A'râf Sûresi 138. Ayet
وَجَاوَزْنَا
بِبَن۪ٓي
اِسْرَٓائ۪لَ
الْبَحْرَ
فَاَتَوْا
عَلٰى
قَوْمٍ
يَعْكُفُونَ
عَلٰٓى
اَصْنَامٍ
لَهُمْۚ
قَالُوا
يَا
مُوسَى
اجْعَلْ
لَـنَٓا
اِلٰهاً
كَمَا
لَهُمْ
اٰلِهَةٌۜ
قَالَ
اِنَّكُمْ
قَوْمٌ
تَجْهَلُونَ
١٣٨
Vecâveznâ bibenî isrâ-île-lbehra feetev ‘alâ kavmin ya’kufûne ‘alâ asnâmin lehum(c) kâlû yâ mûsâ-c’al lenâ ilâhen kemâ lehum âlihe(tun)(c) kâle innekum kavmun techelûn(e)
A'râf Suresi 138. Ayet Meâlleri

A'râf Suresi 138. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | A'râf |
Sure Numarası | 7 |
Ayet Numarası | 138 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 9 |
Kur'an Sayfası | 178 |
Toplam Harf Sayısı | 159 |
Toplam Kelime Sayısı | 32 |
A'râf Sûresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve genel olarak toplumsal ahlak, peygamberlik, inanç gibi konuları ele almaktadır. Bu surede, Allah'ın kudretini, insanların inançlarını ve geçmiş kavimlerin başından geçen olayları anlatan pek çok örnek bulunmaktadır. A'râf, kelime anlamı itibarıyla "yüksek yer" demektir ve bu surede, cennetteki ve cehennemdeki insanların durumları, farklı grupların inançları arasındaki farklılıklar gibi konular işlenmiştir. Ayet 138, İsrailoğulları’nın denizden geçiş sürecinde başlarından geçen bir olayı anlatmaktadır. Bu ayet, toplumun bir araya gelerek putlara tapma isteğini, bu durumun Musa'nın uyarılarıyla nasıl değerlendirildiğini ele almaktadır. Burada verilen mesaj, toplumların geçmişteki hatalarından ders alması gerektiği üzerinde yoğunlaşmaktadır. Ayrıca, bu ayet ile birlikte, geçmiş kavimlerin inançları ve yaşantıları, günümüz insanına da hitap eden bir şekilde aktarılmaktadır. Bu bağlamda, ayet, inanç ve bilgi sahibi olmanın önemi konusunda da önemli bir uyarı niteliğindedir.
A'râf Suresi 138. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
إِسْرَائِيلُ | İsrail |
مَوْلَى | Rab, Lord |
إِعْبَادَة | ibadet |
قَوْمٌ | toplum, kavim |
فَضْلٌ | fazilet, üstünlük |
يَدٌ | el, güç |
حَقٌّ | hak, gerçek |
جَاهِلٌ | cehalet, bilgisizlik |
تَسْتَفْتَحُوا | açılış, rehberlik |
مَا | ne |
Ayette, 'cahillik' anlamına gelen 'جاهل' (cahil) kelimesi, toplumun bilgisizliğini vurgulamak için kullanılmıştır. Ayrıca, bazı kelimelerde med ve idgam gibi tecvid kurallarının uygulanmasına dikkat edilmelidir.
A'râf Suresi 138. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
إِسْرَائِيلُ | İsrail | 43 |
مَوْلَى | Rab, Lord | 26 |
إِعْبَادَة | ibadet | 12 |
قَوْمٌ | toplum, kavim | 100 |
جَاهِلٌ | cehalet | 15 |
Ayet içinde geçen kelimeler, Kur'an'da çeşitli bağlamlarda sıkça kullanılmaktadır. 'İsrail' kelimesinin 43 defa geçmesi, bu kavmin önemini ve tarihsel konumunu vurgulamakta; 'cahil' kelimesinin ise insanların bilgisizliklerini anlatmak için önem arz ediyor. 'İbadet' kelimesi, Allah'a olan kulluk ve bağlanma anlamında sıkça geçmesi, bu kavramın inanç açısından ne denli kritik olduğunu göstermektedir. Genel olarak, bu kelimelerin kullanım sıklığı, Kur'an'ın temel temalarının ve meselesinin anlaşılmasında yardımcı olmaktadır.
قَوْمٌ
100
إِسْرَائِيلُ
43
مَوْلَى
26
جَاهِلٌ
15
إِعْبَادَة
12
A'râf Suresi 138. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | putlara tapmakta olan bir topluluk | Geleneksel |
Diyanet İşleri | kendilerine ait putlara tapan bir kavme | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | kendilerine mahsus bir takım putlara | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | kendilerine ait birtakım putlara tapan | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | kendilerine ait birtakım putlara ibadette bulunan | Geleneksel |
Süleyman Ateş | kendilerine mahsus birtakım putlara tapan bir kavme rastladılar | Modern |
Süleymaniye Vakfı | putlara tapan bir topluluğa rastladılar | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | özel putlarına tapan bir topluluğa rastladılar | Modern |
Ayetin Türkçe meallerinde 'putlara tapmakta olan bir topluluk' ifadesi, bazı meallerde 'kendilerine ait putlara tapan bir kavme' şeklinde farklılık göstermektedir. Bu durum, 'put' kelimesinin kullanımı açısından bir çeşitliliği ortaya koymaktadır. Çoğu mealde 'tapma' eylemi vurgulanırken, bazı meallerde 'ibadet etmek' gibi ifadeler tercih edilmiştir. Bu bağlamda, 'put' ve 'tapma' kelimeleri, kurban etme ve ibadet etmenin yaygın düşünceleri doğrultusunda daha açık bir şekilde ifade edilmektedir. Belirgin olarak farklılık gösteren ifadeler, anlamın daha derinlemesine anlaşılmasına yardımcı olan seçenekler sunmaktadır. Genel olarak, metinlerin dilsel yapısı, okuyucunun anlama deneyimini zenginleştiren bir yön taşımaktadır.
A'râf Sûresi 138. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Musa, kavmini büyük bir sapkınlık içindeyken, saf bir şekilde Allah'a ibadet etmeleri için yönlendirir.
- A'râf Sûresi 127. Ayet: Bu ayette Firavun'un uyguladığı zulüm ve Musa'nın kavmine verdiği mücadele anlatılmaktadır. Bu bağlamda A'râf 138 ile doğrudan bağlantılıdır, çünkü Musa'nın kavmi, zor zamanlar geçirmektedir.
- Taha Suresi 88. Ayet: Bu ayette Musa'nın kavmi, altın bir buzağıya tapmaktadır. Bu durum, A'râf 138'deki kavmin sapkınlık halinin bir göstergesidir.
- Bakara Suresi 54. Ayet: Musa'nın kavmi, işlediği günahtan sonra Allah'tan af dileyip doğru yola dönmeleri gerektiği anlatılmaktadır. Bu, A'râf 138'in temasını pekiştirir.
A'râf Sûresi 138. ayeti, Musa'nın povosunu yönlendirmesi gerekliliğini vurgularken, onun karşılaştığı zorluklar ve kavmin düşebileceği sapkınlıklar hakkında önemli bir mesaj verir. İlişkili ayetler, aynı temalar etrafında dönerken, Musa'nın liderliğinde bir grup insanın ibadet bilincini kazandırma çabasını ve bu sırada yaşanan zorlukları betimlemektedir.
Okumak istediğin ayeti seç