الْاَعْرَافِ

A'râf Sûresi 123 Ayet

قَالَ

فِرْعَوْنُ

اٰمَنْتُمْ

بِه۪

قَبْلَ

اَنْ

اٰذَنَ

لَكُمْۚ

اِنَّ

هٰذَا

لَمَكْرٌ

مَكَرْتُمُوهُ

فِي

الْمَد۪ينَةِ

لِتُخْرِجُوا

مِنْهَٓا

اَهْلَهَاۚ

فَسَوْفَ

تَعْلَمُونَ

١٢٣

Kâle fir’avnu âmentum bihi kable en âżene lekum(s) inne hâżâ lemekrun mekertumûhu fî-lmedîneti lituḣricû minhâ ehlehâ(s) fesevfe ta’lemûn(e)

Firavun, "Ben size izin vermeden ona iman ettiniz ha!" dedi. "Şüphesiz bu halkını oradan çıkarmak için şehirde kurduğunuz bir tuzaktır. Göreceksiniz!"

Surenin tamamını oku

A'râf Suresi 123. Ayet Meâlleri

Meâller
Meâl Sahibiİfade
Abdulbaki Gölpınarlı MealiFiravun, ben size izin vermeden önce ona inanıyor musunuz dedi, bu, şüphe yok ki halkını oradan çıkarmak için şehirde kurup düzdüğünüz bir düzen; yakında ne yapacağımı öğrenirsiniz.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)Firavun, “Ben size izin vermeden ona iman ettiniz ha!” dedi. “Şüphesiz bu halkını oradan çıkarmak için şehirde kurduğunuz bir tuzaktır. Göreceksiniz!”
Elmalılı Hamdi Yazır MealiFiravun: "Ben size izin vermeden iman ettiniz ha!" dedi. "Şüphesiz bu bir hiledir, siz bunu şehirde kurmuşsunuz, yerli halkı oradan çıkarmak istiyorsunuz, sonra anlayacaksınız!"
Mehmet Okuyan MealiFiravun onlara şöyle demişti: “Ben size izin vermeden ona iman ettiniz (öyle mi)? Şüphesiz ki bu, halkını oradan çıkarasınız diye şehirde kurduğunuz bir tuzaktır. İleride (gerçeği) bileceksiniz.
Ömer Nasuhi Bilmen MealiFir'avun dedi ki: «Ben size izin vermeden evvel O'na imân etmişsiniz. Şüphe yok bu bir hud'adır. Siz bu hud'ayı şehirde yaptınız ki, ahalisini ondan çıkarıveresiniz. Artık yakında bileceksiniz.»
Süleyman Ateş MealiFir'avn: "Ben size izin vermeden ona inandınız mı?" dedi. "Bu, bir tuzaktır, şehirde bu tuzağı kurdunuz ki, halkını oradan çıkarasınız, ama yakında (başınıza gelecekleri) bileceksiniz!"
Süleymaniye Vakfı MealiFiravun dedi ki “Ben izin vermeden ona inandınız ha? Besbelli ki bu gizli bir düzendir. Ülkede bu düzeni kurdunuz ki halkını buradan çıkarasınız. Ben size göstereceğim.
Yaşar Nuri Öztürk MealiFiravun dedi ki: "Demek ben size izin vermeden ona inandınız ha! Bu, şehirde tezgâhladığınız bir tuzaktır ki, bununla şehir halkını oradan çıkarmak peşindesiniz. Yakında anlarsınız."

A'râf Suresi 123. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureA'râf
Sure Numarası7
Ayet Numarası123
Sure TürüMekki
Bulunduğu Cüz9
Kur'an Sayfası194
Toplam Harf Sayısı157
Toplam Kelime Sayısı30

A'râf Suresi, Mekke'de inen bir suredir ve genel olarak Allah'ın yaratmış olduğu evren, insanın yaratılışı, ilahi mesajların önemi ve peygamberlerin gönderilişi üzerine odaklanmaktadır. Bu surede, geçmişteki kavimlerin helak edilişi, Firavun'un Musa ile olan mücadelesi ve insanın ahlaki ve dini sorumlulukları gibi konular ele alınmaktadır. 123. ayet, Firavun'un Musa'nın tebliğ ettiği mesaj karşısındaki tavrını ve halkına yönelik tehditlerini içerir. Bu bağlamda, ayet, Firavun'un halkını manipüle etme çabalarını ve onun inkarcı tutumunu yansıtır. Ayetin geçtiği bağlam, Firavun'un Musa'nın davetine karşı düşmanca bir tavır sergilediği ve halkını da bu inançtan uzak tutma çabası içerisinde olduğu bir durumu yansıtmaktadır. Bu sure, insanlara doğru yolu göstermeyi amaçlayan dini mesajların ne kadar çarpıtılabileceğini ve insanların bu tür baskılara karşı nasıl bir duruş sergilemesi gerektiğini anlatmaktadır. Ayet, aynı zamanda Firavun'un iktidarını sürdürmek için kullandığı taktikleri ve halkını nasıl bir tuzakla kandırmaya çalıştığını ortaya koymaktadır. A'râf Suresi, bu şekilde, inanç ve ahlakın önemini vurgularken, geçmişteki örneklerle günümüze ışık tutmayı hedeflemektedir.

A'râf Suresi 123. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
إِذْنًاizin
إِيمَانًاiman
مَكْرًاtuzağı
شَكًّاşüphe
قَوْمًاhalk

Ayetimizde dikkate değer tecvid kuralları arasında, 'mim' harfinin 'ba' harfiyle idgamı ve uzatma kuralı bulunmaktadır. Ayrıca, 'şadde' bulunan kelimelerde durak yapılması gereken yerler önemlidir.

A'râf Suresi 123. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
إِذْنًاizin4
إِيمَانًاiman21
مَكْرًاtuzağı8

Bu kelimelerin Kur'an'da sıkça geçmesi, inanç, izin ve tuzak gibi kavramların insan ilişkileri ve dini bağlamda ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. İzin, insanın özgürlüğü ile ilgili bir kavramdır ve inanç ise bireyin manevi durumunu ifade eder. Tuzak ise, insanların birbirine karşı kullanabileceği manipülatif taktikleri simgeler. Bu kelimelerin çok kullanılması, dini metinlerde insan psikolojisi ve sosyal ilişkiler üzerine yoğun bir vurgu yapıldığını ortaya koymaktadır.

إِيمَانًا

21

مَكْرًا

8

إِذْنًا

4

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

A'râf Suresi 123. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki Gölpınarlışüphe yok ki halkını oradan çıkarmak için şehirde kurup düzdüğünüz bir düzenAçıklayıcı
Diyanet İşleriŞüphesiz bu halkını oradan çıkarmak için şehirde kurduğunuz bir tuzaktır.Geleneksel
Elmalılı Hamdi YazırŞüphesiz bu bir hiledir, siz bunu şehirde kurmuşsunuzAçıklayıcı
Mehmet OkuyanŞüphesiz ki bu, halkını oradan çıkarasınız diye şehirde kurduğunuz bir tuzaktır.Modern
Ömer Nasuhi BilmenŞüphe yok bu bir hud'adır.Geleneksel
Süleyman AteşBu, bir tuzaktır, şehirde bu tuzağı kurdunuz ki.Edebi
Süleymaniye VakfıBu gizli bir düzendir.Açıklayıcı
Yaşar Nuri ÖztürkBu, şehirde tezgâhladığınız bir tuzaktır.Modern

Yukarıdaki tablo, 123. ayetin farklı meallerde nasıl ifade edildiğine dair bir karşılaştırma sunmaktadır. 'Şüphesiz bu bir hiledir' ve 'Bu, bir tuzaktır' ifadeleri, genel olarak ayetin özünü yansıtan ortak ifadeler olarak öne çıkmaktadır. Bu ifadeler, farklı meallerde benzer anlamlar taşımasına rağmen, kullanılan kelimelerin tonları ve ifadelere göre bir farklılık göstermektedir. Örneğin, 'tuzak' kelimesi, hem geleneksel hem de modern meallerde ortak bir şekilde kullanılırken, 'hile' ifadesi daha çok açıklayıcı bir yaklaşımdır. Mealler arasında belirgin farklılıklar, kelimelerin seçimi ve dilsel ton açısından ortaya çıkmaktadır. Bu durum, farklı yazarların metinleri yorumlama tarzlarındaki çeşitliliği yansıtmaktadır.