Zuhruf Suresi 30. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve onlara gerçek gelince de bu dediler, büyü ve biz şüphe yok ki inkar etmedeyiz onu. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Fakat kendilerine Hak gelince, “Bu bir büyüdür, biz onu kesinlikle inkâr ediyoruz” dediler. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Kendilerine hak geldiği zaman onlar: "Bu bir büyüdür doğrusu biz onu tanımıyoruz." dediler. |
Mehmet Okuyan Meali | Kendilerine o gerçek (vahiy) gelince “Bu bir büyüdür; şüphesiz ki biz onu inkâr edenleriz!” dediler. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Vaktâ ki, kendilerine hak geldi. Dediler ki: «Bu, bir sihirdir ve şüphe yok ki, biz bunu inkâr edicileriz.» |
Süleyman Ateş Meali | Fakat kendilerine gerçek gelince: "Bu, büyüdür, biz onu tanımayız" dediler. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Bu gerçek onlara gelince hemen ”Bu bir büyüdür; biz onu tanımayız” dediler. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Ne var ki, hak kendilerine geldiğinde şöyle dediler: "Bu bir büyü, biz bunu inkâr ediyoruz!" |
Zuhruf Suresi 30. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Zuhruf |
Sure Numarası | 43 |
Ayet Numarası | 30 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 23 |
Kur'an Sayfası | 503 |
Toplam Harf Sayısı | 89 |
Toplam Kelime Sayısı | 18 |
Zuhruf Suresi, Mekke döneminde inmiştir ve genel olarak Allah'ın varlığı, birliği ve kıyamet gününün gerçeği üzerine vurgu yapmaktadır. Bu sure, özellikle inkâr edenlerin tutumları ve onları uyaran peygamberlerin karşılaştıkları zorluklar üzerinde durmaktadır. Ayet 30, bu bağlamda, hakkın kendilerine geldiğinde inkâr edenlerin söylediklerini aktarmaktadır. Bu tür inkâr, geçmişte de birçok peygamberin karşılaştığı bir durumdur ve insanların gerçeği kabul etmemekteki dirençlerini göstermektedir. Bu ayet, insanların ön yargıları ve inkâr psikolojisi üzerine bir gözlem sunarak, inançsızlığın nasıl şekillendiğine dair önemli bir bakış açısı sağlamaktadır. Bu surede, inançsızların, kendilerine gelen hakikati büyü ya da sihir olarak nitelendirerek dışlama eğilimleri sergiledikleri vurgulanmaktadır.
Zuhruf Suresi 30. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
Hak | Gerçek |
Büyü | Sihir |
İnkâr | Red |
Ayet içerisinde dikkat çeken tecvid kuralları arasında, idgam bulunmamaktadır. Med kuralları, ayet boyunca belirli kelimelerde uygulanabilir, ancak bu durum ayetin akışını etkilemez.
Zuhruf Suresi 30. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
Hak | Gerçek | 19 |
Büyü | Sihir | 8 |
İnkâr | Red | 6 |
Kur'an'da 'hak', 'büyü' ve 'inkâr' kelimeleri önemli kavramlardır ve özellikle inanç temalı ayetlerde sıkça geçmektedir. Bu kelimeler, insanların inanç sistemlerini ve karşılaştıkları gerçeklerle olan ilişkilerini ifade etmek için kullanılır. 'Hak' kelimesi, gerçeği temsil ederken, 'büyü' kelimesi inkâr edenlerin gerçeği kabul etmemek için uydurduğu bahaneleri simgeler. 'İnkâr' ise, bir gerçeği reddetmeyi ifade eder ve bu bağlamda insanların tutumlarını sorgulamak amacıyla sıkça vurgulanır.
Hak
19
Büyü
8
İnkâr
6
Zuhruf Suresi 30. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | bu dediler, büyü ve biz şüphe yok ki inkar etmedeyiz onu. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Bu bir büyüdür, biz onu kesinlikle inkâr ediyoruz. | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | Bu bir büyüdür doğrusu biz onu tanımıyoruz. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Bu bir büyüdür; şüphesiz ki biz onu inkâr edenleriz! | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | Bu, bir sihirdir ve şüphe yok ki, biz bunu inkâr edicileriz. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Bu, büyüdür, biz onu tanımayız. | Modern |
Süleymaniye Vakfı | Bu gerçek onlara gelince hemen 'Bu bir büyüdür; biz onu tanımayız' dediler. | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Bu bir büyü, biz bunu inkâr ediyoruz! | Modern |
Mealler arasında ortak kullanılan ifadeler 'büyü', 'inkâr' ve 'gerçek' gibi kelimelerdir. Bu kelimeler, inkâr edenlerin gerçeği nasıl değerlendirdiğini ve bu konu üzerindeki tutumlarını ifade etmektedir. Öne çıkan ifadeler, genel olarak bir gerçekliğin reddedilmesi ve bunun için kullanılan bahaneleri anlatmak amacıyla benzerlik göstermektedir. Ancak, bazı meallerde 'büyü' kelimesinin yerine 'sihir' kullanılması gibi farklılıklar da mevcuttur. Bu durum, bazı meallerin daha geleneksel bir üslup kullanarak kelime seçimlerinde farklılık göstermesiyle ilgilidir. Genel olarak, bu ifadelerin çoğu, inkâr edenlerin gerçeği nasıl algıladığı konusunda ortak bir anlayış sunmakta, fakat kelime tercihleri ile farklı tonlar oluşturulmaktadır.