseltmiş ve ona düzen ve âhenk vermiştir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Tavanını yükseltti, onu bir düzene koydu. |
Mehmet Okuyan Meali | (Göğün) cisimlerini yükseltmiş ve onları düzene kavuşturmuştur. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Onun yükseklik miktarı yükseltti, sonra onu tesviye kıldı. |
Süleyman Ateş Meali | Kalınlığını (tavanını) yükseltti, onu düzenledi. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Tavanını yükseltti ve onu düzenledi. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Onun boyunu yükseltti; ardından ona ahenk ve düzen verdi. |
Naziat Suresi 28. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Naziat |
Sure Numarası | 79 |
Ayet Numarası | 28 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 30 |
Kur'an Sayfası | 566 |
Toplam Harf Sayısı | 34 |
Toplam Kelime Sayısı | 7 |
Naziat Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve insanları ahiretin gerçeklerine, Allah’ın kudretine ve yaratılışına dair uyarılarda bulunur. Bu sure, genel olarak Allah’ın varlığına ve kıyamet gününe dikkat çeker. 28. ayet ise gökyüzünün yaratılışına işaret eder. Ayette gökyüzünün yüksekliği ve düzeni vurgulanarak, yaratılışın ne kadar mükemmel bir düzen içinde olduğu ifade edilir. Bu bağlamda, ayet, evrenin bir yaratıcı tarafından düzenlendiğine dair bir mesaj taşır. Ayetin geçtiği Naziat Suresi, kıyamet ve ahiret ile ilgili çeşitli konuları işlerken, insanların bu dünyadaki yaşamlarını nasıl değerlendirmeleri gerektiğine dair de ipuçları sunmaktadır. Bu sure, inananların ruhsal ve ahlaki gelişimini teşvik etmeyi hedefler. Ayetin içeriği, Allah’ın kudretinin bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Yüksek tavan, Allah’ın yaratıcılığının ve düzenin sembolü olarak görülür. Bu sure aynı zamanda diğer surelerle etkileşim içinde olup, insanlara yaratılışın anlamını ve önemini hatırlatmayı amaçlamaktadır.
Naziat Suresi 28. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
تَوَارَ | Yükseltmek |
تَسْوِيَةً | Düzenlemek |
سَطْحَ | Düzlük |
Ayetteki kelimeler arasında "تَوَارَ" (yükseltmek) ve "تَسْوِيَةً" (düzenlemek) gibi önemli kelimeler bulunmaktadır. Bu kelimeler, ayetin anlamını pekiştiren ve Allah’ın yaratma eylemini ifade eden terimlerdir. Ayetteki tecvid kurallarından biri 'idgam'dır; bazı kelimelerin birleşiminde 'idgam' uygulanabilir.
Naziat Suresi 28. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
تَوَارَ | Yükseltmek | 8 |
تَسْوِيَةً | Düzenlemek | 4 |
سَطْحَ | Düzlük | 1 |
Ayet içinde geçen kelimelerin Kur'an'daki diğer geçiş sayıları, bu terimlerin Allah'ın kudretini ve yaratıcılığını ifade eden önemli kavramlar olduğunu göstermektedir. Özellikle 'yükseltmek' ve 'düzenlemek' kavramları, yaratılan evrenin mükemmelliğini ve düzenli oluşunu vurgulamak amacıyla sıkça kullanılmıştır. Bu kelimeler, hem üslup açısından zenginlik katmakta hem de Allah’ın yaratıcılığının derinliğini göstermektedir.
تَوَارَ
8
تَسْوِيَةً
4
سَطْحَ
1
Naziat Suresi 28. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Tavanını yücelti, düzüp koştu. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Onu yükseltmiş ve ona düzen ve âhenk vermiştir. | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | Tavanını yükseltti, onu bir düzene koydu. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | (Göğün) cisimlerini yükseltmiş ve onları düzene kavuşturmuştur. | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Onun yükseklik miktarı yükseltti, sonra onu tesviye kıldı. | Açıklayıcı |
Süleyman Ateş | Kalınlığını (tavanını) yükseltti, onu düzenledi. | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Tavanını yükseltti ve onu düzenledi. | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Onun boyunu yükseltti; ardından ona ahenk ve düzen verdi. | Modern |
Tabloda görülen ifadelerde 'yükseltmek' ve 'düzenlemek' gibi ortak kelimeler, çoğu mealde tercih edilmiştir. Bu kelimeler, ayetin ana temasını oluşturan yaratılış ve düzen kavramlarını doğrudan yansıtmaktadır. Ancak, bazı meallerde kullanılan ifadeler arasında anlam farkları da bulunmaktadır. Örneğin, Abdulbaki Gölpınarlı'nın 'düzüp koştu' ifadesi, daha mecazi bir anlatım sergilerken, Diyanet İşleri'nin 'âhenk vermiştir' ifadesi daha soyut bir anlam katmaktadır. Dolayısıyla, mealler arasındaki bu farklılıklar, yorumlayıcının dilsel tercihlerine ve metne yaklaşım biçimine göre değişiklik göstermektedir.