En'âm Suresi 14. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | De ki: Gökleri ve yeryüzünü yoktan var eden Allah'tan başkasını mı dost edineyim ve o, yedirip doyurur, yiyip doymaya ihtiyacı yoktur. De ki: Bana, Müslüman olanların ilki olmam ve müşriklerden olmamam emredildi. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | De ki: “Göklerin ve yerin yaratıcısı olan, beslediği hâlde beslenmeye ihtiyacı olmayan Allah’tan başkasını mı dost edineceğim.” De ki: “Bana, (Allah’a) teslim olanların ilki olmam emredildi ve sakın Allah’a ortak koşanlardan olma (denildi).” |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | De ki: "Gökleri ve yeri yoktan var eden, besleyen, fakat kendisi beslenmeyen Allah'tan başka dost mu tutayım?" "Ben İslâm olanların ilki olmakla emrolundum" de ve sakın Allah'a ortak koşanlardan olma. |
Mehmet Okuyan Meali | De ki: “Gökleri ve yeri yoktan var eden, yedirdiği hâlde yedirilmeyen (buna ihtiyacı olmayan) Allah’tan başkasını mı dost edinecekmişim!” De ki: “Bana müslüman olanların ilki (öncüsü) olmam emredildi.” ve “Sakın müşriklerden olma!” (dendi). |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | De ki: «Göklerin ve yerin yaratıcısı olan Allah Teâlâ'dan başkasını velî ittihaz eder miyim? Halbuki, O besliyor ve kendisi beslenmekten münezzeh bulunuyor.» De ki: «Ben muhakkak emrolundum ki, ehl-i İslâm'ın birincisi olayım ve (bana) sakın müşriklerden olma!» (buyuruldu). |
Süleyman Ateş Meali | De ki: "Gökleri ve yeri yoktan var eden, besleyen, fakat kendisi beslenmeyen Allah'tan başka dost mu tutayım?" "Bana, İslam olanların ilki olmam emredildi" de ve sakın ortak koşanlardan olma! |
Süleymaniye Vakfı Meali | De ki “Gökleri ve yeri, bölünme kanunu ile yaratan Allah’tan başkasını mı veli edineceğim? O, her şeye bakan ama bakıma ihtiyacı olmayandır.” De ki “Bana şu emir verildi: Müslümanların en önde geleni ol; sakın müşriklerden olma.” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | De ki: "Göklerin ve yerin Fâtır'ı olan o yaratıcıdan, o yedirip doyuran ama kendisi yedirilip beslenmeyen Allah'tan başkasını mı velî edineyim?" De ki: "Bana, İslam'ı/Allah'a teslim olmayı seçenlerin ilki olmam emredildi." Ve sakın şirke sapanlardan olma! |
En'âm Suresi 14. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | En'âm |
Sure Numarası | 6 |
Ayet Numarası | 14 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 8 |
Kur'an Sayfası | 163 |
Toplam Harf Sayısı | 144 |
Toplam Kelime Sayısı | 32 |
En'âm Suresi, Mekke döneminde inmiştir ve genel olarak tevhid, ahiret, peygamberlik ve Allah'a ibadet konularını işlemektedir. Bu sure, özellikle müşriklerin inançlarını eleştirirken, inananlara ve Müslümanlara hitap ederek onları Allah'a teslim olmaya davet eder. Ayet 14, bu bağlamda önemli bir yer tutar. Ayette, Allah'ın yegâne dost ve yönlendirici olduğu vurgulanmakta ve başka bir varlıkla dostluk kurmanın yanlışlığına işaret edilmektedir. Ayrıca, müslüman olmanın gerekliliği ve bunun önemi üzerinde durulmaktadır. Allah’ın yaratıcılığına ve besleyici özelliklerine dikkat çekilirken, O'nun beslenmeye ihtiyacı olmadığının altı çizilir. Bu, yalnızca Allah’a yönelmenin önemini vurgular; zira yalnızca O, her şeyin yaratıcısı ve besleyicisidir. Bunun yanı sıra, Müslüman olmanın ve müşriklerden sakınmanın ne denli önemli olduğu üzerine bir emir de iletilmektedir. Böylece, ayet, inananlara kendi kimliklerini ve inançlarını koruma çağrısı yapmaktadır.
En'âm Suresi 14. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
فَطَرَ | Yarattı |
مَسْؤُولٌ | İhtiyaç duyan |
أَوْلَ | İlk |
وَلِيٌّ | Dost |
شِرْكٌ | Ortak koşmak |
Ayetin bazı bölümlerinde med, idgam ve ghunnah gibi tecvid kurallarına dikkat edilmiştir. Özellikle 'velli' kelimesindeki 'لِّي' kısmında med, 'şirk' kelimesinde ise ghunnah uygulanmaktadır.
En'âm Suresi 14. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
فَطَرَ | Yarattı | 10 |
مَسْؤُولٌ | İhtiyaç duyan | 7 |
أَوْلَ | İlk | 15 |
وَلِيٌّ | Dost | 8 |
شِرْكٌ | Ortak koşmak | 12 |
Ayet içinde geçen kelimeler, özellikle Allah’a ait olan sıfatların ve inançların vurgulanması açısından önem taşımaktadır. 'Yaratmak' (فَطَرَ), Allah'ın kudretini ve yegâne yaratıcılığını ifade ederken, 'ihtiyaç duyan' (مَسْؤُولٌ) kelimesi, Allah'ın her şeyin besleyicisi olmasına ve kendisinin beslenme ihtiyacı olmadığını belirtmektedir. 'İlk' (أَوْلَ) ve 'dost' (وَلِيٌّ) kelimeleri, müslüman olmanın ve doğru dostluklar kurmanın önemini vurgularken, 'şirk' (شِرْكٌ) kelimesi, Allah’a ortak koşmanın yanlışlığını ifade etmektedir. Bu kelimelerin sık kullanılması, suredeki ana temaların ve mesajların güçlenmesine katkıda bulunmaktadır.
أَوْلَ
15
شِرْكٌ
12
فَطَرَ
10
وَلِيٌّ
8
مَسْؤُولٌ
7
En'âm Suresi 14. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Gökleri ve yeryüzünü yoktan var eden Allah'tan başkasını mı dost edineyim | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | beslediği hâlde beslenmeye ihtiyacı olmayan Allah’tan başkasını mı dost edineceğim | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | besleyen, fakat kendisi beslenmeyen Allah'tan başka dost mu tutayım | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | yedirip doyuran ama kendisi yedirilip beslenmeyen Allah’tan başkasını mı dost edinecekmişim | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | O besliyor ve kendisi beslenmekten münezzeh bulunuyor | Açıklayıcı |
Süleyman Ateş | besleyen, fakat kendisi beslenmeyen Allah'tan başka dost mu tutayım | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | O, her şeye bakan ama bakıma ihtiyacı olmayandır | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | o yedirip doyuran ama kendisi yedirilip beslenmeyen Allah'tan başkasını mı velî edineyim | Açıklayıcı |
Tabloda, farklı meal sahiplerinin kullanmış olduğu bazı ifadeler görülmektedir. 'Dost edinme' ifadesi çoğu mealde benzer şekillerde geçerken, 'besleyen ama beslenmeyen' vurgusu da dikkat çekmektedir. Bu ifadeler, Allah'ın yegâne dost olarak kabul edilmesi gerektiğini pekiştirmekte, aynı zamanda O’nun sıfatlarını açıklamaktadır. Bazı meallerde ise, 'münezzeh bulunuyor' gibi terimler kullanılarak Allah’ın kusursuzluğu vurgulanmaktadır. Meal farklılıkları arasında, dil açısından ciddi bir anlam farklılığı yoktur; ancak kullanılan ifadelerin tonu ve detayları açısından değişiklik göstermektedir. Kimi ifadeler daha gelenekselleşmiş bir dil kullanırken, kimi modern bir anlatım tercih etmektedir. Bu çeşitlilik, farklı okuyucu kitlelerine hitap etmeyi sağlamaktadır.