الْوَاقِعَةِ

Vakıa Suresi 45. Ayet

اِنَّهُمْ

كَانُوا

قَبْلَ

ذٰلِكَ

مُتْرَف۪ينَۚ

٤٥

İnnehum kânû kable żâlike mutrafîn(e)

Çünkü onlar, bundan önce (dünyada varlık içinde) sefahata dalmış ve azgın kimselerdi.

Surenin tamamını oku

Vakia Suresi 45. Ayet Meâlleri

Meâller
Meâl Sahibiİfade
Abdulbaki Gölpınarlı MealiBundan önce onlar, nimetler içindeydi.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)Çünkü onlar, bundan önce (dünyada varlık içinde) sefahata dalmış ve azgın kimselerdi.
Elmalılı Hamdi Yazır MealiÇünkü onlar bundan önce varlık içinde sefâhete dalmışlardı.
Mehmet Okuyan MealiŞüphesiz ki onlar bundan önce (dünyada) şımartılmışlardı.
Ömer Nasuhi Bilmen MealiÇünkü,şüphe yok onlar bundan evvel nîmetlere (zevklerine) düşkünler idiler.
Süleyman Ateş MealiÇünkü onlar bundan önce varlık içinde şımartılmışlardı.
Süleymaniye Vakfı MealiOnlar buraya gelmeden önce şımartılmışlardı.
Yaşar Nuri Öztürk MealiÇünkü şomluk yâranı, bundan önce servet ve refahla şımaranlardı.

Vakia Suresi 45. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureVakia
Sure Numarası56
Ayet Numarası45
Sure TürüMekki
Bulunduğu Cüz27
Kur'an Sayfası578
Toplam Harf Sayısı56
Toplam Kelime Sayısı9

Vakia Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, ahiret gerçeği ve insanların o gün karşılaşacakları durumlar üzerinde durur. Ayet 45, bu sure içinde insanların dünyadaki yaşam tarzları ve eylemlerinin sonuçlarına dair bir değerlendirme sunar. Bu bağlamda, ayet, dünyada zenginlik ve şatafat içinde yaşamış olanların, ahretteki halleriyle ilgili bir uyarıdır. Ayet, dünya hayatında şımartılmış, zevk ve sefaya dalmış olanların ahiretteki durumlarına atıfta bulunarak, bir karşılaştırma yapar. Varlık içinde geçen bir yaşamın, ahirette ciddi sonuçları olabileceği mesajını vermektedir. Bu sure ve ayet, insanlara ahireti unutmamaları ve dünyada yaptıklarıyla ahiretlerini şekillendirmeleri gerektiğini hatırlatır. Surenin genel içeriği, ahiret inancı, cennet ve cehennem tasvirleri ile doludur. Bu ayet ise, insanların dünya hayatındaki tutumlarını sorgulamalarını teşvik ederken, ahiret gününde karşılaşacakları sonuçları hatırlatır. Böylece, dinleyici veya okuyucu, kendi yaşamı üzerinde düşünmeye ve değerlerini gözden geçirmeye teşvik edilir.

Vakia Suresi 45. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
نِعْمَةٌnimet
شِمَارَşımarmak
سَفَاهَةٌsefahet
فِيiçinde
كُنَّاbiz, vardı

Ayetin dil bilgisi açısından, önemli kelimelerin çoğu Arapça köklerden türemiştir. Bu kelimelerin kökleri, ayetin anlamını zenginleştirmekte ve bağlam içerisinde önemli roller oynamaktadır.

Vakia Suresi 45. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
نِعْمَةٌnimet5
سَفَاهَةٌsefahet4
شِمَارَşımarmak3

Bu kelimelerin Kur'an'da sıkça geçmesi, insan yaşamının geçici doğası ve ahiret hayatının önemini vurgulamak amacıyla kullanılmaktadır. Nimetler, insanların dünyevi hayatlarındaki geçici zevkleri temsil ederken; sefahet ve şımarma, bu nimetler içinde kaybolanların durumunu ifade etmektedir. Bu kavramların tekrarı, insanlara ahiret gününü hatırlatmak ve dünyevi yaşamlarının geçiciliğini unutturmamak içindir.

نِعْمَةٌ

5

سَفَاهَةٌ

4

شِمَارَ

3

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

Vakia Suresi 45. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki Gölpınarlınimetler içindeydiler.Geleneksel
Diyanet İşlerisefahata dalmış ve azgın kimselerdi.Açıklayıcı
Elmalılı Hamdi Yazırvarlık içinde sefâhete dalmışlardı.Geleneksel
Mehmet Okuyanşımartılmışlardı.Modern
Ömer Nasuhi Bilmennîmetlere (zevklerine) düşkünler idiler.Geleneksel
Süleyman Ateşşımartılmışlardı.Modern
Süleymaniye Vakfışımartılmışlardı.Modern
Yaşar Nuri Öztürkservet ve refahla şımaranlardı.Açıklayıcı

Çoğu mealde 'şımartılmışlardı' ifadesi sıkça tercih edilmiştir. Bu ifade, dünya hayatındaki lüks ve zenginlik içerisinde kaybolmuş bireyleri tanımlamak için uygun bir terimdir. 'Sefahate dalmak' ifadesi ise, sefahetin olumsuz bir anlam içermesi nedeniyle bazı meallerde yer almıştır. 'Nimetler' kelimesi de yaygın bir şekilde kullanılarak, insanlara sunulan dünyevi nimetlerin geçici doğasını vurgulamaktadır. Meal farklılıkları arasında ise, bazıları daha açıklayıcı bir dil kullanırken, diğerleri daha geleneksel ve soyut bir dil tercih etmiştir. Bu durum, her mealin yazarı tarafından belirlenen dilsel ton ve üslup farklılıklarından kaynaklanmaktadır.