Nisâ Sûresi 102. Ayet
وَاِذَا
كُنْتَ
ف۪يهِمْ
فَاَقَمْتَ
لَهُمُ
الصَّلٰوةَ
فَلْتَقُمْ
طَٓائِفَةٌ
مِنْهُمْ
مَعَكَ
وَلْيَأْخُذُٓوا
اَسْلِحَتَهُمْ۠
فَاِذَا
سَجَدُوا
فَلْيَكُونُوا
مِنْ
وَرَٓائِكُمْۖ
وَلْتَأْتِ
طَٓائِفَةٌ
اُخْرٰى
لَمْ
يُصَلُّوا
فَلْيُصَلُّوا
مَعَكَ
وَلْيَأْخُذُوا
حِذْرَهُمْ
وَاَسْلِحَتَهُمْۚ
وَدَّ
الَّذ۪ينَ
كَفَرُوا
لَوْ
تَغْفُلُونَ
عَنْ
اَسْلِحَتِكُمْ
وَاَمْتِعَتِكُمْ
فَيَم۪يلُونَ
عَلَيْكُمْ
مَيْلَةً
وَاحِدَةًۜ
وَلَا
جُنَاحَ
عَلَيْكُمْ
اِنْ
كَانَ
بِكُمْ
اَذًى
مِنْ
مَطَرٍ
اَوْ
كُنْتُمْ
مَرْضٰٓى
اَنْ
تَضَعُٓوا
اَسْلِحَتَكُمْۚ
وَخُذُوا
حِذْرَكُمْۜ
اِنَّ
اللّٰهَ
اَعَدَّ
لِلْكَافِر۪ينَ
عَذَاباً
مُه۪يناً
١٠٢
Ve-iżâ kunte fîhim feekamte lehumu-ssalâte feltekum tâ-ifetun minhum me’ake velye/ḣużû eslihatehum fe-iżâ secedû felyekûnû min verâ-ikum velte/ti tâ-ifetun uḣrâ lem yusallû felyusallû me’ake velye/ḣużû hiżrahum veeslihatehum(k) vedde-lleżîne keferû lev taġfulûne ‘an eslihatikum veemti’atikum feyemîlûne ‘aleykum meyleten vâhide(ten)(c) velâ cunâha ‘aleykum in kâne bikum eżen min matarin ev kuntum merdâ en tada’û eslihatekum(s) veḣużû hiżrakum(k) inna(A)llâhe e’adde lilkâfirîne ‘ażâben muhînâ(n)
Nisâ Suresi 102. Ayet Meâlleri

Nisâ Suresi 102. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Nisâ |
Sure Numarası | 4 |
Ayet Numarası | 102 |
Sure Türü | Medeni |
Bulunduğu Cüz | 5 |
Kur'an Sayfası | 113 |
Toplam Harf Sayısı | 275 |
Toplam Kelime Sayısı | 62 |
Nisâ Suresi, Medine döneminde inen bir sure olarak bilinir ve genel itibarıyla toplum içindeki sosyal adalet, insan hakları, aile yapısı gibi konuları ele almaktadır. Bu surede, kadınların hakları, miras paylaşımı ve savaş durumunda alınıp verilmesi gereken tedbirler gibi çeşitli konular detaylı bir şekilde ele alınmaktadır. Ayet 102, savaş esnasında namaz kılma yöntemlerini ve müminlerin nasıl tedbir alması gerektiğini anlatmaktadır. Müslümanların savaştayken bile ibadetlerine devam etmeleri gerektiği belirtilirken, düşman saldırılarına karşı da dikkatli olmaları gerektiği vurgulanmaktadır. Bu bağlamda, namaz kılarken bir grup müminin silahlarını yanlarında bulundurması ve düşmanla olası bir karşılaşma anında tedbirli olmaları gerektiği ifade edilmektedir. Düşmanların müminlerin gaflet anını beklediği ve bu durumun nasıl bir sonuç doğurabileceği üzerinde durulmaktadır. Ayet, müminlerin savaş anında bile ibadetlerini ihmal etmemelerinin önemine işaret ederken, savaşın zorlu şartlarının getirdiği yükümlülüklere de dikkat çekmektedir. Ayetin içeriği, Müslümanların sosyal ve askeri hayatlarında ibadeti nasıl dengeleyebileceğine dair pratik bir kılavuz sunmaktadır.
Nisâ Suresi 102. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
صَلَّى | namaz kıldı |
سِلاَحَ | silah |
كَافِرٌ | inkarcı |
عَذَابٌ | azap |
تَدَبُّرَ | ihtiyat |
Ayet içerisinde bazı temel tecvid kuralları bulunmaktadır. Örneğin, 'صَلَّى' kelimesindeki 'ص' harfi idgam yapılmadan okunmakta, ayrıca bazı kelimelerde med (uzatma) kuralları gözlemlenmektedir.
Nisâ Suresi 102. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
صَلَّى | namaz kıldı | 18 |
سِلاَحَ | silah | 8 |
كَافِرٌ | inkarcı | 26 |
Ayet içerisinde geçen önemli kelimelerin Kur'an'da toplam geçiş sayıları yukarıdaki tabloda sunulmuştur. 'كافِرٌ' kelimesinin sık kullanımı, inançsızlık ve inkârın Müslüman toplumu için bir tehlike olarak vurgulandığını göstermektedir. 'صَلَّى' kelimesinin sık geçmesi ise ibadetlerin, özellikle savaş gibi zorlu zamanlarda bile nasıl devam ettirilmesi gerektiğini ifade etmektedir. 'سِلاَحَ' kelimesi, savaş esnasındaki korunma ihtiyacının vurgulanması açısından önemlidir. Bu kelimelerin sıkça kullanılması, İslam toplumunun savaş ve ibadet ilişkisini kurumsal hale getirme çabalarını yansıtır.
كَافِرٌ
26
صَلَّى
18
سِلاَحَ
8
Nisâ Suresi 102. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | silahları yanlarında olarak namaz kılsın | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | silahlarını yanlarına alsınlar | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | silahlarını da yanlarına alsınlar | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | korunma(tedbir)lerini ve silahlarını alsınlar | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | silahlarını da alıversinler | Geleneksel |
Süleyman Ateş | korunma tedbirinizi alın | Modern |
Süleymaniye Vakfı | ama tedbiri elden bırakmayın | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | ama tedbirinizi alın | Modern |
Tabloda görüldüğü gibi, 'silahlarını yanlarına alsınlar' ifadesi çoğu mealde ortak bir şekilde tercih edilmiştir. Bu ifade, müminlerin savaş sırasında dikkatli olmaları gerektiği mesajını vermektedir. Ayrıca, 'korunma tedbirinizi alın' ifadesi, modern bir dil tonuyla, çağdaş okurlar için daha anlaşılır bir hale getirilmiştir. Mealler arasında belirgin bir farklılık olarak 'silahlarınızı bırakmanızda bir beis yoktur' ifadesi, farklı meallerde farklı şekillerde ifade edilmiştir; bazıları bunu daha geleneksel bir dil ile aktarırken, bazıları daha modern bir dil ile açıklamıştır. Bu durum, farklı dil anlayışları ve hedef kitlelerine göre değişiklik göstermektedir.
Nisâ Sûresi 102. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Nisâ Sûresi 102. ayet, savaşa katılacak olanların dikkatli olması, hayatta kalanların sorumluluklarını ve güvenliklerini sağlamaya yönelik tedbirlere vurgu yapmaktadır.
- Enfâl Sûresi 61. Ayet: Bu ayet, düşmana karşı tedbir almanın önemini vurgulamakta ve barış sağlandığı zaman düşmanla iyi geçinilmesi gerektiğini dile getirmektedir. Bu, ayetlerin birbirine bağlandığı anlamda bir savaş durumunda müminlerin sorumluluklarına işaret eder.
- Âl-i İmrân Sûresi 172. Ayet: Burada, Peygamberin verdiği savaş haberlerini ve düşman ile karşılaşma sürecini anlatan bir bağlam bulunmaktadir. Müminlerin, savaşta sabırlı ve azimli olmaları gerektiği hatırlatılırken, bu ayetle de savaş durumundaki yükümlülüklerin önemi paralel bir anlam taşımaktadır.
Bu ayetler, savaş durumlarında müminlerin dikkatli olmaları, tedbir almaları ve aynı zamanda barış durumlarında iyi bir ilişki kurmalarının gerekliliğini vurgulamaktadır. Bütün bu ayetler, bireylerin ve toplumların güvenliği ile savaş ve barış arasındaki dengeyi korumaya yönelik yükümlülüklerini ortaya koymaktadır.
Okumak istediğin ayeti seç