Tevbe Suresi 51. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | De ki: Bize Allah'ın takdir ettiğinden başka bir şey gelip çatmaz kesin olarak. Odur yardımcımız ve inananlar, Allah'a dayanmalıdır. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | De ki: “Bizim başımıza ancak, Allah’ın bizim için yazdığı şeyler gelir. O, bizim yardımcımızdır. Öyleyse mü’minler, yalnız Allah’a güvensinler.” |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | De ki: "Hiçbir zaman bize Allah'ın bizim için takdir ettiğinden başkası dokunmaz. O bizim mevlamızdır. Müminler yalnızca Allah'a tevekkül etsinler." |
Mehmet Okuyan Meali | De ki: “Allah’ın bizim için yazdığından başkası bize asla ulaşmaz. O bizim [mevla]mızdır (efendimizdir). Onun için müminler yalnızca Allah’a güvensinler!” |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | De ki: «Bize Allah Teâlâ'nın yazmış olduğu şeyden başkası isabet etmez. o bizim Mevlâmızdır ve mü'min olanlar artık Allah Teâlâ'ya tevekkül etsinler.» |
Süleyman Ateş Meali | De ki: "Allah, bizim için ne yazmış (ne takdir etmiş) ise ancak o, bize ulaşır, bizim sahibimiz O'dur. İnananlar Allah'a dayansınlar." |
Süleymaniye Vakfı Meali | De ki “Allah ne yazdıysa elimize geçen yalnız odur. O, bizim en yakınımızdır.” Müminler yalnız Allah’a güvenip dayansınlar. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | De ki onlara: "Hakkımızda Allah'ın yazdığından başkası bize asla ulaşmaz. O'dur bizim Mevlâ'mız. Yalnız Allah'a güvenip dayansın inananlar." |
Tevbe Suresi 51. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Tevbe |
Sure Numarası | 9 |
Ayet Numarası | 51 |
Sure Türü | Medeni |
Bulunduğu Cüz | 11 |
Kur'an Sayfası | 220 |
Toplam Harf Sayısı | 80 |
Toplam Kelime Sayısı | 16 |
Tevbe Suresi, genelde Müslümanların inançlarını pekiştiren, Allah'a güven ve onu yalnızca kendilerine yardımcı kabul etme konusunda bir hatırlatma niteliğindedir. Medine döneminde inmiş olan bu sure, Müslüman topluluğun savaş ve diğer sosyal dinamikler karşısındaki tutumunu düzenlemekte önemli bir rol oynamaktadır. Ayet 51, bu bağlamda, Allah'ın takdiri dışında kimsenin ve hiçbir şeyin insanlara uğramayacağını vurgular. Bu ilke, inananların sadece Allah'a güvenmelerini ve O’na dayanarak yaşamalarını teşvik eder. Ayette, insanın başına gelen olayların Allah'ın yazdığı kadere bağlı olduğu, dolayısıyla müminlerin yalnızca O'na tevekkül etmeleri gerektiği belirtilir. Sure, aynı zamanda Allah’ın yardımını ve himayesini isteyen bir yaklaşım sergilerken, inananların ruh halini de güçlendirmeyi amaçlar. Tevbe Suresi'nde yer alan bu ayet, Müslümanların karşılaştıkları zorluklar karşısında sabır ve dayanışma içinde olmaları gerektiğinin hatırlatmasıdır.
Tevbe Suresi 51. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
تَقْدِيرٌ | takdir |
مَوْلَى | efendi, yardımcı |
تَوَكَّلُوا | tevekkül etmek |
إِلَّا | başka, dışında |
مُؤْمِنِينَ | müminler |
Ayetin okunmasında dikkat edilmesi gereken bazı tecvid kuralları bulunmaktadır. Örneğin, "تَوَكَّلُوا" kelimesinde 'idgam' uygulanarak, 'ل' harfi 'وا' ile birleşir. Ayrıca, "إِلَّا" kelimesindeki 'şedde' durumu, kelimenin daha vurgulu okunmasını sağlar.
Tevbe Suresi 51. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
تَقْدِيرٌ | takdir | 23 |
مَوْلَى | efendi, yardımcı | 17 |
تَوَكَّلُوا | tevekkül etmek | 16 |
Ayet içinde geçen kelimeler, Kur'an’da sıkça karşımıza çıkan kavramlardır. 'تَقْدِيرٌ' (takdir) kelimesinin sık kullanılması, kader anlayışının Müslüman inancında ne kadar merkezi bir yere sahip olduğunu göstermektedir. 'مَوْلَى' (efendi, yardımcı) kelimesi ise, Allah'a olan güvenin ve onun yardımını istemenin önemini vurgular. 'تَوَكَّلُوا' (tevekkül etmek) ifadesinin tekrar edilmesi, inananların yaşadığı zorluklar karşısında yalnızca Allah'a dayanması gerektiğinin altını çizer.
تَقْدِيرٌ
23
مَوْلَى
17
تَوَكَّلُوا
16
Tevbe Suresi 51. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | bize Allah'ın takdir ettiğinden başka bir şey gelip çatmaz | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Bizim başımıza ancak, Allah’ın bizim için yazdığı şeyler gelir | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | Hiçbir zaman bize Allah'ın bizim için takdir ettiğinden başkası dokunmaz | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Allah’ın bizim için yazdığından başkası bize asla ulaşmaz | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Bize Allah Teâlâ'nın yazmış olduğu şeyden başkası isabet etmez | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Allah, bizim için ne yazmış ise ancak o, bize ulaşır | Modern |
Süleymaniye Vakfı | Allah ne yazdıysa elimize geçen yalnız odur | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | Hakkımızda Allah'ın yazdığından başkası bize asla ulaşmaz | Açıklayıcı |
Yukarıdaki tabloda, farklı Türkçe meallerde kullanılan bazı ifadeler ve bu ifadelerin dilsel tonları sunulmuştur. Çoğu mealde, 'Allah'ın takdir ettiğinden başkası dokunmaz', 'Allah’ın bizim için yazdığı şeyler gelir' gibi ifadeler sıklıkla tercih edilmiştir. Bu ifadeler, ayetin özünü ve inananların Allah'a olan güvenini pekiştiren bir anlam taşır. 'Takdir' ve 'yazmak' terimleri, inanç ve kader anlayışını dile getirirken, 'ulaşmak' kelimesinin kullanımı ise olayların kaçınılmazlığını vurgulamaktadır. Ancak, bazı meallerde modern ve geleneksel dil kullanımı arasında farklılıklar görülmektedir. Örneğin, 'asla ulaşmaz' (Mehmet Okuyan) gibi ifadeler, daha belirgin bir kesinlik taşıyarak modern bir üslup sunarken, geleneksel meallerde ise daha dolaylı ifadeler kullanılmaktadır. Bu durum, meallerin yazıldığı dönemin dil algısına ve hedef kitleye göre değişiklik göstermektedir.