Taha Suresi 48. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Gerçekten de bize vahyedildi ki azap, yalanlayanadır ve yüz çevirene. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | “Şüphesiz bize, azabın yalanlayan ve yüz çevirenlere olacağı vahyolundu.” |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Bize kesin olarak vahyolundu ki, azab şüphesiz (gerçeği) inkâr edip ona sırt çevirenleredir." |
Mehmet Okuyan Meali | Azabın, (gerçeği) yalanlayıp yüz çevirenlere (uygulanacağı) elbette bize vahyolunmuştur.” |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Muhakkak bize vahyolundu ki, şüphe yok azap, tekzîp eden ve yüz çeviren kimse üzerinedir.» |
Süleyman Ateş Meali | Bize, yalanlayıp yüz çevirenin, azaba uğrayacağı vahyolundu. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Bize şöyle vahyedildi: ‘Kim yalana sarılır, sırt çevirirse azaba uğrar.’” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | "Azabın, yalanlayıp yüz çevirenler üzerine olacağı bize vahyedildi." |
Taha Suresi 48. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Taha |
Sure Numarası | 20 |
Ayet Numarası | 48 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 13 |
Kur'an Sayfası | 463 |
Toplam Harf Sayısı | 88 |
Toplam Kelime Sayısı | 15 |
Taha Suresi, Mekke döneminde inen bir sure olup, genel olarak inanç, ahlaki değerler ve öğütler üzerine odaklanmaktadır. Bu sure, özellikle Hz. Musa'nın kıssasını detaylı bir şekilde işleyerek, tek Tanrı inancını ve onun varlığını vurgulamaktadır. Taha Suresi, Allah’ın birliğini, peygamberlerin görevlerini ve toplumların nasıl yönlendirilmesi gerektiğini ele almaktadır. Müslümanların karşılaştıkları zorluklara, inançlarını korumalarına dair cesaret verici mesajlar içermektedir. Ayet 48, vahiy yoluyla gelen bir uyarıyı ifade eder ve yalanlama ile yüz çevirme eylemlerinin sonuçlarını açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Bu bağlamda, ayet, insanları doğru yola çağırma ve inkâr edenlerin akıbetini hatırlatma amacı taşımaktadır. Sure içinde yer alan diğer ayetlerle birlikte, Allah’ın hikmetinin ve adaletinin nasıl işlediğini anlatan bir bütünlük sunmaktadır. Aynı zamanda, inananların karşılaşabileceği sosyal ve bireysel zorluklara karşı nasıl bir tutum sergilemeleri gerektiğini de vurgulamaktadır. Ayetin surenin genel bağlamındaki yeri, inançsızlık ve isyan gibi eylemlerin sonuçlarını vurgulaması bakımından oldukça önemlidir.
Taha Suresi 48. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
وَحْيَ | vahiy |
عَذَابَ | azap |
كَاذِبَ | yalanlayan |
مُعْرِضًا | yüz çeviren |
Ayetin tecvid kuralları arasında 'idgam' ve 'med' gibi bazı kurallar mevcuttur. Özellikle 'وَحْيَ' kelimesinde 'med' uygulaması görülmektedir.
Taha Suresi 48. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
وَحْيَ | vahiy | 9 |
عَذَابَ | azap | 19 |
كَاذِبَ | yalanlayan | 6 |
مُعْرِضًا | yüz çeviren | 5 |
Ayet içinde geçen kelimeler, Kur'an'da sıklıkla karşılaşılan temaları yansıtmaktadır. Özellikle 'vahiy', 'azap', 'yalanlayan' ve 'yüz çeviren' gibi kelimelerin sık kullanımı, inanç, itaat, ve karşıt görüşlerin sonuçları hakkında sürekli bir hatırlatmayı işaret eder. Bu kelimeler, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde insanlara hitap etmekte ve insan davranışlarının sonuçlarını vurgulamaktadır.
عَذَابَ
19
وَحْيَ
9
كَاذِبَ
6
مُعْرِضًا
5
Taha Suresi 48. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | yalanlayanadır ve yüz çevirene | Geleneksel |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | azabın yalanlayan ve yüz çevirenlere olacağı | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | azab şüphesiz (gerçeği) inkâr edip ona sırt çevirenleredir | Geleneksel |
Mehmet Okuyan Meali | yalanlayıp yüz çevirenlere uygulanacağı | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | azap, tekzîp eden ve yüz çeviren kimse | Geleneksel |
Süleyman Ateş Meali | yalanlayıp yüz çevirenin, azaba uğrayacağı | Modern |
Süleymaniye Vakfı Meali | kim yalana sarılır, sırt çevirirse azaba uğrar | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | yalanlayıp yüz çevirenler üzerine olacağı | Açıklayıcı |
Tabloda görülen ifadeler, ayetin farklı meallerdeki yorumlarını ve dilsel özelliklerini yansıtmaktadır. 'Yalanlayan' ve 'yüz çeviren' kavramları, çoğu mealde ortak bir biçimde kullanılmıştır. Bu ifadelerin sıklığı, konunun önemini ve ciddiyetini vurgulamak amacıyla tercih edilmiş olabilir. Bunun yanı sıra 'azap' ifadesi de hemen hemen tüm meallerde yer almakta, bu da mesajın ana temasını oluşturduğu anlamına gelmektedir. Belirgin farklılıklar, kullanılan dilsel tonlara ve açıklıklara göre değişiklik gösteriyor. Bazı meallerde daha geleneksel bir dil tercih edilirken, diğerlerinde daha modern ve açıklayıcı bir yaklaşım benimsenmiştir. Bu farklılıklar, dinî metinlerin yorumlanmasındaki çeşitliliği ve okuyucuya ulaşma biçimlerini yansıtmaktadır.