Yusuf Suresi 96. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Müjdeci gelip de gömleği gözlerine sürünce Yakup'un gözleri açıldı, görmeye başladı. Demedim mi size, şüphe yok ki Allah bana bildirmiştir, sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim ben dedi. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Müjdeci gelip gömleği Yakub’un yüzüne koyunca gözleri açılıverdi. Yakub, “Ben size, Allah tarafından, sizin bilemeyeceğiniz şeyleri bilirim demedim mi?” dedi. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Fakat ne zaman ki, gerçekten müjdeci geldi, gömleği Yakub'un yüzüne koydu, hemen gözü açıldı. "Ben size demedim mi, ben Allah'dan sizin bilmediklerinizi bilirim." dedi. |
Mehmet Okuyan Meali | Müjdeci gelince, gömleği yüzüne koyar koymaz (Yakup) görür olmuştu. “Ben size ‘Allah tarafından (Vahiy ile) sizin bilemeyeceğiniz şeyleri bilirim’ dememiş miydim!” demişti. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Vaktâ ki müjdeci geldi, onu yüzünün üzerine koydu, hemen görücü haline döndü. Dedi ki: «Ben size dememiş mi idim ki, sizin Allah'tan bilmeyeceklerinizi ben bilirim?» |
Süleyman Ateş Meali | Müjdeci gelip de (Yusuf'un gömleği)ni (Ya'kub'un) yüzüne koyunca, derhal (gözü açıldı), görür oldu: "Size demedim mi ben, Allah'tan sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim?" dedi. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Müjdeci gelip gömleği yüzünün üstüne bırakınca Yakup tekrar görmeye başladı. “Size dememiş miydim sizin bilmediğiniz bir şeyi ben, Allah’ın bildirmesiyle biliyorum, diye?” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Müjdeci gelip gömleği yüzünün üstüne bırakınca, gözü derhal görür hale geldi. Yakub: "Ben size demedim mi? Allah'ın izniyle sizin bilmediklerinizi bilirim." diye konuştu. |
Yusuf Suresi 96. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Yusuf |
Sure Numarası | 12 |
Ayet Numarası | 96 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 12 |
Kur'an Sayfası | 222 |
Toplam Harf Sayısı | 163 |
Toplam Kelime Sayısı | 37 |
Yusuf Suresi, Hz. Yusuf'un hayat hikayesini, kıssasının detaylarını ve ailesi ile yaşadığı olayları içeren bir suredir. Mekke döneminde nazil olan bu sure, hem ahlaki dersler vermekte hem de sabır, inanç ve teslimiyetle ilgili dersler içermektedir. Bu bağlamda 96. ayet, Yakup Peygamber'in oğlunun gömleğinin yüzüne konulması ile birlikte görme yetisini kazanmasını ifade eder. Sure, Yusuf'un kardeşleri tarafından kuyuya atılması, Mısır'da köle olarak satılması ve sonunda Mısır'ın veziri olması gibi olayları kapsar. Ayetin geçtiği bu bölüm, Yusuf’un kardeşleri ile olan ilişkileri ve ailesinin yaşadığı sıkıntılı zamanları anlatırken, aynı zamanda aile bağlarının ve sevginin önemini vurgulamaktadır. Yakup Peygamber'in gömleği gördükten sonra, Allah'ın ona bildirdiği şeylerin doğruluğunu vurguladığı bu ayet, peygamberler arasında iletişim ve bilgilendirme şekillerinin nasıl olduğuna dair önemli bir örnek sunar. Böylece, bu ayet, hem bireysel bir hikaye olmanın ötesinde, toplumsal ve evrensel mesajlar içerir.
Yusuf Suresi 96. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
مُبَشِّرٍ | Müjdeci |
يَكُونُ | Olmak |
عَلِيمٌ | Bilgi sahibi |
يَفَعَ | Yüz |
فَرِحَ | Sevinmek |
Ayet içinde 'مُبَشِّرٍ' kelimesinde med uygulaması bulunmaktadır. Ayrıca 'يَكُونُ' kelimesinde ise idgam kuralı geçerlidir.
Yusuf Suresi 96. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
مُبَشِّرٍ | Müjdeci | 6 |
يَكُونُ | Olmak | 15 |
عَلِيمٌ | Bilgi sahibi | 10 |
Ayet içinde geçen kelimelerin toplam geçiş sayıları, bu kelimelerin Kur'an'da ne kadar önemli bir yer tuttuğunu göstermektedir. 'مُبَشِّرٍ' kelimesi, müjde ve sevinç verirken önemli bir rol oynar ve bu bağlamda sıkça kullanılır. 'يَكُونُ' kelimesi ise varlık ve durum bildiren bir kelime olarak sıkça yer alır. 'عَلِيمٌ' kelimesinin kullanımı ise bilgelik ve bilgi sahibi olma durumunu ifade etmekte ve bu konuda bir bilgilendirme vurgusu yapmaktadır. Bu kelimelerin tekrar edilmesi, ayetlerin ve surelerin ana temalarını pekiştirdiği gibi, okuyuculara da bu kavramların önemini hatırlatmaktadır.
يَكُونُ
15
عَلِيمٌ
10
مُبَشِّرٍ
6
Yusuf Suresi 96. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Müjdeci gelip de gömleği gözlerine sürünce | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Müjdeci gelip gömleği Yakub’un yüzüne koyunca | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | Fakat ne zaman ki, gerçekten müjdeci geldi | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Müjdeci gelince, gömleği yüzüne koyar koymaz | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | Vaktâ ki müjdeci geldi | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Müjdeci gelip de (Yusuf'un gömleği)ni (Ya'kub'un) yüzüne koyunca | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Müjdeci gelip gömleği yüzünün üstüne bırakınca | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | Müjdeci gelip gömleği yüzünün üstüne bırakınca | Modern |
Tabloda görüldüğü üzere, 'müjdeci' ve 'gömlek' gibi ifadeler çoğu mealde benzer şekilde kullanılmıştır. Bu ifadelerin tercih edilmesi, ayetin ana temasını ve olayın özünü vurgulamak amacıyla yapılmış olabilir. Bunun yanı sıra, bazı meallerde kullanılan 'gözlerine sürünce' veya 'yüzüne koyunca' gibi farklı ifadeler, dilsel ton açısından çeşitlilik sunmakta. Bunlar arasında belirgin şekilde farklılaşan ifadeler, özellikle 'gözlerine sürünce' gibi bir kullanımın, daha edebi bir dil sunarken; 'yüzüne koyunca' gibi ifadeler ise daha sade bir anlatım sunmaktadır. Eş anlamlı olarak değerlendirebileceğimiz bu farklılıklar, okuyucuya farklı algılamalar yaratabilmektedir.