A'râf Suresi 9. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Kimlerin hafif gelirse onlardır ayetlerimizi inkar ederek zulmettiklerinden kendilerine yazık edenler. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Ama kimlerin sevabı da hafif gelirse, işte onlar âyetlerimize haksızlık etmiş olmaları sebebiyle kendilerini ziyana sokanlardır. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Kimin (sevap) tartıları hafif gelirse, işte onlar da âyetlerimize haksızlık etmelerinden ötürü kendilerini ziyana sokanlardır. |
Mehmet Okuyan Meali | Kimin de terazi(de sevap)ları hafif gelirse, işte onlar ayetlerimize karşı haksızlık ettiklerinden dolayı kendilerine yazık edenlerdir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Her kimin de terazileri hafif gelirse onlar da âyetlerimize zulüm etmiş olmaları sebebiyle nefislerini hüsrâna bırakmış kimselerdir. |
Süleyman Ateş Meali | Kimin (sevap) tartıları hafif gelirse, işte onlar da ayetlerimize haksızlık etmelerinden ötürü kendilerini ziyana sokanlardır. |
Süleymaniye Vakfı Meali | İyilikleri hafif gelenler ise ayetlerimiz karşısında yanlış davranmaları sebebiyle zararı kendi vücutlarına vermiş olurlar. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Ölçülüp tartılacak şeyleri hafif kalanlara gelince, işte onlar, ayetlerimize karşı zalimce davranışlar sergilemiş oldukları için, öz benliklerini hüsrana itmiş olacaklar. |
A'râf Suresi 9. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | A'râf |
Sure Numarası | 7 |
Ayet Numarası | 9 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 9 |
Kur'an Sayfası | 183 |
Toplam Harf Sayısı | 72 |
Toplam Kelime Sayısı | 15 |
A'râf Suresi, Mekke'de inmiş olan bir sure olup, genel olarak insanları doğru yola yönlendirmek, ahlaki ve toplumsal değerleri vurgulamak amacı taşır. Bu sure, özellikle tevhid inancının ve ahirete iman konularının üzerinde durur. Ayet 9, insanların dünyadaki amellerinin ve niyetlerinin sonuçlarına dair bir uyarıda bulunur. Burada, insanların iyi veya kötü amellerinin tartılacağı bir günün geleceği hatırlatılmakta ve bu bağlamda insanların, ayetlere karşı tutumlarının önemine dikkat çekilmektedir. Ayette 'terazinin hafif gelmesi' ifadesi, kişinin sevaplarının az olması ve bu nedenle ziyana uğraması durumunu anlatmaktadır. Bu bağlamda, insanların iyi amelleriyle değerlendirileceği ve buna göre ya cennet ya da cehennemle ödüllendirileceği fikri öne çıkmaktadır. Bu sure, ahlaki ve etik değerlerin yanı sıra insanın kendi eylemlerinin sonuçlarıyla yüzleşeceği bir günün var olduğu fikrini işleyerek, okuyucuyu bu konuda düşündürmekte ve uyarmaktadır.
A'râf Suresi 9. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
وزن | terazi |
خَفَّ | hafif geldi |
ظَلَمَ | zulmetmek |
آیَات | ayetler |
نَفْس | nefis |
Ayetin tecvid kuralları arasında, 'idgam' (bir harfin diğerinin içine girmesi) ve 'med' (uzatma) kuralları bulunmaktadır. Bu durumlar, ayetin akışını ve okunabilirliğini etkileyen önemli unsurlardır.
A'râf Suresi 9. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
وزن | terazi | 9 |
خَفَّ | hafif geldi | 7 |
ظَلَمَ | zulmetmek | 6 |
آیَات | ayetler | 70 |
نَفْس | nefis | 95 |
Ayet içinde geçen kelimelerden 'ayetler' kelimesi, Kur'an'da sıkça tekrarlanan bir ifadedir. Bu durum, Kur'an'ın mesajının önemini ve sürekli olarak hatırlatılmasını sağlayan bir unsur olarak değerlendirilebilir. 'Terazi' ve 'zulmetmek' kelimeleri de, insanların davranışlarını değerlendirirken kullanılan metaforlar olarak dikkat çeker. Bu kelimelerin sık kullanımı, ahlaki değerlere ve insanların fiillerinin sonuçlarına vurgu yapma amacı taşır.
نَفْس
95
آیَات
70
وزن
9
خَفَّ
7
ظَلَمَ
6
A'râf Suresi 9. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | zulmettiklerinden kendilerine yazık edenler | Geleneksel |
Diyanet İşleri | kendilerini ziyana sokanlardır | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | kendilerini ziyana sokanlardır | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | kendilerine yazık edenlerdir | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | nefislerini hüsrâna bırakmış kimselerdir | Geleneksel |
Süleyman Ateş | kendilerini ziyana sokanlardır | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | zararı kendi vücutlarına vermiş olurlar | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | öz benliklerini hüsrana itmiş olacaklar | Modern |
Tablodaki ifadeler incelendiğinde, 'kendilerini ziyana sokanlardır' ifadesi birçok mealde ortak bir şekilde tercih edilmiştir. Bu ifade, ayetin temel mesajını aktarmada etkili bir şekilde kullanılmaktadır. Bunun yanı sıra, 'zulmetmek' ve 'yazık etmek' gibi ifadeler de bazı meallerde farklılık göstermekte olup, bazılarında daha modern bir dil tercih edilmiştir. Bu durumu, meallerin yazıldığı dönemin sosyal ve kültürel bağlamına göre değerlendirmek mümkündür. Örneğin, Diyanet İşleri ve Süleyman Ateş'in mealleri daha açıklayıcı bir dil kullanırken, Abdulbaki Gölpınarlı ve Ömer Nasuhi Bilmen gibi mealler daha geleneksel bir üslup benimsemiştir. Bu farklılıklar, farklı okuyucu kitlelerine hitap etme amacını taşırken, dilsel ve anlam açısından da çeşitli alternatifler sunmaktadır.