التَّوْبَةِ

Tevbe Sûresi 100. Ayet

وَالسَّابِقُونَ

الْاَوَّلُونَ

مِنَ

الْمُهَاجِر۪ينَ

وَالْاَنْصَارِ

وَالَّذ۪ينَ

اتَّبَعُوهُمْ

بِاِحْسَانٍۙ

رَضِيَ

اللّٰهُ

عَنْهُمْ

وَرَضُوا

عَنْهُ

وَاَعَدَّ

لَهُمْ

جَنَّاتٍ

تَجْر۪ي

تَحْتَهَا

الْاَنْهَارُ

خَالِد۪ينَ

ف۪يهَٓا

اَبَداًۜ

ذٰلِكَ

الْفَوْزُ

الْعَظ۪يمُ

١٠٠

Ve-ssâbikûne-l-evvelûne mine-lmuhâcirîne vel-ensâri velleżîne-ttebe’ûhum bi-ihsânin radiya(A)llâhu ‘anhum veradû ‘anhu vee’adde lehum cennâtin tecrî tahtehâ-l-enhâru ḣâlidîne fîhâ ebedâ(en)(c) żâlike-lfevzu-l’azîm(u)

İslâm'ı ilk önce kabul eden muhâcirler ve ensar ile, iyilikle onlara uyanlar var ya, Allah onlardan razı olmuş; onlar da O'ndan razı olmuşlardır. Allah onlara içinden ırmaklar akan, içinde ebedî kalacakları cennetler hazırlamıştır. İşte bu büyük başarıdır.