الْاَعْرَافِ

A'râf Sûresi 118. Ayet

فَوَقَعَ

الْحَقُّ

وَبَطَلَ

مَا

كَانُوا

يَعْمَلُونَۚ

١١٨

Feveka’a-lhakku vebetale mâ kânû ya’melûn(e)

Böylece hak yerini buldu ve onların yapmış oldukları şeylerin hepsi boşa çıktı.

Surenin tamamını oku

A'râf Suresi 118. Ayet Meâlleri

Meâller
Meâl Sahibiİfade
Abdulbaki Gölpınarlı MealiBöylece de hak üstün oldu, yerine geldi ve yaptıkları şeyler, mahvolup gitti.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)Böylece hak yerini buldu ve onların yapmış oldukları şeylerin hepsi boşa çıktı.
Elmalılı Hamdi Yazır MealiArtık hakikat ortaya çıkmış ve onların bütün yaptıkları boşa gitmişti.
Mehmet Okuyan MealiBöylece gerçek ortaya çıkmış ve onların yapmakta olduğu şeyler de yok olup gitmişti.
Ömer Nasuhi Bilmen MealiArtık hak tezahür etmiş, onların yapar oldukları ise bâtıl olup gitmişti.
Süleyman Ateş MealiGerçek ortaya çıktı ve onların bütün yaptıkları batıl oldu.
Süleymaniye Vakfı MealiBöylece gerçek anlaşıldı ve bütün yaptıkları boşa çıktı.
Yaşar Nuri Öztürk MealiBöylece hak ortaya çıktı, onların yapıp ettikleri, işe yaramaz hale geldi.

A'râf Suresi 118. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureA'râf
Sure Numarası7
Ayet Numarası118
Sure TürüMekki
Bulunduğu Cüz9
Kur'an Sayfası172
Toplam Harf Sayısı70
Toplam Kelime Sayısı14

A'râf Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir. Bu sure, genel olarak insanlık tarihindeki çeşitli kavimlerin ve toplumların kıssalarına, ibretlerine ve onların geçmişteki hatalarına odaklanmaktadır. Özellikle Tevhid, nübüvvete, ahirete ve ilahi adalete dair konuları işlemektedir. Ayet 118, bu bağlamda bir dönüm noktasını temsil eder. Burada, hakikatin ortaya çıkması ve bâtılin yok oluşu anlatılmaktadır. Bu ayet, aynı zamanda insanların yanıltıcı ve sahte olan şeylerin geçici olduğunu, gerçek olanın ise her zaman galip geleceğini vurgular. Surenin genelinde, inkar eden toplulukların sonu, hak ve batıl arasındaki mücadele, peygamberlerin gönderilişi ve insanların bu mesajlara nasıl yaklaştıkları gibi konular üzerinde durulmaktadır. Bu bağlamda, bu ayet, özellikle hakikatin her daim üstün geleceği mesajını taşır. Bu tür temalar, Mekke döneminin baskılarına ve muhalefetlerine karşı inananları cesaretlendirmek amacı taşımaktadır.

A'râf Suresi 118. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
حقhak
باطلbatıl
ظهرortaya çıkmak

Ayetin tecvid kuralları arasında 'idgam' ve 'med' gibi durumlar bulunuyor. Özellikle 'حق' kelimesindeki 'ح' harfi, takip eden 'ق' harfi ile birlikte idgam kuralına tabidir.

A'râf Suresi 118. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
حقhak28
باطلbatıl9
ظهرortaya çıkmak6

Kur'an'da 'حق' kelimesinin sık kullanılması, onun evrensel ve değişmez gerçekleri simgelemesi sebebiyledir. 'باطل' kelimesi ise, geçici ve sahte olanı ifade eder. Bu kelimelerin tekrar eden kullanımı, hak ile batıl arasındaki kalıcı mücadeleyi vurgulamaktadır. 'ظهر' kelimesi ise, gerçeklerin açığa çıkması anlamında kullanılarak, bu süreçteki dönüşümü ifade eder.

حق

28

باطل

9

ظهر

6

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

A'râf Suresi 118. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki Gölpınarlıhak üstün olduGeleneksel
Diyanet İşlerihak yerini bulduAçıklayıcı
Elmalılı Hamdi Yazırhakikat ortaya çıkmışGeleneksel
Mehmet Okuyangerçek ortaya çıkmışModern
Ömer Nasuhi Bilmenhak tezahür etmişGeleneksel
Süleyman Ateşgerçek ortaya çıktıModern
Süleymaniye Vakfıgerçek anlaşıldıModern
Yaşar Nuri Öztürkhak ortaya çıktıModern

Tablodaki ifadeler, genel olarak hak ile ilgili kavramların sunulmasında farklılıklar içermektedir. 'Hak' ve 'gerçek' gibi kelimeler çoğu mealde ortak olarak tercih edilmiştir. Bu, ayetin özünü vurgulama açısından önemlidir. Ancak 'hak yerini buldu' ve 'hak üstün oldu' gibi ifadeler, anlamda küçük farklılıklar taşımaktadır. İlk ifade, daha çok bir durum tespiti yaparken, ikinci ifade bir sonuç vurgulaması yapmaktadır. Aynı zamanda geleneksel ve modern tonlar arasındaki farklılık da dikkat çekmektedir. Geleneksel mealler, dini terimlere daha fazla yer verirken; modern mealler, kavramları anlaşılır bir dille ifade etmeye çalışmaktadır. Bu farklılıklar, okuyucunun metni algılayış biçimini etkileyebilir.