A'râf Suresi 86. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | İnananları tehdit ederek Allah yolundan menetmek ve o yolun eğri bir hale gelmesini sağlamak için her yolun başında oturup pusu kurmaya kalkmayın ve hatırlayın o zamanı ki azlıktınız, o sizi çoğalttı. Bozgunculukta bulunanların sonuçları ne olmuş, ne hale gelmişler, bakın da görün. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | “Bir de, tehdit ederek Allah’ın yolundan O’na iman edenleri çevirmek, Allah’ın yolunu eğri ve çelişkili göstermek üzere her yol üstüne oturmayın. Hatırlayın ki, siz az (ve güçsüz) idiniz de O sizi çoğalttı. Bakın, bozguncuların sonu nasıl oldu!?” |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Tehdit ederek, inananları Allah yolundan alıkoyarak ve o yolun eğriliğini arayarak öyle her yolun başında oturmayın. Düşünün ki siz az idiniz de O sizi çoğalttı. Bakın ki bozguncuların sonu nasıl olmuştur. |
Mehmet Okuyan Meali | İnananları tehdit ederek, onları Allah yolundan alıkoyarak ve o yolu eğip bükerek her yolun başında oturmayın! Az iken (Allah’ın) sizi çoğalttığını hatırlayın! Bozguncuların sonu nasıl olmuş bir bakın! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Allah'a imân edenleri korkutarak ve Allah'ın yolundan alıkoyarak ve onun için eğriliği isteyerek her bir caddede oturmayınız. Ve hatırlayınız ki, siz pek az idiniz, sonra sizi çoğalttı ve bakınız ki, müfsidlerin sonu nasıl oldu? |
Süleyman Ateş Meali | Ve her yolun başına oturup da tehdidederek inananları Allah yolundan çevirmeğe ve o(Hak yolu)nu eğriltmeğe çalışmayın; düşünün siz az idiniz, O sizi çoğalttı ve bakın, bozguncuların sonu nasıl oldu! |
Süleymaniye Vakfı Meali | Geçit yerlerine kurulup korku salıyor, inanıp güvenmiş kişileri Allah’ın yolundan engelliyorsunuz. Üstelik o yolda anlaşılmayacak biçimde bir eğrilik oluşturmaya çalışıyorsunuz. Bunları yapmayın. Hatırlayın ki azınlıktaydınız, o sizi çoğalttı. Bozguncuların sonunun nasıl olduğunu bir düşünün. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | "Her yol üstünde oturup da tehdit savurarak Allah yolundan O'na inananları çevirmeyin. Yolun çarpığını isteyip durmayın. Hatırlayın ki, siz az idiniz, O sizi çoğalttı. Bir bakın, nasılmış bozguncuların sonu!" |
A'râf Suresi 86. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | A'râf |
Sure Numarası | 7 |
Ayet Numarası | 86 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 9 |
Kur'an Sayfası | 185 |
Toplam Harf Sayısı | 104 |
Toplam Kelime Sayısı | 20 |
A'râf Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel olarak belirli ahlaki ve dini değerlerin önemi, peygamberlerin misyonları ve toplumlar arasındaki farklılaşmalar gibi konuları ele alır. Bu sure içerisinde çeşitli kavimlerin helak edilmesi, inkarcıların sonları ve Allah’ın rahmetinin es geçilemeyeceği temaları işlenir. Ayet 86 ise, iman edenlerin Allah yolundan çevrilmesi ve tehdit edilmesi temasını işlerken, geçmişte inananların azınlıkta iken nasıl çoğaldıklarına ve bozguncuların sonlarına dikkat çekmektedir. Bu bağlamda, ayet, hem geçmişteki olaylara bir referans sunar hem de günümüzde de benzer durumların yaşanabileceğine dair bir uyarı niteliğindedir. Özellikle inananların dayanışma içinde olması gereken bir dönemi ve toplum yapısını da vurgular. Bu sure, çeşitli kavimlerin helakı üzerinden, Allah’ın mesajına karşı çıkanların nasıl sonuçlarla karşılaştığını anlatırken, inananların Allah’a olan inançlarının her ne koşulda olursa olsun etkili olacağına dair bir mesaj taşır. Ayet, inananları tehdit eden ve onları yoldan çevirmeye çalışan kişilere, geçmişten örnekler vererek, inançlarının ve birlikteliklerinin korunmasının önemini ortaya koyar.
A'râf Suresi 86. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
تَهْدِيدًا | tehdit |
مَفَاسِدَ | bozgunculuk |
تَفْتُحُوا | açmak |
Ayet içinde geçen bazı kelimeler önemli bir yere sahiptir. Özellikle 'تَهْدِيدًا' (tehdit) kelimesi, inananların karşılaştığı zorlukları ifade ederken, 'مَفَاسِدَ' (bozgunculuk) kelimesi, toplumsal düzenin bozulmasına ve olumsuz etkilere işaret eder. 'تَفْتُحُوا' kelimesi ise, bir kapıyı açmak veya bir durumu başlatmak anlamında kullanılmıştır. Ayet aynı zamanda med ve idgam gibi tecvid kurallarını da içermektedir.
A'râf Suresi 86. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
تَهْدِيدًا | tehdit | 5 |
مَفَاسِدَ | bozgunculuk | 4 |
تَفْتُحُوا | açmak | 3 |
Ayet içerisinde geçen önemli kelimeler Kur'an'da belirli bir sıklıkla yer almakta ve bu kelimeler, inananların karşılaştığı zorlukları ve toplumsal sorunları ifade etmede önemli bir rol oynamaktadır. 'تَهْدِيدًا' kelimesinin sık kullanılması, tehdit eden unsurların sürekli varlığını ve bu durumların inananlar üzerinde yarattığı etkiyi ortaya koyar. 'مَفَاسِدَ' kelimesi ise, bozgunculuğun toplumsal düzen üzerindeki olumsuz etkilerine işaret ederken, 'تَفْتُحُوا' kelimesinin kullanımı, açılacak yeni yollar veya durumlar üzerinde durmaktadır. Bu kelimelerin tekrarları, ayetin vurguladığı meselelere derinlik kazandırmaktadır.
تَهْدِيدًا
5
مَفَاسِدَ
4
تَفْتُحُوا
3
A'râf Suresi 86. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | tehdit ederek alıkoymak | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | tehdit ederek çevirmek | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | tehdit ederek alıkoymak | Edebi |
Mehmet Okuyan | tehdit ederek alıkoymak | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | korkutarak alıkoymak | Geleneksel |
Süleyman Ateş | tehdit ederek çevirmek | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | korku salmak | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | tehdit savurarak çevirmek | Modern |
Yukarıda yer alan mealler incelendiğinde, ortak olarak 'tehdit ederek alıkoymak' ifadesinin sıklıkla kullanıldığı görülmektedir. Bu ifade, ayetin ana temasını vurgulayan bir açıklayıcılık taşımaktadır. Bunun yanı sıra, 'korkutarak alıkoymak' ifadesi de bazı meallerde yer alırken, bu dilsel ifade, daha duygusal bir ton taşımaktadır. Mealler arasında belirgin şekilde farklılaşan ifadeler arasında 'korku salmak' ve 'tehdit savurarak çevirmek' gibi ifadeler bulunmaktadır. Bu ifadeler, anlam açısından yakın olmalarına rağmen, kullandıkları dilsel ton ile farklılık arz etmektedir. Dolayısıyla, bir ifade daha modern bir yaklaşım sunarken, diğeri daha geleneksel bir anlatımı yansıtmakta ve bu durum, meallerin edebi veya açıklayıcı olma tonlarını belirlemektedir.