Âl-i İmrân Sûresi 183. Ayet
اَلَّذ۪ينَ
قَالُٓوا
اِنَّ
اللّٰهَ
عَهِدَ
اِلَيْنَٓا
اَلَّا
نُؤْمِنَ
لِرَسُولٍ
حَتّٰى
يَأْتِيَنَا
بِقُرْبَانٍ
تَأْكُلُهُ
النَّارُۜ
قُلْ
قَدْ
جَٓاءَكُمْ
رُسُلٌ
مِنْ
قَبْل۪ي
بِالْبَيِّنَاتِ
وَبِالَّذ۪ي
قُلْتُمْ
فَلِمَ
قَتَلْتُمُوهُمْ
اِنْ
كُنْتُمْ
صَادِق۪ينَ
١٨٣
Elleżîne kâlû inna(A)llâhe ‘ahide ileynâ ellâ nu/mine lirasûlin hattâ ye/tiyenâ bikurbânin te/kuluhu-nnâr(u)(k) kul kad câekum rusulun min kablî bilbeyyinâti vebilleżî kultum felime kateltumûhum in kutum sâdikîn(e)
Âl-i İmrân Suresi 183. Ayet Meâlleri

Âl-i İmrân Suresi 183. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Âl-i İmrân |
Sure Numarası | 3 |
Ayet Numarası | 183 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 4 |
Kur'an Sayfası | 79 |
Toplam Harf Sayısı | 104 |
Toplam Kelime Sayısı | 19 |
Âl-i İmrân Suresi, Kur'an-ı Kerim'in üçüncü suresi olup, Mekke döneminde inmiştir. Bu sure, genel olarak, tevhid inancı, peygamberlik, İslam'ın temel prensipleri ve ahiret inancı gibi konuları işlemektedir. Ayrıca, Yahudi ve Hristiyan toplulukları ile Müslümanlar arasındaki ilişkileri ve bu grupların inançlarını sorgulamaktadır. Ayet 183, özellikle Yahudilerin, bir peygambere inanmak için ateşin yiyeceği bir kurban getirilmesi gerektiğini iddia ettikleri bir durumu ele almaktadır. Bu bağlamda, Mekkeli Müslümanlar, Allah'ın elçisinin henüz onlara geldiği dönemde, önceki peygamberlerin yaşadığı benzer durumları ortaya koyarak, bu iddianın geçersizliğini vurgular. Ayet, bu bağlamda, geçmişteki peygamberlerin mucizelerini ve onları kabul etmeyenlerin tutumlarını sorgulamaktadır. Bu, dini inançlar ve peygamberlerin getirdiği mesajlar üzerinde bir eleştiri içerir ve toplumsal dinamiklerin, inanç sistemlerinin sorgulanmasına yönelik bir bakış açısı sunar.
Âl-i İmrân Suresi 183. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
أَكَلَتْهُ | yiyebileceği |
قُرْبَانًا | kurban |
مُعْجِزَات | mucizeler |
قَتَلْتُمُوهُمْ | öldürdünüz |
صَادِقِينَ | doğru |
Ayet, bazı tecvid kuralları içermektedir. Örneğin, 'قُرْبَانًا' kelimesinde med harfi vardır ve burada uzatma yapılması gerekmektedir. Ayrıca 'أَكَلَتْهُ' gibi kelimelerde idgam uygulamaları görülebilir.
Âl-i İmrân Suresi 183. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
أَكَلَتْهُ | yiyebileceği | 5 |
قُرْبَانًا | kurban | 9 |
مُعْجِزَات | mucizeler | 7 |
Kur'an'da geçen önemli kelimelerden bazıları, belirli temalar etrafında sıklıkla anılmaktadır. Örneğin, 'قُرْبَانًا' kelimesi, inanç ve ibadet konularında önemli bir yere sahiptir, çünkü kurban, dini bir kavram olarak kabul edilir. 'أَكَلَتْهُ' ve 'مُعْجِزَات' kelimeleri ise, peygamberlerin mucizeleri ve toplumsal inançların sorgulanması bağlamında önemli olmaktadır. Bu kelimelerin tekrar kullanımı, dinî metinlerde inanç ve ibadet ilişkisini güçlendirmekte ve okuyucuları bu temalar üzerinde düşündürmektedir.
قُرْبَانًا
9
مُعْجِزَات
7
أَكَلَتْهُ
5
Âl-i İmrân Suresi 183. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Kurban ettiğini, bir yıldırım düşüp yakmadıkça inanmayız hiçbir peygambere | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Allah, bize, ateşin yiyeceği bir kurban getirmedikçe | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | Ateşin yiyeceği bir kurban getirmedikçe | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | (gökten inen) ateşin yiyeceği (yakıp kor edeceği) bir kurban | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | Ateşin yiyeceği bir kurban getirinceye kadar | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Ateşin yiyeceği bir kurban getirmedikçe | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | ateşin yiyeceği bir kurban getirmedikçe | Geleneksel |
Yaşar Nuri Öztürk | ateşin yiyeceği bir kurban getirmedikçe | Geleneksel |
Tablodaki ifadeler arasında 'ateşin yiyeceği bir kurban getirmedikçe' ifadesi, birçok mealde ortak bir şekilde tercih edilmiştir. Bu, ayetin ana temasını etkili bir şekilde öne çıkarmakta ve okuyuculara net bir mesaj iletmektedir. Bunun yanı sıra 'Kurban ettiğini, bir yıldırım düşüp yakmadıkça inanmayız hiçbir peygambere' gibi ifadeler ise, belirli meallerde daha açıklayıcı bir anlatım tarzı sunmaktadır. Belirgin farklılıklar arasında ise, bazı meallerin açıklayıcı ifadeler kullanması ile diğerlerinin daha geleneksel bir dil tercih etmesi dikkat çekmektedir. Bu durum, meallerin hedef kitleleri ve amaçları doğrultusunda şekillenmiş olabilir, ancak anlama katkı sağlamakta çeşitli boyutlar sunmaktadır.
Âl-i İmrân Sûresi 183. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Âl-i İmrân Sûresi 183. ayet, Allah Resûlü'ne, kendisinin ve diğerlerinin düşmanı olan bazı kimselerin, mescidin hayırlı bir iş için toplandıkları yalanını yaydıklarını ifade eder.
- Âl-i İmrân Sûresi 120. Ayet: Bu ayette, düşmanın herhangi bir duruma karşı nasıl hazırlanması gerektiği üzerine Allah'a güvenmenin önemi vurgulanmaktadır.
- Âl-i İmrân Sûresi 137. Ayet: Bu ayette, geçmişte yaşamış olan kavimlerin başlarına gelenler üzerinden alınacak derslerle bugün için ibret alınması gerektiği açıklanmaktadır.
- Bakara Suresi 154. Ayet: Bu ayette, Allah yolunda öldürülenlerin ölü sayılmayacağına dair bir vurgu yapılmakta ve onların karşılaşacakları mükafatlar anlatılmaktadır.
Âl-i İmrân Sûresi 183. ayeti, inananların başlarına gelen olumsuzluklar karşısında nasıl bir tavır sergilemeleri gerektiğini ve düşmanların hilelerine karşı metin olmaları gerektiğini ortaya koyar. İlişkili ayetler, düşmanın zararlarına karşı Allah'a güvenmenin ve geçmişten ders almanın önemini anlatır.
Okumak istediğin ayeti seç