اٰلِ عِمْرٰنَ

Âl-i İmrân Sûresi 128. Ayet

لَيْسَ

لَكَ

مِنَ

الْاَمْرِ

شَيْءٌ

اَوْ

يَتُوبَ

عَلَيْهِمْ

اَوْ

يُعَذِّبَهُمْ

فَاِنَّهُمْ

ظَالِمُونَ

١٢٨

Leyse leke mine-l-emri şey-un ev yetûbe ‘aleyhim ev yu’ażżibehum fe-innehum zâlimûn(e)

Bu işte senin yapacağın bir şey yoktur. Allah, ya tövbelerini kabul edip onları affeder, ya da zalim olduklarından dolayı onlara azap eder.

Surenin tamamını oku

Âl-i İmrân Suresi 128. Ayet Meâlleri

Meâller
Meâl Sahibiİfade
Abdulbaki Gölpınarlı MealiSenin bu işle ilgin yok bile; o, dilerse tövbelerini kabul eder, dilerse zalim olduklarından dolayı onları azaplandırır.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)Bu işte senin yapacağın bir şey yoktur. Allah, ya tövbelerini kabul edip onları affeder, ya da zalim olduklarından dolayı onlara azap eder.
Elmalılı Hamdi Yazır MealiBu işten sana hiçbir şey düşmez. (Allah), ya onların tevbesini kabul eder, yahut onlara, zalim olduklarından dolayı azab eder.
Mehmet Okuyan MealiO konuda senin yapacağın herhangi bir şey yoktur. (Allah) ya tevbelerini kabul edip (onları affeder) ya da onlara azap eder. Şüphesiz ki onlar, zalimlerdir.
Ömer Nasuhi Bilmen MealiSenin için emirden bir şey yoktur, ya onları tevbe ettirsin veya onları muazzeb kılsın, çünkü onlar zalim kimselerdir.
Süleyman Ateş MealiO konuda senin yapacağın bir şey yoktur. Allah, ya tevbelerini kabul edip onları affeder, ya da zalim olduklarından dolayı onlara azab eder.
Süleymaniye Vakfı MealiBu konuda senin elinde bir şey yoktur; (kafirler ya dönüş yapar) Allah tevbelerini kabul eder veya yanlışlar içinde kaldıklarından dolayı onlara azap eder.
Yaşar Nuri Öztürk Mealiİş ve hüküm konusunda sana düşen bir şey yoktur. Allah ya tövbelerini kabul ederek onları bağışlar yahut da zalim oldukları için onlara azap eder.

Âl-i İmrân Suresi 128. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureÂl-i İmrân
Sure Numarası3
Ayet Numarası128
Sure TürüMedeni
Bulunduğu Cüz4
Kur'an Sayfası72
Toplam Harf Sayısı90
Toplam Kelime Sayısı15

Âl-i İmrân Suresi, İslam'ın ilk dönemlerinde inmiş olan Mekki ve Medeni unsurlar barındıran bir suredir. Bu sure, Müslüman topluluğun o dönemdeki iç sorunlarını, özellikle de gelen inanç krizlerini ve başkalarıyla olan ilişkilerini ele alır. İçeriğinde, Müslümanların birlik, kardeşlik ve inançlarını korumaları yönünde önemli mesajlar vardır. Ayet 128, bir durum karşısında Allah'ın iradesinin kesin olduğunu ve insanın bu durum üzerindeki etkisinin sınırlı olduğunu vurgular. Bu noktada, insanlar arasında adaletin ve merhametin sağlanmasında Allah’ın rolünün önemi ifade edilir. Ayetin geçtiği bağlamda, toplumsal sorunlar, inançlar arası tartışmalar ve Allah’ın hükümranlığı üzerinde durulması, Müslümanların bir bütün olarak nasıl davranması gerektiğine dair genel bir bakış sunmaktadır. Bu tür ayetler, toplumsal huzur ve adaletin sağlanması için bireylerin ve toplulukların Allah'a olan teslimiyetinin önemini belirtmektedir. Ayrıca, insanın iradesinin kısıtlı olduğunu ve Allah'ın rahmetinin her şeyin önünde olduğunu hatırlatmaktadır. Ayet, tevbeyi kabul eden ve azap eden Allah’ın iradesi çerçevesinde insanların sorumluluklarını ve durumlarını değerlendirmeleri gerektiğine vurgu yapar.

Âl-i İmrân Suresi 128. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
تَوْبَةًTövbeyi
يَغْفِرُAffeder
عَذَابًاAzap
ظَالِمِينَZalimler

Ayetin telaffuzunda bazı tecvid kuralları bulunmaktadır. Örneğin, "يَغْفِرُ" kelimesinde med harfi bulunması nedeniyle uzatma yapılması gerektiği ve "ظَالِمِينَ" kelimesindeki idgam kuralları göz önünde bulundurulmalıdır.

Âl-i İmrân Suresi 128. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
تَوْبَةًTövbeyi16
يَغْفِرُAffeder30
عَذَابًاAzap26
ظَالِمِينَZalimler20

Ayet içerisinde geçen kelimeler, Kur'an'da sıkça rastlanan terimlerdir. 'تَوْبَةً' kelimesi, tövbenin önemini ve Allah'a dönüşü vurgulamak için sık kullanılır. 'يَغْفِرُ' ve 'عَذَابًا' kelimeleri ise Allah'ın affediciliği ve azap etme iradesi çerçevesinde sürekli tekrar edilerek, insanların hayatında bu iki durumun sürekli olarak var olduğunu göstermektedir. 'ظَالِمِينَ' terimi de insanlardaki zalim özellikleri işaret ederken, sosyal adaletin sağlanması gerekliliğine de işaret etmektedir.

يَغْفِرُ

30

عَذَابًا

26

ظَالِمِينَ

20

تَوْبَةً

16

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

Âl-i İmrân Suresi 128. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki GölpınarlıSenin bu işle ilgin yok bile;Açıklayıcı
Diyanet İşleriBu işte senin yapacağın bir şey yoktur.Modern
Elmalılı Hamdi YazırBu işten sana hiçbir şey düşmez.Geleneksel
Mehmet OkuyanO konuda senin yapacağın herhangi bir şey yoktur.Açıklayıcı
Ömer Nasuhi BilmenSenin için emirden bir şey yoktur,Geleneksel
Süleyman AteşO konuda senin yapacağın bir şey yoktur.Modern
Süleymaniye VakfıBu konuda senin elinde bir şey yoktur;Açıklayıcı
Yaşar Nuri Öztürkİş ve hüküm konusunda sana düşen bir şey yoktur.Açıklayıcı

Tabloda görüldüğü gibi, farklı meal sahipleri, ayetin aynı özünü ifade ettikleri halde farklı kelimeler ve tonlar kullanmışlardır. 'Senin bu işle ilgin yok bile;' ve 'Bu işte senin yapacağın bir şey yoktur.' ifadeleri, ayetin temel anlamını taşıyan ortak önerme olarak öne çıkmaktadır. Bu ifadeler, ayetin insan iradesinin kısıtlılığına dair verdiği mesajı vurgulamak için tercih edilmiştir. Ayrıca, farklı mealler arasında 'hiçbir şey düşmez' veya 'elinde bir şey yoktur' gibi ifadeler de, dilsel ve anlam açısından birbirine yakın ancak farklı tonlar taşıyan alternatiflerdir. Bu farklılıklar, meal yazarlarının üslup tercihlerine bağlı olarak anlamda büyük bir değişiklik oluşturmaz; fakat bazı ifadelerde modern ve geleneksel dillerin kullanımı da dikkat çekmektedir.