Yûnus Suresi 99. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Rabbin dileseydi yeryüzünde bulunanların hepsi de inanırdı. Artık inansınlar diye insanları zorlayıp duracak mısın? |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Eğer Rabbin dileseydi, yeryüzünde bulunanların hepsi elbette topyekûn iman ederlerdi. Böyle iken sen mi mü’min olsunlar diye, insanları zorlayacaksın? |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Eğer Rabbin dileseydi, yeryüzünde kim varsa hepsi toptan iman ederlerdi. O halde insanları hep mümin olsunlar diye sen mi zorlayacaksın? |
Mehmet Okuyan Meali | Rabbin dileseydi yeryüzündekilerin hepsi elbette iman ederlerdi. (Şimdi) sen inanmaları için insanları zorlayacak mısın! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve Eğer Rabbin dilese idi elbette yeryüzünde kim varsa hepsi de cümleten imân ederlerdi. Artık mü'minler olsunlar diye sen mi nâsa cebir edeceksin? |
Süleyman Ateş Meali | Rabbin isteseydi, yeryüzündekilerin hepsi mutlaka inanırdı. O halde sen mi insanları inanmaları için zorlayacaksın? |
Süleymaniye Vakfı Meali | Eğer tercihi Rabbin yapsaydı yeryüzünde bulunan herkes, eksiksiz inanıp güvenirdi. Böyleyken inanıp güvenenlerden olsunlar diye onara baskı mı uygulayacaksın? |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Eğer Rabbin dileseydi, yeryüzündeki insanların tümü toplu halde mutlaka iman ederlerdi. Hal böyle iken, mümin olmaları için insanları sen mi zorlayacaksın! |
Yûnus Suresi 99. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Yûnus |
Sure Numarası | 10 |
Ayet Numarası | 99 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 11 |
Kur'an Sayfası | 217 |
Toplam Harf Sayısı | 147 |
Toplam Kelime Sayısı | 27 |
Yûnus Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel olarak tevhid, peygamberlik ve ahiret inancı gibi konuları ele alır. Bu sure, Hz. Yunus'un hikayesini ve onu takip eden toplulukların inkârını da içeren temalara sahiptir. Ayet 99, Allah'ın iradesinin yeryüzündeki insanların iman etmesi üzerindeki etkisini vurgular. Bu bağlamda, ayet, insanların zorla inandırılmalarının imkânsızlığını ifade eder. Hz. Peygamberin, insanların inançlarını zorla kabul ettirmeye çalışmaması gerektiğini, çünkü iman etmenin kişinin kendi iradesine bağlı olduğunu belirtir. Bu ayet, inanç ve özgür irade arasında bir denge kurarak, insanların kendi yollarını seçme hakkını vurgular. Dolayısıyla, bu ayet, İslam'ın temel ilkelerinden birine işaret ederek, bireylerin dini inançlarını içten bir şekilde kabul etmelerinin önemini ortaya koymaktadır.
Yûnus Suresi 99. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
رَبُّكَ | Rabbin |
يَشَاءُ | Diler |
يُؤْمِنُوا | İnanırlar |
يُكْرِهُ | Zorlayacak mısın |
كُلُّ | Hepsi |
Ayetin okunuşunda, 'شَاءَ' kelimesinin med (uzatma) kuralı uygulanması gerekebilir. Ayrıca 'يُؤْمِنُوا' kelimesindeki idgam kuralı, harflerin birleştirilerek daha akıcı okunmasını sağlar.
Yûnus Suresi 99. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
يَشَاءُ | Diler | 19 |
يُؤْمِنُوا | İnanırlar | 25 |
رَبُّكَ | Rabbin | 27 |
Kur'an'da geçen bu kelimeler, inanç ve irade kavramlarının sıkça vurgulandığı yerlerde kullanılmıştır. 'يَشَاءُ' kelimesi, Allah'ın iradesini ifade etmek için önemli bir kelimedir. 'يُؤْمِنُوا', insanların imanlarını ifade ederken, 'رَبُّكَ' kelimesi ise doğrudan Allah'a hitap eder ve kişisel bir bağ kurar. Bu nedenle, bu kelimelerin tekrarı, İslam inancının temel taşlarını güçlendiren birer unsurdur.
رَبُّكَ
27
يُؤْمِنُوا
25
يَشَاءُ
19
Yûnus Suresi 99. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Rabbin dileseydi yeryüzünde bulunanların hepsi de inanırdı. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Eğer Rabbin dileseydi, yeryüzünde bulunanların hepsi elbette topyekûn iman ederlerdi. | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | Eğer Rabbin dileseydi, yeryüzünde kim varsa hepsi toptan iman ederlerdi. | Edebi |
Mehmet Okuyan | Rabbin dileseydi yeryüzündekilerin hepsi elbette iman ederlerdi. | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Ve Eğer Rabbin dilese idi elbette yeryüzünde kim varsa hepsi de cümleten imân ederlerdi. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Rabbin isteseydi, yeryüzündekilerin hepsi mutlaka inanırdı. | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Eğer tercihi Rabbin yapsaydı yeryüzünde bulunan herkes, eksiksiz inanıp güvenirdi. | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | Eğer Rabbin dileseydi, yeryüzündeki insanların tümü toplu halde mutlaka iman ederlerdi. | Açıklayıcı |
Tabloda görüldüğü üzere, 'Rabbin dileseydi' ifadesi çoğu mealde ortak bir şekilde yer alırken, bu ifade, Allah'ın iradesinin belirleyici olduğunu vurgular. Çeşitli mealler, bu ortak ifadeyi kullanarak, okuyucuya onlarla aynı anlamı taşır. Ancak, bazı meallerde kullanılan 'topyekûn' ve 'cümleten' gibi ifadeler, dil bakımından daha geleneksel bir tona sahipken, 'eksiksiz' ve 'mutlaka' gibi ifadeler modern bir yaklaşımı yansıtır. Bu da, farklı meallerin dilsel üsluplarındaki çeşitliliği göstermektedir. Farklılık gösteren kelimeler arasında anlam açısından belirgin bir ayrım yoktur; hepsi benzer bir düşünceyi ifade ederken, kullanılan dil ve üslup bakımından farklılıklar gözlemlenmektedir.