Âl-i İmrân Sûresi 137. Ayet
قَدْ
خَلَتْ
مِنْ
قَبْلِكُمْ
سُنَنٌۙ
فَس۪يرُوا
فِي
الْاَرْضِ
فَانْظُرُوا
كَيْفَ
كَانَ
عَاقِبَةُ
الْمُكَذِّب۪ينَ
١٣٧
Kad ḣalet min kablikum sunenun fesîrû fî-l-ardi fenzurû keyfe kâne ‘âkibetu-lmukeżżibîn(e)
Âl-i İmrân Suresi 137. Ayet Meâlleri

Âl-i İmrân Suresi 137. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Âl-i İmrân |
Sure Numarası | 3 |
Ayet Numarası | 137 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 4 |
Kur'an Sayfası | 90 |
Toplam Harf Sayısı | 104 |
Toplam Kelime Sayısı | 25 |
Âl-i İmrân Suresi, Kur'an-ı Kerim'in üçüncü suresi olarak Mekke dönemi sırasında inmiştir. Bu sure, Müslüman toplumu için önemli dersler ve hikmetler içermektedir. Ayet 137, geçmişteki toplumların yaşadığı olaylar ve bu toplumların başına gelenlerin sonuçlarına dikkat çekmektedir. Ayetin bağlamı, özellikle yalanlayanların ve inkâr edenlerin sonlarının nasıl olduğuna dair bir uyarı niteliğindedir. Geçmişten ders almanın önemini vurgulayan bir mesaj taşımaktadır. Yeryüzünde dolaşmanın ve tarihsel olayları gözlemlemenin bireyler için ne derece önemli olduğunu belirtmektedir. Bu ayet, insanlara geçmişteki olaylardan ibret alarak daha iyi bir gelecek inşa etmeleri konusunda bir hatırlatma niteliğindedir. Ayrıca, geçerli olan ilahi yasaların ve öğretilerin zamanla nasıl değiştiğine de değinmektedir. Dolayısıyla, bu ayet sadece tarihi bir anekdot sunmaz, aynı zamanda günümüzdeki toplumsal olayların anlaşılmasında da referans noktası olabilecek bir öğüt niteliğindedir.
Âl-i İmrân Suresi 137. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
يَأْتِي | gelmek |
يَزِيدُ | artmak |
أَمْرٌ | olay, durum |
يَسيرُونَ | dolaşmak |
يَكْذِبُونَ | yalanlamak |
Bu ayette önemli kelimelerin bazıları geçmiş olayları, yalanlayanları ve yeryüzünde dolaşma fiilini içermektedir. Ayetteki tecvid kuralları arasında med ve idgam durumları bulunmaktadır. Örneğin, 'يَأْتِي' kelimesindeki 'ي' harfi med durumundadır.
Âl-i İmrân Suresi 137. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
يَأْتِي | gelmek | 15 |
يَزِيدُ | artmak | 8 |
أَمْرٌ | olay, durum | 22 |
يَسيرُونَ | dolaşmak | 5 |
يَكْذِبُونَ | yalanlamak | 10 |
Bu kelimeler Kur'an'da pek çok defa geçmektedir. 'يَأْتِي' kelimesinin sık kullanılması, ilahi mesajların sürekli bir geliri olduğunu gösterir. 'أَمْرٌ' kelimesi ise olayların ve durumların önemini vurgulamak için sıklıkla kullanılır. 'يَكْذِبُونَ' kelimesi de yalanlama ve inkâr temalarının anlatımında önemli bir yere sahiptir.
أَمْرٌ
22
يَأْتِي
15
يَكْذِبُونَ
10
يَزِيدُ
8
يَسيرُونَ
5
Âl-i İmrân Suresi 137. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | nice dinler gelip geçti. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | nice olaylar gelip geçmiştir. | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | birçok olaylar, şeriatler gelip geçmiştir. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | nice milletler hakkında, ilahi kanunlar elbette gelip geçmiştir. | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | birçok vak'alar gelip geçmiştir. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | yasalara uygulanmıştır. | Modern |
Süleymaniye Vakfı | niceleri gelip geçti. | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | yollar-yöntemler gelip geçmiştir. | Modern |
Tablodan görüldüğü üzere, 'nice dinler' ve 'nice olaylar' gibi ifadeler, çoğu mealde ortak bir şekilde kullanılmaktadır. Bu ifadeler, geçmişten gelen uyarıları ve tarihi olayların önemini vurgulamak amacıyla tercih edilmiş olabilir. Belirgin bir şekilde farklılaşan ifadeler arasında ise 'şeriatler' ve 'yollar-yöntemler' gibi kelimeler bulunmaktadır. Bu ifadeler, aynı anlamı taşısalar da kullanıldıkları bağlam içinde farklı algılar yaratabilir. Örneğin, 'şeriat' daha çok hukuki bir çerçeveyi çağrıştırırken, 'yollar-yöntemler' daha geniş bir anlam ifade ediyor olabilir. Bu durum, meallerin dilbilimsel ve anlam bilimi açısından ne denli zengin olduğunu göstermektedir.
Âl-i İmrân Sûresi 137. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Âl-i İmrân Sûresi 137. ayet, geçmişte olan milletlerin başına gelen olayları ve onları nasıl inkar ettiklerini örnek vererek, insanlara ibret olmaları için bir uyarıda bulunmaktadır.
- Bakara Suresi 42. Ayet: Bu ayette, doğru bir yolu seçmek ve yanlış olanı terk etmek konusunda insanlar uyarılmaktadır. Geçmişteki inkarcılar gibi olmayın mesajı verir.
- Enfâl Sûresi 53. Ayet: Bu ayet, inkar edenlerin azabını ve geçmişteki kavimlerin akıbetlerini hatırlatarak, benzer hataları işlememeleri için insanlara bir rapor sunar.
- Mü´minûn Suresi 30. Ayet: Bu ayette de, insanlara geçmişten ders almaları gerektiği vurgulanmakta, inkarın sonuçları hakkında bilgi verilmektedir.
Bu ayetler birlikte değerlendirildiğinde, inancın önemine, geçmişteki inkarcı davranışların sonuçlarına ve bu durumların, iman edenler için ibret teşkil ettiğine dikkat çekilmektedir. Dolayısıyla, Müslümanların geçmişten alacakları derslerle daha sağlam bir inanç geliştirmeleri gerektiği vurgulanmaktadır.
Okumak istediğin ayeti seç