Ahzab Suresi 47. Ayet

Ahzâb Suresi, Medine döneminde inmiş olup, İslam toplumunun sosyal, hukuksal ve ahlaki meselelerine odaklanmaktadır. Bu sure, aynı zamanda İslam'ın ilk yıllarında Müslümanların karşılaştığı zorluklar, savaşlar ve ittifaklar gibi konuları içermektedir. Ahzâb, yani 'ittifaklar' anlamına gelir ve bu sure, özellikle Bedir ve Uhud savaşlarının ardından Müslüman topluluğunun bir arada kalma çabalarının önemini vurgular. Ayet 47, müminlere yönelik bir teselli ve müjde niteliğindedir. İnanların Allah'tan alacakları büyük lütfu ve ihsanı belirtir. Bu bağlamda, müminlerin karşılıklı destek ve dayanışma içerisinde olmaları gerektiği mesajını taşır. Ayet, inananların Allah'a güvenip, ona olan inançlarının karşılığında büyük bir mükafat alacaklarına dair bir güvence sunar. Ayrıca, bu ayet, İslam toplumunun moral değerlerini pekiştirmek ve inançlarını güçlendirmek adına önemli bir yere sahiptir. Ahzâb Suresi'nin genel olarak toplumsal bir mesaj verdiği, bu ayetle de inanç ve bağlılık duygusunun pekiştirildiği anlaşılmaktadır.

Ayet, Arapça dilbilgisi kuralları açısından, 'idgam' ve 'med' kurallarını içermektedir. Özellikle 'مُؤْمِنِينَ' (müminler) kelimesindeki 'ل' harfi, takip eden 'مُبَشِّر' (müjdeleyen) kelimesi ile birleşerek idgam kuralına tabi olur.

Bu kelimeler, Kur'an'da belirli bir anlam yoğunluğuna sahip olduğu için sıkça kullanılmaktadır. 'مُؤْمِنِينَ' kelimesi, inananların birlik ve beraberliğini simgelerken, 'لُطْفٌ' ve 'مُبَشِّر' kelimeleri, müjdeleme ve Allah'ın rahmetini belirtme açısından önemli kavramlar olarak öne çıkmaktadır. Bu bağlamda, inananların ruh halini olumlu yönde etkileyen ifadeler olarak öne çıktıkları söylenebilir.