Saffat Suresi 92. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ne oldu size, niçin konuşmuyorsunuz? |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | “Ne diye konuşmuyorsunuz?” |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | (Cevap vermediklerini görünce de): "Neyiniz var da konuşmuyorsunuz?" (dedi). |
Mehmet Okuyan Meali | 91,92. (İbrahim) yavaşça putlarının yanına varmış, (yemekleri görünce) “Yemiyor musunuz? Neden konuşmuyorsunuz?” demişti. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Size ne oluyor ki, konuşamıyorsunuz?» |
Süleyman Ateş Meali | Neyiniz var ki konuşmuyorsunuz? |
Süleymaniye Vakfı Meali | Neyiniz var ki, konuşmuyorsunuz?” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | "Neniz var ki, konuşmuyorsunuz!" |
Saffat Suresi 92. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Saffat |
Sure Numarası | 37 |
Ayet Numarası | 92 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 23 |
Kur'an Sayfası | 476 |
Toplam Harf Sayısı | 31 |
Toplam Kelime Sayısı | 8 |
Saffat Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve genel olarak tevhid, peygamberlik ve ahiret inancı gibi konuları işlemektedir. Bu surede, Allah’a ortak koşanların akıbeti, peygamberlerin mücadeleleri ve doğru yolda olanların ödüllendirilmesi gibi temalar üzerinde durulmaktadır. Ayet 92, bir diyalog ve sorgulama bağlamında kendini gösterir. İbrahim Peygamber'in putlarına karşı tavrını sergileyen bu ayet, putların ses çıkaramaması ile ilgili bir sorgulamayı içermektedir. İnsanların putlarıyla olan ilişkisi ve bu ilişki içerisindeki sorgulama, suredeki diğer ayetlerle bağlantılı olarak ele alınmaktadır. Buradaki anlatım, putların birer nesne olduğunu, insanların onlara tapmalarının mantıksızlığını ortaya koymak amacı taşımaktadır. Bu tür sorgulamalar, sadece İbrahim'in ruhsal bir sorgulaması değil, aynı zamanda tüm insanlara yönelik bir eleştiridir. Saffat Suresi, bu ve benzeri ayetlerle insanların doğru yoldan sapmaması gerektiğini hatırlatmayı hedeflemektedir.
Saffat Suresi 92. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
مَا | Ne |
كُم | Siz |
تَتَكَلَّمُونَ | Konuşmuyorsunuz |
لِمَ | Niçin |
Ayetin okunuşunda dikkat edilmesi gereken kurallar arasında med ve idgam gibi tecvid kuralları bulunmaktadır. Bazı kelimeler arasında hafif bir uzatma ve birleşme durumu söz konusudur.
Saffat Suresi 92. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
مَا | Ne | 26 |
كُم | Siz | 18 |
تَتَكَلَّمُونَ | Konuşmuyorsunuz | 1 |
Bu kelimeler, Kur'an'da sıkça geçmektedir. 'مَا' (Ne) kelimesi, sorgulama ve belirsizlik ifade eden cümlelerde sıklıkla kullanılır. 'كُم' (Siz) ise muhatap kitleye hitap ederken ve diyalog kurarken önemli bir dil unsuru olarak karşımıza çıkar. 'تَتَكَلَّمُونَ' (Konuşmuyorsunuz) kelimesi ise, belirli bir bağlamda putlara yönelik bir eleştiri ifadesi olarak dikkat çekmektedir. Bu kelimelerin sık geçmesi, Kur'an'ın genel akışı içerisinde insan ilişkilerini, sorgulama ve iletişimi vurgulamak için oldukça önemlidir.
مَا
26
كُم
18
تَتَكَلَّمُونَ
1
Saffat Suresi 92. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Ne oldu size, niçin konuşmuyorsunuz? | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Ne diye konuşmuyorsunuz? | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | Neyiniz var da konuşmuyorsunuz? | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Neden konuşmuyorsunuz? | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | Size ne oluyor ki, konuşamıyorsunuz? | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Neyiniz var ki konuşmuyorsunuz? | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | Neyiniz var ki, konuşmuyorsunuz? | Geleneksel |
Yaşar Nuri Öztürk | Neniz var ki, konuşmuyorsunuz! | Modern |
Yukarıda belirtilen mealler arasında ortak olarak 'konuşmuyorsunuz' ifadesi öne çıkmaktadır. Bu ifade, ayetin ana teması olan sorgulamadaki diyalogun bir parçası olarak dikkat çekmektedir. Ayrıca, 'neyiniz var ki' gibi ifadeler de birkaç mealde benzer biçimde kullanılmıştır; bu durum, kelime seçiminde bir geleneksel yaklaşımı yansıtmaktadır. Bazı mealler ise daha modern bir dil kullanarak bağlamı açıklayıcı hale getirmeyi tercih etmiştir. Böylelikle, mealler arasındaki bu farklılıklar, dilsel ve anlatım biçimi açısından zenginlik sunmaktadır. Bazı ifadelerde belirgin değişiklikler gözlemlenmektedir; örneğin, 'Ne oldu size' ifadesi daha derin bir sorgulama hissi verirken, 'Ne diye' ifadesi daha doğrudan bir yaklaşım sergilemektedir. Bu farklılıklar, anlatımın akışını ve etkisini değiştirebilir.