Bakara Suresi 18. Ayet

صُمٌّ

بُكْمٌ

عُمْيٌ

فَهُمْ

لَا

يَرْجِعُونَۙ

١٨

Summun bukmun ‘umyun fehum lâ yerci’ûn(e)

Bakara Suresi 18. Ayet Meâlleri

Onlar, sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Artık (hakka) dönmezler.Diyanet İşleri (Yeni)
Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler, doğru yola dönemezler.Abdulbaki Gölpınarlı
(Onlar) sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Artık (hakka) dönmezler.Elmalılı Hamdi Yazır
(Bu gibiler) sağırdır, dilsizdir, kördürler; onlar (gerçeğe) dönmezler.Mehmet Okuyan
Onlar birtakım sağırlar, dilsizler, körlerdir. Artık onlar (o dalâletten) dönmezler.Ömer Nasuhi Bilmen
(Onlar) sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Onlar (Hakk'a) dönmezler.Süleyman Ateş
Sağır, dilsiz ve kör kesilirler; artık geri dönmezler.Süleymaniye Vakfı
Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Onlar artık dönmezler.Yaşar Nuri Öztürk
Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler: artık onlar (hakikate) dönemezler.Mustafa İslamoğlu
Onlar sağır, dilsiz ve kördürler. Bu sebeple artık gerçeği kabule dönemezler.Ömer Çelik
(Onlar) sağırlar, dilsizler, körlerdir. Artık (Hakka) dönmezler.Hasan Basri Çantay
Bakara Suresi 18. Ayet  Arapça ve Türkçe meali

Bakara Suresi 18. Ayet Ne İçin Okunur?

Bakara Suresi’nin 18. ayeti, gerçeği görmeyen, işitmeyen ve doğru yolu bulamayan kimseleri mecazi bir şekilde “sağır, dilsiz ve kör” olarak nitelendirir. Bu ayet, inkarın insanı hakikatten nasıl uzaklaştırdığını ve hidayetten mahrum bıraktığını hatırlatır. İnsanlar genellikle bu ayeti, inkarda ısrar etmenin sonuçlarını düşünmek, kalplerini gafletten uzak tutmak ve hakikate yönelişi canlı tutmak için okur. Aynı zamanda kişinin kendi iç dünyasında muhasebe yapmasına, doğru yola bağlılığını tazelemesine vesile olması açısından da tercih edilir. Ayet, hidayetin değerini ve hakikate karşı duyarlılığın önemini simgeler.

Bakara Suresi 18. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureBakara
Sure Numarası2
Ayet Numarası18
Sure TürüMekki
Bulunduğu Cüz2
Kur'an Sayfası3
Toplam Harf Sayısı40
Toplam Kelime Sayısı10

Bakara Suresi, Kur'an-ı Kerim'in en uzun suresi olup, genel olarak inanç, ibadet, ahlak ve sosyal hayatta uyulması gereken kuralları içermektedir. Mekke döneminde inmiş olan bu sure, Müslüman toplumu ve inanç mensupları için önemli bir rehber niteliğindedir. Ayet 18, insanların doğru yolu görememesi, gerçeği anlamakta zorluk çekmeleri ve bu durumun onların durumunu ifade etmektedir. Bu ayet, akıl ve irade ile bağlı olan bir durumu tasvir ederken, inananların doğru yola yönelmesini ve daima hakka dönmeleri gerektiğini vurgular. Bu açıdan ayetin bulunduğu konum, genel bağlamda insanın hidayete erişip erişememesi ile ilgili bir sorgulamayı da beraberinde getirir. Sure, birçok sosyal ve hukuki meseleyi ele alırken, ayet 18, inançsızların durumunu tasvir ederek bir uyarıda bulunmakta ve genel bağlamda insanın sorumluluklarına dikkat çekmektedir. Bu ayet, daha geniş anlamda insanın ruhsal ve manevi uyanışı için bir çağrı niteliğindedir.

Bakara Suresi 18. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
صُمٌّSağır
بُكْمٌDilsiz
عُمْيٌKör

Ayetin dil bilgisi açısından dikkat çeken noktalarından biri, kelimelerin sık kullanılan sıfatlar olmasıdır. Bu kelimeler, mecaz anlamda insanlar için bir durumu ifade ederken, tecvid açısından da dikkatlice okunması gereken kelimelerdir. Özellikle ‘صُمٌّ, بُكْمٌ, عُمْيٌ’ kelimeleri, Arapça'da sıfat tamlaması olarak geçmektedir ve ayet içinde birbirini takip eden bir bütünlük oluşturur.

Bakara Suresi 18. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
صُمٌّSağır6
بُكْمٌDilsiz4
عُمْيٌKör5

Bu kelimelerin Kur'an'da çokça geçmesi, insanın manevi ve ahlaki durumunu ifade eden güçlü bir mecaz olarak kullanılmasından kaynaklanmaktadır. 'Sağır', 'dilsiz' ve 'kör' kelimeleri, insanlar için gerçekleri algılayamamayı ve bu durumun sonuçlarını anlatan bir metafor işlevi görmektedir. Bu kelimeler, insanların ruhsal ve manevi hallerini açıklamak için sıkça başvurulan ifadelerdir ve bu durum, insanın inançsızlık hali ile ilgili derin bir anlam taşımaktadır.

صُمٌّ

6

عُمْيٌ

5

بُكْمٌ

4

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

Bakara Suresi 18. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki Gölpınarlısağırdırlar, dilsizdirler, kördürlerGeleneksel
Diyanet İşleri Meali (Yeni)sağırdırlar, dilsizdirler, kördürlerModern
Elmalılı Hamdi Yazırsağırdırlar, dilsizdirler, kördürlerGeleneksel
Mehmet Okuyansağırdır, dilsizdir, kördürlerAçıklayıcı
Ömer Nasuhi Bilmenbirtakım sağırlar, dilsizler, körlerdirGeleneksel
Süleyman Ateşsağırdırlar, dilsizdirler, kördürlerGeleneksel
Süleymaniye Vakfısağır, dilsiz ve kör kesilirlerEdebi
Yaşar Nuri Öztürksağırdırlar, dilsizdirler, kördürlerModern

Ayetin meallerinde en dikkat çekici ortak ifade 'sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler' şeklindeki cümledir. Bu ifade, birçok mealde benzer bir şekilde kullanılmıştır ve bu da ifadenin ahlaki bir uyarı niteliği taşıdığını gösterir. Özellikle geleneksel meallerde bu ifade, Arapça metnin anlamını korumak adına tercih edilmiştir. Bunun dışında, 'birtakım sağırlar' ifadesinin Ömer Nasuhi Bilmen mealiyle ortaya çıkması, anlamda biraz daha farklı bir yaklaşımı temsil etmektedir. Edebi bir dil kullanan Süleymaniye Vakfı'nın mealinde ise 'kesilirler' ifadesi, anlamda bir kesintiyi ve nihayeti vurgulamaktadır. Bu bağlamda, mealler arasında benzerlikler ve farklılıklar bu kelimelerin seçimi ile ortaya çıkmaktadır.

Bakara Sûresi 18. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler

Bakara Suresi 18. ayeti, kalpleri mühürlenmiş olan, gerçekleri göremeyen ve doğru yolu bulamayan kişilerden bahseder.

  • Bakara Suresi 7. Ayet: Bu ayette Allah, kalplerin mühürlenmesini ve onların yerinde ve gerçekleri anlamaktan aciz bırakıldıklarını belirtmektedir. 18. ayet ile birebir bir bağ kurar çünkü her iki ayet de kalplerin durumu üzerinde durmaktadır.
  • Bakara Suresi 19. Ayet: 19. ayette, bu insanların anlayamama durumlarının bir benzeri daha ortaya konulmuştur. 18. ayette bahsedilenlerin akıl yürütme yeteneklerinin kısıtlandığına işaret eder.
  • A'râf Sûresi 179. Ayet: Bu ayette de Allah, insanların birçoğunun gözlerinin ve kulaklarının kapandığını, akıllarının yetersiz olduğunu belirtir. Bu da 18. ayet ile benzer bir anlama sahiptir.
  • İsrâ Sûresi 46. Ayet: Burada da zihinlerin ve kalplerin mühürlenmesi durumu ele alınmaktadır. İnsanların hakikati görememesi, 18. ayetteki durumu örneklemektedir.

Bu ayetler bir arada ele alındığında, insanların kalplerinin mühürlenmesi, anlamada ve doğru yolu bulmada yaşadıkları engeller üzerinde durulmakta. Her biri, insanların iç dünyalarında meydana gelen bu ruhsal durumun farklı yönlerini sergilemekte ve hakikatin onlara ulaşmasını engelleyen faktörlere işaret etmektedir.

Okumak istediğin ayeti seç

Kaynakça