A'râf Suresi 184. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Düşünmezler mi ki kendileriyle konuşanda delilikten eser bile yok; o ancak apaçık korkulu bir haber veren. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Onlar düşünmediler mi ki (çok iyi tanıdıkları, kendileriyle iç içe yaşamış olan) arkadaşlarında (Peygamber’de) delilikten eser yoktur. O, ancak apaçık bir uyarıcıdır. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlar arkadaşlarında herhangi bir cinnet bulunmadığını hiç düşünmediler mi? O, açık bir uyarıcıdan başka biri değildir. |
Mehmet Okuyan Meali | Arkadaşlarında hiçbir cinlenmişlik olmadığını hiç mi düşünmediler? O ancak apaçık bir uyarıcıdır. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Onlar düşünmediler mi ki, onların sahiplerinde bir cinnet eseri yoktur. O ancak âşikâr bir sûrette bir nezîrden başka değildir. |
Süleyman Ateş Meali | Düşünmediler mi ki arkadaşlarında hiçbir delilik yoktur, o apaçık bir uyarıcıdır? |
Süleymaniye Vakfı Meali | Hiç düşünmezler mi ki onları doğruya çağıran arkadaşlarında delilik yoktur. O, doğruları açıklayan bir uyarıcıdır, o kadar. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Düşünmediler mi ki, o arkadaşlarında cinnetten eser yok. Apaçık bir uyarıcıdan başkası değildir o. |
A'râf Suresi 184. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | A'râf |
Sure Numarası | 7 |
Ayet Numarası | 184 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 9 |
Kur'an Sayfası | 187 |
Toplam Harf Sayısı | 139 |
Toplam Kelime Sayısı | 34 |
A'râf Suresi, Mekke döneminde inen bir sure olup, genellikle insanın yaratılışı, peygamberler, kıyamet ve ahiret hayatı gibi konulara değinmektedir. Bu surede, Allah'ın birliğine inanmanın önemi, insanların ne yaptıkları ve yaptıklarıyla yüzleşecekleri ahiret hayatı hakkında uyarılarda bulunulmaktadır. 184. ayet, insanların kendileriyle iç içe yaşamış olan bir peygamberin delilikten uzakta olduğunu düşünmelerini istemekte ve bu kişiyi açık bir uyarıcı olarak tanıtmaktadır. Bu bağlamda, ayet, akıl ve düşüncenin önemine vurgu yaparak, inançsızların ve müşriklerin düşünmeden hareket ettiklerine işaret etmektedir. Müslümanların, peygamberlerin akıl sağlığından şüphe etmemeleri gerektiğini belirtmektedir.
A'râf Suresi 184. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
عَاقِبَةٌ | sonuç |
صَاحِبٌ | arkadaş |
ذَكَرَ | hatırlamak |
دَلِيلٌ | kanıt |
يُنذِرُ | uyarmak |
Ayet içerisinde belirgin tecvid kuralları bulunmaktadır. Örneğin, 'يُنذِرُ' kelimesinde med kuralı uygulanmaktadır ve 'دَلِيلٌ' kelimesinde idgam kuralı gözlemlenmektedir.
A'râf Suresi 184. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
صَاحِبٌ | arkadaş | 29 |
دَلِيلٌ | delil | 27 |
يُنذِرُ | uyarmak | 16 |
Bu kelimeler, Kur'an'da farklı konularda sıkça geçmektedir. Özellikle 'صَاحِبٌ' kelimesi, insan ilişkilerini ve peygamberlerle olan bağlantıları anlatmak için sıkça kullanılmaktadır. 'دَلِيلٌ' kelimesi ise akıl yürütme ve delil gösterme konularında önemli bir terimdir. 'يُنذِرُ' kelimesi, uyarıların ve hatırlatmaların önemine vurgu yapmakta ve bu nedenle Kur'an'da sıkça yer almaktadır.
صَاحِبٌ
29
دَلِيلٌ
27
يُنذِرُ
16
A'râf Suresi 184. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | kendileriyle konuşanda delilikten eser bile yok | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri (Yeni) | arkadaşlarında delilikten eser yoktur | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | herhangi bir cinnet bulunmadığını | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | hiçbir cinlenmişlik olmadığını | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | bir cinnet eseri yoktur | Geleneksel |
Süleyman Ateş | hiçbir delilik yoktur | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | delilik yoktur | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | cinnetten eser yok | Modern |
Ayetin meallerinde ortak olarak kullanılan ifadeler arasında 'delilikten eser yok' ve 'uyarıcıdır' gibi ifadeler dikkat çekmektedir. Bu ifadeler, ayetin ana teması olan akıl sağlığı ve uyarı konusunu vurgulamaktadır. Bazı meallerin daha modern ve sade bir dil kullanması, özellikle genç nesil için anlaşılabilirliği artırma amacı güdüyor olabilir. Bununla birlikte, geleneksel meallerin daha edebi ve derin anlamlar içermesi, klasik metinlere olan bağlılığı sürdürme çabasını göstermektedir. Farklı meallerde 'cinnet', 'cinlenmişlik' gibi kelimelerin kullanımı, anlamda küçük farklılıklar yaratmakta, ancak genel olarak aynı temayı işlemektedir. Bu farklılıklar, okuyucunun metni anlama biçiminde çeşitlilik yaratmaktadır.