Nur Suresi 42. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve Allah'ındır göklerin ve yeryüzünün saltanatı ve tedbiri ve her şey, dönüp Allah tapısına varır. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Göklerin ve yerin hükümranlığı Allah’ındır. Dönüş de ancak Allah’adır. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır; dönüş de ancak O'nadır. |
Mehmet Okuyan Meali | Göklerin ve yerin otoritesi yalnızca Allah’a aittir. Dönüş de yalnız Allah’adır. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve göklerin de yerin de mülkü, Allah'ındır ve gidiş de Allah'adır. |
Süleyman Ateş Meali | Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. Dönüş de Allah'adır. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Göklerde ve yerde hâkimiyet Allah’a aittir. Dönüş Allah’ın huzuruna olacaktır. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Göklerin ve yerin mülkü/yönetimi Allah'ındır. Dönüş Allah'adır. |
Nur Suresi 42. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Nur |
Sure Numarası | 24 |
Ayet Numarası | 42 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 18 |
Kur'an Sayfası | 490 |
Toplam Harf Sayısı | 62 |
Toplam Kelime Sayısı | 13 |
Nur Suresi, İslam’ın toplumsal ve ahlaki değerlerini vurgulayan bir Mekki suredir. Bu sure, toplumsal normlar, aile yapısı ve insan ilişkileri üzerine önemli dersler içermektedir. Ayet 42, Allah’ın göklerin ve yerin mülkü üzerindeki mutlak otoritesine ve her şeyin O’na döneceğine dikkat çeken bir ifade taşımaktadır. Bu ayet, insanların bu dünyadaki geçici yaşamlarının yanı sıra, nihayetinde her şeyin Allah’a döneceğinin hatırlatılması açısından büyük önem taşımaktadır. Mekke döneminde inen bu ayet, toplumsal ahlak ve adaletin sağlanması gerektiği mesajını taşımaktadır ve müminlerin inançlarının güçlenmesine katkıda bulunmaktadır. Nur Suresi, genel olarak birçok ahlaki kural ve sosyal düzenlemeler içermekte ve insanlara nasıl bir yaşam sürmeleri gerektiği konusunda yol göstermektedir. Ayetin, sure içindeki konuları pekiştirmesi, Allah'a güven ve teslimiyetin önemini vurgulaması açısından anlamlıdır.
Nur Suresi 42. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
مُلْكُ | Mülk, mülk sahibi olmak |
السَّمَاوَاتِ | Gökler |
الْأَرْضِ | Yer |
دَوْلَةُ | Dönüş |
Ayetin telaffuzunda, 'مُلْكُ' kelimesinde 'idgam' kuralı uygulanmaktadır, bu da iki harfin birleşerek tek bir ses gibi okunmasıdır. Ayrıca, 'السَّمَاوَاتِ' ve 'الْأَرْضِ' gibi kelimelerde 'med' kuralı göze çarpmaktadır.
Nur Suresi 42. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
مُلْكُ | Mülk | 18 |
السَّمَاوَاتِ | Gökler | 32 |
الْأَرْضِ | Yer | 25 |
دَوْلَةُ | Dönüş | 7 |
Kur'an'da, 'مُلْكُ' kelimesi sıkça kullanılarak Allah'ın mülk ve otoritesinin vurgulanması amacı taşır. 'السَّمَاوَاتِ' ve 'الْأَرْضِ' kelimeleri, dünyanın ve evrenin Allah'ın yarattığı alanlar olduğunun altını çizer. Bu kelimelerin sık geçmesi, yaratılışın yüceliğine ve Allah'ın her şeye hakim olduğuna dikkat çekmektedir. 'دَوْلَةُ' kelimesinin az kullanılması, bu kavramın daha özel bir bağlamda ele alındığını göstermektedir.
السَّمَاوَاتِ
32
الْأَرْضِ
25
مُلْكُ
18
دَوْلَةُ
7
Nur Suresi 42. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | göklerin ve yeryüzünün saltanatı | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | göklerin ve yerin hükümranlığı | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | göklerin ve yerin mülkü | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | göklerin ve yerin otoritesi | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | göklerin de yerin de mülkü | Geleneksel |
Süleyman Ateş | göklerin ve yerin mülkü | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | göklerde ve yerde hâkimiyet | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | göklerin ve yerin mülkü/yönetimi | Modern |
Tablodaki ifadeler incelendiğinde, 'mülk', 'hükümranlık' ve 'otorite' gibi terimlerin birçok mealde ortak olarak tercih edildiği görülmektedir. Bu ifadeler, Allah’ın yeryüzündeki ve göklerdeki egemenliğini vurgulamak amacıyla seçilmiş olabilir. 'Saltanat' ifadesi ise daha edebi bir ton taşırken, 'hâkimiyet' kelimesi modern bir anlayışı yansıtmaktadır. Mealler arasında, 'hükümranlık' ve 'otorite' gibi kelimelerin kullanılması, aynı anlamı taşımalarına rağmen farklı dilsel tonları ifade eder. Bu durum, çeşitli meallerde anlamların ve kavramların nasıl farklı yorumlandığını göstermektedir. Aynı zamanda, meal yazarlarının tercih ettikleri kelimelerin incelikleri, aynı mesajı iletmeye çalışırken farklı dil estetikleri oluşturmasına olanak tanımaktadır.