A'râf Sûresi 32. Ayet
قُلْ
مَنْ
حَرَّمَ
ز۪ينَةَ
اللّٰهِ
الَّت۪ٓي
اَخْرَجَ
لِعِبَادِه۪
وَالطَّيِّبَاتِ
مِنَ
الرِّزْقِۜ
قُلْ
هِيَ
لِلَّذ۪ينَ
اٰمَنُوا
فِي
الْحَيٰوةِ
الدُّنْيَا
خَالِصَةً
يَوْمَ
الْقِيٰمَةِۜ
كَذٰلِكَ
نُفَصِّلُ
الْاٰيَاتِ
لِقَوْمٍ
يَعْلَمُونَ
٣٢
Kul men harrame zîneta(A)llâhi-lletî aḣrace li’ibâdihi ve-ttayyibâti mine-rrizk(i)(c) kul hiye lilleżîne âmenû fî-lhayâti-ddunyâ ḣâlisaten yevme-lkiyâme(ti)(k) keżâlike nufassilu-l-âyâti likavmin ya’lemûn(e)
A'râf Suresi 32. Ayet Meâlleri

A'râf Suresi 32. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | A'râf |
Sure Numarası | 7 |
Ayet Numarası | 32 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 9 |
Kur'an Sayfası | 168 |
Toplam Harf Sayısı | 172 |
Toplam Kelime Sayısı | 38 |
A'râf Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve inancın, ahlakın ve kıyamet gününün temalarının işlendiği bir metin olarak dikkat çeker. Bu sure, insanlara hitap ederek, onları Allah'ın yarattığı nimetlere karşı nasıl bir tutum sergilemeleri gerektiği konusunda bilgilendirir. Ayet 32, bu bağlamda önemli bir yer tutar. Allah'ın, kullarına sunduğu süs ve rızıkların kimler tarafından haram kılındığına dair bir sorgulama yapılır. Bu, bir yandan insanların yeme içme ve güzellik anlayışına dair sorgulayıcı bir yaklaşım sergilerken, diğer yandan inananların bu tür nimetlere sahip olma haklarına vurgu yapar. Ayette, dünya ve ahiret arasındaki ayrım da net bir şekilde belirtilir; müminlerin bu nimetlere hem dünyada hem de ahirette sahip olacağı ifade edilir. Ayetin genel içeriği, insanların doğru bir şekilde bilgilendirilmesi ve inançlarının güçlendirilmesi üzerine yoğunlaşır. Bu bağlamda, ayet, bilen bir topluluğa hitap ettiğini belirterek, bilgi ve anlayışın önemine dikkat çeker.
A'râf Suresi 32. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
تَزِينَة (Tazīnah) | Süs, ziynet |
طَيِّبَات (Tayyibāt) | Temiz, güzel şeyler |
حَرَّمَ (Harrama) | Haram kılmak |
مُؤْمِنُونَ (Mu'minûn) | İman edenler |
آيَات (Ayāt) | Ayetler |
Ayetin Arapça metninde bazı temel tecvid kuralları bulunmaktadır. Örneğin, 'حَرَّمَ' kelimesinde ikiz harf olan 'ر' sesinin idgâm kurallarına göre okunuşu, dikkat gerektiren bir nokta olarak karşımıza çıkar.
A'râf Suresi 32. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
تَزِينَة (Tazīnah) | Süs, ziynet | 3 |
طَيِّبَات (Tayyibāt) | Temiz, güzel şeyler | 4 |
حَرَّمَ (Harrama) | Haram kılmak | 8 |
Ayet içinde geçen önemli kelimelerden biri olan 'تَزِينَة' (tazīnah), Kur'an'da toplamda 3 defa geçmektedir. 'طَيِّبَات' (tayyibāt) ise 4 defa, 'حَرَّمَ' (harrama) kelimesi ise 8 defa geçmektedir. Bu kelimelerin sık kullanılması, Allah'ın verdiği nimetlerin ve insanların bu nimetlere dair tutumlarının vurgulanması açısından önemlidir.
حَرَّمَ (Harrama)
8
طَيِّبَات (Tayyibāt)
4
تَزِينَة (Tazīnah)
3
A'râf Suresi 32. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | süslenilecek şeyler | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | zînet | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | ziynet | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | süs ve rızık | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | ziynet ve rızıktan tîyb olanlar | Geleneksel |
Süleyman Ateş | süs ve güzel rızıklar | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | süs ve temiz rızıklar | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | güzel, temiz ve tatlı rızıklar | Modern |
Tablo incelendiğinde, 'süs' ve 'rızık' kelimelerinin pek çok mealde ortak olarak kullanıldığı görülebilmektedir. Bu kelimeler, ayetin genel içeriği ile doğrudan ilişkili olduğu için tercih edilmiş olabilir. Diğer yandan, 'ziynet' kelimesi de geleneksel meallerde sıkça görülmektedir. Meal sahipleri arasında belirgin farklılık gösteren ifadeler arasında, 'süslenilecek şeyler' ve 'güzel, temiz ve tatlı rızıklar' yer almaktadır. Bu ifadeler, anlam açısından zenginleştirici bir yaklaşım sunduğu için farklılık göstermektedir. Bu farklılıklar, kelimelerin anlamı üzerinde etki sağlamaktadır.
A'râf Sûresi 32. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
A'râf Sûresi 32. ayet, insanların dünya hayatının geçici zevklerine kapılmamaları gerektiğini ve bu zevklerin ölümsüz olan ahiret hayatından daha önemli olmadığını vurgular.
- Bakara Suresi 169. Ayet: Bu ayette, şeytanın insana kötü şeyleri süslü gösterip onları saptırdığı ifade edilmektedir. Bu, insanın dünya hayatında geçici zevklere aldanma ihtimalinin bir göstergesidir.
- Âl-i İmrân Sûresi 14. Ayet: Bu ayette, insanların dünya hayatındaki zinetler ve birikimler için aşırı hırsa kapıldıkları ve bu durumun ahiret hayatı üzerindeki olumsuz etkisi ifade edilmektedir.
- Nebe (Amme) Suresi 40. Ayet: Bu ayet, ahiret gününün gerçeğini hatırlatarak dünya hayatının geçiciliğine vurgu yapar. A'râf 32. ayetteki mesajla paralellik gösterir.
Bu ayet ve ilişkili ayetler, dünya hayatının geçici olduğu ve insanın bu hayatta neyin önemli olduğunu anlaması gerektiği konusunda ortak bir mesaj taşımaktadır. Ahiret hayatının kalıcılığı, dünya hayatının geçici zevkleriyle karşılaştırıldığında daha yüce bir öneme sahiptir.
Okumak istediğin ayeti seç