Naziat Suresi 40. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve ama kim, Rabbinin durağından korkup da nefsi, dileğinden çekmişse. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | 40,41.Kim de, Rabbinin huzurunda duracağından korkar ve nefsini arzularından alıkoyarsa, şüphesiz, cennet onun sığınağıdır. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Kim de Rabbinin divanında durmaktan korkmuş, nefsini boş heveslerden menetmiş ise, |
Mehmet Okuyan Meali | 40,41. Rabbinin makamından korkan ve kendisini arzulara (uymaktan) alıkoyanlara gelince, şüphesiz ki böylelerinin barınağı da cennettir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Fakat kim ki, Rabbinin makamından korkmuş ve nefsini hevâdan nehyetmiş ise. |
Süleyman Ateş Meali | Ama kim Rabbinin divanında dur(up hesap ver)mekten korkmuş ve nefsi(ni) kötü heves(ler) den men'etmişse |
Süleymaniye Vakfı Meali | Kim de Rabbinin makamından korkar, arzularını dizginlerse |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Rabbinin yüceliğinden korkup nefsini boş heveslerden yasaklamış olan içinse, |
Naziat Suresi 40. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Naziat |
Sure Numarası | 79 |
Ayet Numarası | 40 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 30 |
Kur'an Sayfası | 576 |
Toplam Harf Sayısı | 69 |
Toplam Kelime Sayısı | 14 |
Naziat Suresi, Mekke döneminde indirilmiş olup, genel olarak ahiret hayatı, kıyamet ve insanın Rabbinin karşısındaki durumu hakkında uyarılarda bulunmaktadır. Bu sure, insanın dünya hayatındaki arzularını ve nefsani isteklerini nasıl kontrol etmesi gerektiği üzerinde durmaktadır. Ayet 40, insanın Rabbinin huzurunda hesap vereceğinden korkması ve nefsini boş arzulardan alıkoyması gerektiğini ifade eder. Bu bağlamda, ayet, ahiret inancı ve hesap verme bilincinin önemine vurgu yapar. Sure, kıyametin dehşetini ve o günde insanların nasıl bir sınavdan geçeceklerini anlatırken, bu ayetle birlikte, kişinin kendi içsel mücadelelerine ve iradesine dikkat çekmektedir. Ayetteki 'Rabbinin huzuru' ifadesi, insanın başkalarının gözünde değil, yalnızca Allah'ın huzurunda nefsini terbiye etmesi gerektiğini hatırlatır. Bu nedenle ayet, içsel bir değerlendirme ve öz disiplin gerektiren bir tavsiye niteliğindedir.
Naziat Suresi 40. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
رب | Rab |
خوف | Korku |
نفس | Nefis |
هوى | Arzu |
منع | Alıkoymak |
Ayetin okunmasında dikkat edilmesi gereken bazı tecvid kuralları bulunmaktadır. Örneğin, 'وَنَفْسٍ' kelimesindeki 'ن' harfi idgam durumundadır. Ayrıca, ayetteki 'خوف' kelimesinde med harfi bulunmakta ve bu harfin uzatılması gerekmektedir.
Naziat Suresi 40. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
رب | Rab | 200 |
خوف | Korku | 40 |
نفس | Nefis | 120 |
هوى | Arzu | 15 |
Bu kelimelerin Kur'an'da sık geçmesinin nedeni, insanın ruhsal ve ahlaki durumu üzerinde durulmasıdır. 'Rab' kelimesi, Allah'ın büyüklüğünü ve otoritesini vurgulamak için sıkça kullanılmakta; 'nfs' ise insanın içsel mücadelelerini ve arzularını ifade etmektedir. 'Korku' ise, ahiret inancının ve hesap verme bilincinin önemini vurgulayan bir duygu olarak sürekli yer almaktadır.
رب
200
نفس
120
خوف
40
هوى
15
Naziat Suresi 40. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Rabbinin durağından korkup | Modern |
Diyanet İşleri | Rabbinin huzurunda duracağından korkar | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Rabbinin divanında durmaktan korkmuş | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Rabbinin makamından korkan | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Rabbinin makamından korkmuş | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Rabbinin divanında durmak | Edebi |
Süleymaniye Vakfı | Rabbinin makamından korkar | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | Rabbinin yüceliğinden korkup | Açıklayıcı |
Tabloda görüldüğü üzere, 'Rabbinin makamı' ve 'Rabbinin huzurunda durmak' gibi ifadeler, çoğu mealde ortak bir şekilde tercih edilmiştir. Bu ifadeler, ayetin vurguladığı ahlaki ve dini sorumlulukları ifade etme açısından etkili bulunmaktadır. Ancak, bazı mealler arasında 'durağı' veya 'divan' gibi kelimelerle farklılaşmalar görülmektedir. 'Divan' kelimesi daha resmi ve klasik bir anlam taşırken, 'makam' ve 'huzur' kelimeleri daha çağdaş ve geniş anlamlar ifade etmektedir. Bu durum, her bir meali yazan kişinin diline ve üslubuna bağlı olarak farklı bir ton yaratmaktadır. Dilerseniz, bu ifadelerin hepsinin ahlaki ve manevi bir içerik taşıdığını unutmamak gerekir.