Tevbe Suresi 91. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Allah'a ve Peygamberine bağlı kaldıkça zayıflara, hastalara ve sefer levazımını tedarike kudreti yetmeyenlere bir suç yok. Fakat iyilik eden iyi kişilere savaştan geri kalmak için bir vesile yoktur ve Allah, suçları örter, rahimdir. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Allah’a ve Resûlüne karşı sadık ve samimi oldukları takdirde, güçsüzlere, hastalara ve (seferde) harcayacakları bir şey bulamayanlara (sefere katılmadıkları için) bir günah yoktur. İyilikte bulunan kimselerin (kınanması) için de bir sebep yoktur. Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Allah ve Resulü adına nasihat ettikleri takdirde ne zayıflara, ne hastalara, ne de verecek birşey bulamayan yoksullara savaştan kalmaktan dolayı bir günah yoktur. İyilik edenleri ayıplamaya bir yol yoktur. Allah gafurdur, rahîmdir. |
Mehmet Okuyan Meali | Allah ve Elçisi için samimi olduklarında, zayıflara, hastalara ve (savaşta) infak edecek (verecek) bir şey bulamayanlara herhangi bir günah yoktur. (Zira) güzel davrananların aleyhine hiçbir yol yoktur. Allah çok bağışlayandır, çok merhametlidir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ne zayıflar üzerine, ne de hastalar üzerine ve ne de harcayacakları bir şey bulamayanlar üzerine bir günah yoktur, Allah Teâlâ için ve Peygamberi için hayırhâh bulundukları takdirde. İhsanda bulunanların aleyhine hiçbir yol yoktur. Ve Allah Teâlâ gafûrdur, rahîmdir. |
Süleyman Ateş Meali | Zayıflara, hastalara, harcayacak bir şey bulamayanlara, Allah ve Elçisi için öğüt verdikleri takdirde (sefere katılmamalarından ötürü) bir günah yoktur. İyilik edenlerin aleyhine bir yol yoktur (onlar kınanmazlar). Allah, bağışlayandır, esirgeyendir. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Allah’a ve Elçisine karşı samimi oldukları sürece güçsüzlerin, hastaların, harcayacak bir şey bulamayanların kendilerini sıkıntıya sokmaları gerekmez. Güzel davranan kimselerin aleyhine yapılacak bir şey yoktur. Allah bağışlar, ikramda bulunur. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Güçsüzlere, hastalara, infak edecek bir şey bulamayanlara, Allah ve resulü için öğüt verdikleri takdirde bir günah yoktur. Güzel davrananlar aleyhine bir yol yok. Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir. |
Tevbe Suresi 91. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Tevbe |
Sure Numarası | 9 |
Ayet Numarası | 91 |
Sure Türü | Medeni |
Bulunduğu Cüz | 11 |
Kur'an Sayfası | 202 |
Toplam Harf Sayısı | 130 |
Toplam Kelime Sayısı | 24 |
Tevbe Suresi, İslam'ın Mekke döneminden sonra, özellikle Medine döneminde inmiştir. Genel olarak Müslümanların savaş ve cihat konusundaki sorunları, İslam düşmanlarıyla olan ilişkileri ve Müslüman toplumunun iç düzeninin nasıl olması gerektiği gibi konulara odaklanmaktadır. Ayet, Müslümanların zayıf, hasta ve sefere katılamayan kimselere karşı nasıl bir tutum sergilemeleri gerektiğini açıklamaktadır. Bu bağlamda, bu ayet, toplumsal adaletin sağlanması ve yardımlaşmanın önemine vurgu yapmaktadır. Ayette, zayıf ve hasta olanların savaşta yer almamaları durumunda günahkar sayılmayacakları ifade edilmektedir. Ayrıca, iyilik yapanların kınanmasının da gereksiz olduğu belirtilir. Bu, toplumsal dayanışma ve yardımlaşma ruhunun güçlendirilmesi açısından önemli bir mesaj taşımaktadır. Tevbe Suresi boyunca, inananların birlik ve beraberlik içerisinde olmalarının önemi vurgulanmakta, bu tür durumların da bu birlikteliği zedelememesi gerektiği ifade edilmektedir.
Tevbe Suresi 91. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
ذَوُو | sahipler |
مَرَضًى | hastalık |
خَيْرَاتِ | iyilikler |
غَفُورٌ | bağışlayan |
رَحِيمٌ | merhametli |
Ayet içerisinde, özellikle 'ذَوُو' (sahipler), 'مَرَضًى' (hastalık) ve 'خَيْرَاتِ' (iyilikler) gibi kelimeler önemli bir yer tutmaktadır. Bu kelimeler, ayetin temel temasını oluşturan zayıf, hasta ve iyilik yapan insanlara dair önemli anlamlar taşımaktadır. Ayrıca, tecvid kuralları açısından ayette idgâm (bir harfin diğerinin içine girmesi) ve med (uzatma) kuralları dikkatle incelenmelidir.
Tevbe Suresi 91. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
ذَوُو | sahipler | 12 |
مَرَضًى | hastalık | 16 |
خَيْرَاتِ | iyilikler | 7 |
غَفُورٌ | bağışlayan | 11 |
رَحِيمٌ | merhametli | 9 |
Bu kelimeler, Kur'an'da sıkça kullanılan terimlerdir, çünkü insan ilişkileri, toplumsal yapı ve ahlaki değerlerle doğrudan bağlantılıdır. Özellikle 'ذَوُو' ve 'مَرَضًى' gibi kelimeler, zayıf ve hasta insanların toplumsal konumlarını belirlerken, 'خَيْرَاتِ' iyilik kavramı ise toplumun dayanışma ruhunu ifade eder. 'غَفُورٌ' ve 'رَحِيمٌ' kelimeleri ise Allah'ın bağışlayıcı ve merhametli özelliklerini vurgulayarak, müminler arasındaki ilişkilerin temellerini oluşturmaktadır.
مَرَضًى
16
ذَوُو
12
غَفُورٌ
11
رَحِيمٌ
9
خَيْرَاتِ
7
Tevbe Suresi 91. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | zayıflara, hastalara ve sefer levazımını tedarike kudreti yetmeyenlere bir suç yok. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | güçsüzlere, hastalara ve (seferde) harcayacakları bir şey bulamayanlara (sefere katılmadıkları için) bir günah yoktur. | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | ne zayıflara, ne hastalara, ne de verecek birşey bulamayan yoksullara savaştan kalmaktan dolayı bir günah yoktur. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | zayıflara, hastalara ve (savaşta) infak edecek (verecek) bir şey bulamayanlara herhangi bir günah yoktur. | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | Ne zayıflar üzerine, ne de hastalar üzerine ve ne de harcayacakları bir şey bulamayanlar üzerine bir günah yoktur. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | zayıflara, hastalara, harcayacak bir şey bulamayanlara, Allah ve Elçisi için öğüt verdikleri takdirde (sefere katılmamalarından ötürü) bir günah yoktur. | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | güçsüzlerin, hastaların, harcayacak bir şey bulamayanların kendilerini sıkıntıya sokmaları gerekmez. | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | güçsüzlere, hastalara, infak edecek bir şey bulamayanlara, Allah ve resulü için öğüt verdikleri takdirde bir günah yoktur. | Açıklayıcı |
Yukarıdaki tabloda görüldüğü gibi, birçok mealde 'zayıflara', 'hastalara' ve 'güçsüzlere' gibi ifadeler öne çıkmaktadır. Bu ifadelerin çoğu mealde benzer bir şekilde kullanılması, ayetin ana temasını yani zayıf ve hasta olan bireylerin korunması gerekliliğini vurgulama isteğinden kaynaklanmaktadır. Dikkat çeken diğer bir ifade de 'bir günah yoktur' şeklindeki ortak kullanım. Bu, ayetin toplumsal dayanışma ve anlayış üzerine inşa edildiğini gösterir. Bununla birlikte, bazı mealler arasında anlam farklılıkları da bulunmaktadır. Örneğin, 'infak edecek' ve 'harcadıkları bir şey bulamayanlar' ifadeleri, aynı durumu ifade etse de farklı kelime tercihleri ile sunulmuştur. Bu tür farklılıklar, dil ve anlatım tarzına bağlı olarak değişiklik göstermektedir ve mealin yazarının üslubunu yansıtmaktadır.