En'âm Suresi 30. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Rablerinin tapısında durduruldukları vakit onları bir görseydin. Rableri, bu gerçek değil mi der, Rabbimize andolsun derler, evet, gerçek. Rableri de öyleyse kafirliğiniz yüzünden tadın azabı der. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Rab’lerinin huzurunda durduruldukları vakit (hâllerini) bir görsen! (Allah) diyecek ki: “Nasıl, şu (dirilmek) gerçek değil miymiş?” Onlar, “Evet, Rabbimize andolsun ki, gerçekmiş” diyecekler. (Allah), “Öyleyse inkâr etmekte olduğunuzdan dolayı tadın azabı!” diyecek. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Rablerinin huzurunda durduruldukları zaman onları bir görsen! Rableri onlara şöyle der: "Bu, bir gerçek değil midir?". Onlar da: "Rabbimize yemin ederiz ki gerçektir" derler. Rableri de onlara: "Öyleyse inkârınız sebebiyle azabı tadın!" der. |
Mehmet Okuyan Meali | Rablerinin huzuruna (çıkarılıp) durduruldukları zaman sen onları bir görsen! (Allah:) “Bu (diriltilme) gerçek değil miymiş!” diye soracak; onlar da “Rabbimize yemin olsun: Evet (gerçekmiş)!” diyeceklerdir. (Bunun üzerine Allah:) “İnkâr ettiğinizden dolayı azabı tadın!” diyecektir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve (onları) görecek olsan Rablerinin huzuruna durduruldukları zaman! Buyuracak ki: «Şu hak değil miymiş?» onlar da: «Evet. Rabbimize and olsun ki» diyecekler. (Cenâb-ı Hak da) «O halde azabı tadınız, küfreder olduğunuz şeyler sebebiyle,» diye buyurmuş olacaktır. |
Süleyman Ateş Meali | Onları Rablerinin huzurunda durdurulmuş iken bir görsen: (Allah) "Bu gerçek değil miymiş?" dedi. Dediler ki, "Evet Rabbimiz hakkı için gerçektir!" "Öyle ise inkar ettiğinizden dolayı azabı tadın!" dedi. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Onları bir görecek olsan, huzura çıkarıldıkları gün Rableri onlara: “Nasıl? Tekrar dirilmek gerçek değil miymiş?” diyecek, onlar da “Rabbimize ant olsun ki gerçekmiş” diye cevap vereceklerdir. Bunun üzerine Rableri: “Görmezlikten gelmenize karşılık azabı tadın” diyecektir. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Rableri huzurunda durdurulduklarını bir görsen! Sordu: "Gerçek değil miymiş bu?" Dediler: "Rabbimize yemin olsun ki, gerçekmiş." Dedi: "O halde, küfre sapmış olmanızdan dolayı tadın azabı." |
En'âm Suresi 30. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | En'âm |
Sure Numarası | 6 |
Ayet Numarası | 30 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 8 |
Kur'an Sayfası | 157 |
Toplam Harf Sayısı | 102 |
Toplam Kelime Sayısı | 21 |
En'âm Suresi, İslam'ın erken dönemlerinde Mekke'de inmiş olan bir suredir ve temel olarak Allah'ın birliği, peygamberlik, ahiret ve inkârcıların akıbeti gibi konuları işler. Bu ayet, ahirette insanların Rableriyle yüzleşeceği anı tasvir ederken, bu durumun gerçekliğine dair bir sorgulama ve inkâr edenlerin sonuçları üzerinde durur. Ayet, insanların Rablerinin huzurunda durduruldukları zaman, gerçeklerin farkına varacaklarını ve inkâr ettikleri şeyin hakikatını kabul edeceklerini belirtir. Bu bağlamda En'âm Suresi, hem inananlar hem de inkârcılar için ahiret gerçeğini ve bunun getirdiği sonuçları vurgular. İnsanlar, dünyada yaptıklarıyla ahirette karşılaşacakları durum arasında bir bağlantı kurarak, gerçeklerin farkına varmaları için bir uyarıdır. Bu tür bir betimleme, ahiretin ve ilahi adaletin varlığını vurgularken, insanların bu gerçeklere karşı tutumlarını sorgulamalarını teşvik eder. Bu ayet, En'âm Suresi'nin genel teması olan ilahi uyaran ve ahlaki sorumlulukların hatırlatılmasıyla örtüşmektedir.
En'âm Suresi 30. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
ربهم | Rabbleri |
حق | Gerçek |
عذاب | Azap |
Ayetin içerisinde 'ربهم' (Rabbleri), 'حق' (gerçek) ve 'عذاب' (azap) kelimeleri önemli rol oynamaktadır. Tecvid açısından, ayette özellikle 'idgam' ve 'med' kurallarına dikkat edilmelidir. 'عذاب' kelimesinde med, 'حق' kelimesinde ise idgam görülebilir.
En'âm Suresi 30. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
ربهم | Rabbleri | 30 |
حق | Gerçek | 21 |
عذاب | Azap | 30 |
Bu kelimeler, Kur'an'da sıkça kullanılan terimlerdir. 'ربهم' (Rabbleri) ifadesi, insanların Rabbleri ile olan ilişkisini ve ilahi otoriteyi temsil ederken, 'عذاب' (azap) kelimesi, inkâr edenlerin karşılaşacağı sonuçları ifade etmekte, 'حق' (gerçek) ise ilahi hakikatin vurgulanmasını sağlar. Bu kelimelerin yüksek sayıda geçmesi, dini metinlerde ahiret, adalet ve ilahi otorite konularının ne denli önemli olduğunu ortaya koymaktadır.
ربهم
30
عذاب
30
حق
21
En'âm Suresi 30. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Rablerinin tapısında durduruldukları vakit | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Rab’lerinin huzurunda durduruldukları vakit | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | Rablerinin huzurunda durduruldukları zaman | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Rablerinin huzuruna (çıkarılıp) durduruldukları zaman | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | Rablerinin huzuruna durduruldukları zaman | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Rablerinin huzurunda durdurulmuş iken | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Huzura çıkarıldıkları gün Rableri onlara | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | Rableri huzurunda durdurulduklarını | Modern |
Tabloda görülen ifadeler arasında 'Rablerinin huzurunda durduruldukları' ve benzeri kelimeler çoğu mealde ortak tercih edilmiştir. Bu ifadeler, ayetin temel temasını ve Allah'ın yüceliğini vurgulamak üzere seçilmiştir. Diğer yandan, 'huzura çıkarıldıkları gün' gibi modern ifadeler ise daha çağdaş bir üslup arayan meallerde öne çıkmaktadır. Bazı meallerde, daha açıklayıcı ifadeler kullanılarak okuyucunun metni anlaması kolaylaştırılmak istenmiştir. Bu farklılaşma, bazı meallerin geleneksel bir üslubu koruması ile daha modern bir dil kullanma arasında bir denge kurma çabasını göstermektedir. Genel anlamda, 'Rableri', 'huzur' ve 'durdurulmak' kavramları, ayetin özünü yansıtan temel unsurlar olarak kalmaktadır.