Şura Suresi 10. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve bir şeyde ihtilafa düştünüz mü onun hükmü, Allah'a aittir, budur mabudunuz olan Rabbim Allah, ona dayandım ben ve her hususta ona dönerim ben. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Hakkında ayrılığa düştüğünüz herhangi bir şeyin hükmü Allah’a aittir. İşte bu, Rabbim Allah’tır. Yalnız O’na tevekkül ettim ve ancak O’na yöneliyorum. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Hakkında ihtilafa düştüğünüz herhangi bir şeyin hükmü Allah'a aittir. İşte benim Rabbim olan Allah budur. Ben yalnız O'na güvendim ve yalnız O'na yöneliyorum. |
Mehmet Okuyan Meali | Ayrılığa düştüğünüz herhangi bir şeydeki (konunun) hükmü Allah’a aittir. İşte, Rabbim Allah budur. Yalnızca O’na güvendim ve yalnızca O’na yönelirim. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve hangi bir şeyde ihtilâfa düşmüş iseniz, artık onun hükmü Allah'a aittir. «İşte o Allah'tır benim Rabbim. O'na tevekkül ettim ve O'na müracaat ederim.» |
Süleyman Ateş Meali | Ayrılığa düştüğünüz herhangibir şeyde hüküm vermek, Allah'a aittir. İşte Rabbim Allah budur. O'na dayandım, O'na yöneldim. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Anlaşamadığınız her şeyin son kararı Allah’a aittir. “İşte Allah budur. Benim Sahibimdir. O’na dayanır, O’na yönelirim.” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Herhangi bir şeyde ihtilafa düştüğünüzde onun hükmü Allah'a bırakılır. İşte budur Rabbim olan Allah! Yalnız O'na güvenip dayandım; yalnız O'na yönelirim ben. |
Şura Suresi 10. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Şura |
Sure Numarası | 42 |
Ayet Numarası | 10 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 24 |
Kur'an Sayfası | 504 |
Toplam Harf Sayısı | 112 |
Toplam Kelime Sayısı | 20 |
Şura Suresi, Kur'an'ın 42. suresi olup, Mekke döneminde inmiştir. Bu sure, genel olarak toplumsal adalet, birlik ve beraberlik, Allah’a güven ve tevekkül temalarını işler. Ayet 10 ise, hakkında ihtilafa düşülen her şeyin hükmünün Allah’a ait olduğunu vurgular. Bu, Müslümanlar için, herhangi bir konuda anlaşmazlık yaşandığında son kararı verici olarak Allah’a yönelmenin önemini ifade eder. Ayetin bağlamı içinde, insanlar arasındaki ihtilafların çözümünde ilahi olanın esas alındığına dair bir hatırlatma olarak algılanmaktadır. Bu bağlamda, Müslümanların sosyal hayatlarında ve bireysel meselelerinde Allah’a güvenmelerinin önemi vurgulanmaktadır. Sure, genel itibarıyla ahlaki ve sosyal değerlerin tesis edilmesini amaçlayarak inmiştir ve bu ayet de bu bağlamda önemli bir yer tutmaktadır. Ayet, bireylerin Allah’a yönelmeleri, güven duymaları ve sorunlarını O’na havale etmeleri gerektiği mesajını vermektedir.
Şura Suresi 10. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
حُكْمُهُ | Hükmü |
اَللَّهُ | Allah |
رَبِّي | Rabbim |
تَوَكَّلْتُ | Tevekkül ettim |
مُرَاجَعَةٌ | Başvuru |
Ayet, Arapça dilbilgisi açısından dikkat çekici bir yapı sergilemektedir. 'حُكْمُهُ' kelimesindeki 'hükmü' kelimesi, 'hüküm' anlamında kullanılarak müfrede (tekil) bir şekilde ifade edilmiştir. Ayrıca 'تَوَكَّلْتُ' kelimesi, geçmiş zaman (müfret) bir fiil olup, güvenme eylemini belirtmektedir. Dikkat edilmesi gereken başka bir nokta ise ayetteki 'مُرَاجَعَةٌ' kelimesinin, Allah'a başvurmaya vurgu yapmasıdır.
Şura Suresi 10. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
حُكْمُ | Hüküm | 5 |
اَللَّهُ | Allah | 2699 |
تَوَكَّلَ | Tevekkül | 20 |
Ayet içinde geçen önemli kelimeler, Kur'an'da sıkça yer alan kavramlardır. 'اَللَّهُ' kelimesi, Allah’ın varlığına ve önemine vurgu yaparken, 'حُكْمُ' kelimesi de ilahi hükümlerin geçerliliğini belirtmektedir. 'تَوَكَّلَ' kelimesinin sık kullanımı, Müslümanların Allah’a güvenmeleri gerektiği düşüncesinin yaygınlığını yansıtır. Bu kelimelerin tekrar edilişi, İslam inancının temel prensiplerinin altını çizmektedir.
اَللَّهُ
2699
تَوَكَّلَ
20
حُكْمُ
5
Şura Suresi 10. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | hükmü, Allah'a aittir | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | hakkında ayrılığa düştüğünüz herhangi bir şeyin hükmü Allah’a aittir | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | herhangi bir şeyin hükmü Allah'a aittir | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | ayrılığa düştüğünüz herhangi bir şeydeki hüküm Allah’a aittir | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | hangi bir şeyde ihtilâfa düşmüş iseniz, artık onun hükmü Allah'a aittir | Geleneksel |
Süleyman Ateş | herhangibir şeyde hüküm vermek, Allah'a aittir | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | anlaşamadığınız her şeyin son kararı Allah’a aittir | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | herhangi bir şeyde ihtilafa düştüğünüzde onun hükmü Allah'a bırakılır | Modern |
Yukarıdaki tabloda farklı meal sahiplerinin ayetteki ifadeleri karşılaştırılmıştır. Ortak olarak 'hükmü Allah'a aittir' ifadesi birçok mealde benzer şekilde yer almaktadır, bu da ayetin ana mesajının önemini vurgulamaktadır. Bunun yanı sıra, 'herhangi bir şeyde ihtilafa düştüğünüzde' ve 'anlaşamadığınız her şey' gibi ifadeler de bazı meallerde dikkat çekmektedir. Bu ifadeler, anlaşmazlık konularında Allah’a başvurmanın gerekliliğini anlatmakta ve bu bağlamda dilsel bir tutarlılık sağlamaktadır. Farklı meallerde ise, özellikle 'güvenmek' ve 'dayanmak' gibi eylemlerin kullanımında farklılıklar gözlemlenmektedir. Bazı mealler, daha geleneksel bir üslup kullanırken, bazıları daha modern bir anlatım tarzı tercih etmiştir. Bu durum, ayetin farklı yorumlanmalarına ve çeşitli ruh hallerine hitap eden bir çeşitlilik yaratmaktadır.