التَّغَابُنِ
Teğabun Suresi 4. Ayet
يَعْلَمُ
مَا
فِي
السَّمٰوَاتِ
وَالْاَرْضِ
وَيَعْلَمُ
مَا
تُسِرُّونَ
وَمَا
تُعْلِنُونَۜ
وَاللّٰهُ
عَل۪يمٌ
بِذَاتِ
الصُّدُورِ
٤
Ya’lemu mâ fî-ssemâvâti vel-ardi veya’lemu mâ tusirrûne vemâ tu’linûn(e)(c) va(A)llâhu ‘alîmun biżâti-ssudûr(i)
Göklerdeki ve yerdeki her şeyi bilir. Gizlediklerinizi de açığa vurduklarınızı da bilir. Allah, göğüslerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilendir.
Surenin tamamını oku
Teğabun Suresi 4. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Bilir ne varsa göklerde ve ne varsa yeryüzünde ve bilir neyi gizlerseniz ve neyi açığa vurursanız ve Allah, gönüllerde olanı da bilir. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Göklerdeki ve yerdeki her şeyi bilir. Gizlediklerinizi de açığa vurduklarınızı da bilir. Allah, göğüslerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilendir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Göklerde ve yerde olanları, gizlediğiniz ve açığa vurduğunuz şeyleri bilir. Allah, göğüslerin özünü bilir. |
Mehmet Okuyan Meali | Göklerde ve yerde olanları bilir; gizlediğinizi de açıkladığınızı da bilir. Allah göğüslerin (kalplerin) özünü bilendir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Göklerde ve yerde ne var ise bilir ve neleri gizlediğinizi ve neleri açıkladığınızı bilir ve Allah göğüslerin içinde olanlara da tamamen alîmdir. |
Süleyman Ateş Meali | Göklerde ve yerde bulunanları bilir, gizlediğiniz ve açığa vurduğunuz şeyleri de bilir. Allah, göğüslerin özünü bilendir. |
Süleymaniye Vakfı Meali | O, göklerde ve yerde olanı bilir. Neleri gizlediğinizi ve neleri açığa vurduğunuzu bilir. İçinizde olanı da bilen Allah’tır. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | O bilir, göklerde ne var, yerde ne var! Ve bilir sizin gizlediklerinizi de açıkladıklarınızı da. Allah, göğüslerin özünü çok iyi bilir. |
Teğabun Suresi 4. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Teğabun |
Sure Numarası | 64 |
Ayet Numarası | 4 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 28 |
Kur'an Sayfası | 516 |
Toplam Harf Sayısı | 154 |
Toplam Kelime Sayısı | 34 |
Teğabun Suresi, Mekke döneminde inmiş bir sure olarak, genel olarak insanların Allah'a karşı sorumlulukları ve ahirete hazırlık üzerine yoğunlaşır. Bu surede, Müslümanların inançları ve ahlaki değerleri ile ilgili öğütler verilirken, aynı zamanda kâfirler ile müminler arasındaki farklar da ele alınmaktadır. Ayet 4, Allah'ın her şeyi bilmesi ve insanların gizlediklerini ya da açıkça söylediklerini bilmesi konusunu vurgular. Burada, Allah'ın ilmi ve kudreti ön plana çıkarak, insanlar arasında gizli olan kalp hallerine, düşüncelere ve niyetlere dair bir bilgilendirme yapılmaktadır. Bu bağlamda, ayet, insanların hem davranışları hem de iç dünyaları hakkında Allah'ın bilgisine işaret eder. Teğabun Suresi, genel olarak insanları kendilerini sorgulamaya ve ahirete hazırlanmaya teşvik eden bir yapıdadır.
Teğabun Suresi 4. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
يعلم | bilir |
ما | ne |
في | içinde |
السموات | göklerde |
الأرض | yerde |
ماتخفون | gizlediklerinizi |
وما | ve ne |
تعلنون | açığa vurduğunuz |
وما | ve |
في صدور | göğüslerde |
Ayetin kelimelerinde dikkat çekici tecvid kuralları arasında med ve idgam kuralları bulunmaktadır. Örneğin, 'ما' kelimesinde med uygulaması vardır.
Teğabun Suresi 4. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
يعلم | bilir | 144 |
ما | ne | 145 |
في | içinde | 134 |
Kur'an'da geçen kelimeler arasında 'يعلم' (bilir) kelimesi sıkça kullanılarak Allah'ın her şeyi bilme özelliğine vurgu yapılmaktadır. Aynı şekilde 'ما' (ne) kelimesi, birçok ayette bilinmeyen ve gizli olan durumları ifade etmek için tercih edilmektedir. 'في' (içinde) kelimesi ise mekan belirleyici bir bağlamda yer almakta; gökler ve yer gibi kavramları tanımlarken sıkça kullanılmaktadır. Bu kelimeler, Allah'ın ilmi, her şeyi kuşatan bilgisi ve insanların içsel durumları gibi temalar üzerinde yoğunlaşmakta ve bu nedenle tekrar eden ifadeler olarak dikkat çekmektedir.
ما
145
يعلم
144
في
134
Teğabun Suresi 4. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | gönüllerde olanı da bilir | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | göğüslerin özünü (kalplerde olanı) | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | göğüslerin özünü bilir | Geleneksel |
Mehmet Okuyan Meali | göğüslerin (kalplerin) özünü bilendir | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | göğüslerin içinde olanlara da tamamen alîmdir | Geleneksel |
Süleyman Ateş Meali | göğüslerin özünü bilendir | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı Meali | içinizde olanı da bilen Allah’tır | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | göğüslerin özünü çok iyi bilir | Açıklayıcı |
Tabloda görüldüğü gibi, 'göğüslerin özünü' ifadesi çoğu mealde ortak olarak tercih edilmiştir. Bu ifade, insanların içsel durumunu belirtirken, Allah'ın bu durumu bildiğine dair bir vurgu yapmaktadır. Diyanet İşleri Meali'nde kullanılan 'göğüslerin özünü (kalplerde olanı)' ifadesi, daha açıklayıcı bir dil kullanarak kelime anlamını pekiştirmektedir. Öte yandan, Abdulbaki Gölpınarlı Meali'nde 'gönüllerde olanı da bilir' ifadesi de, aynı anlamı taşırken farklı bir üslup kullanmaktadır. Mealler arasında belirgin farklılıklar, bazı kelimelerin tercihinde ve anlatım tarzında ortaya çıkmaktadır. Bazı mealler modern bir dil kullanırken, diğerleri daha geleneksel bir üslup benimsemiştir. Bu durum, anlamın özdeşliğini korurken, farklı ruh hallerini ve anlatım stillerini de yansıtmaktadır.
Okumak istediğin ayeti seç