Fecr Suresi 17. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | İş öyle değil, hayır; siz, ne yetimi ağırlıyorsunuz. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Hayır, hayır! Yetime ikram etmiyorsunuz. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Hayır hayır, doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz. |
Mehmet Okuyan Meali | Hayır! Doğrusu, siz yetime ikram etmiyorsunuz. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Yok, yok. Belki siz yetime ikram etmezsiniz. |
Süleyman Ateş Meali | Hayır, doğrusu siz (Allah'tan ikram bekliyorsunuz ama kendiniz) yetime ikram etmiyorsunuz. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Hayır, hayır… Siz yetime ikramda bulunmuyorsunuz, |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Doğrusu şu ki, siz yetime ikramda bulunmuyorsunuz. |
Fecr Suresi 17. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Fecr |
Sure Numarası | 89 |
Ayet Numarası | 17 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 30 |
Kur'an Sayfası | 600 |
Toplam Harf Sayısı | 38 |
Toplam Kelime Sayısı | 8 |
Fecr Suresi, Mekke döneminde inmiş olan ve özünde insanın yaratılışı, ahlaki değerler ve toplumun sosyal yapısına dair önemli temalar içeren bir suredir. 89. Sure olarak bilinen Fecr Suresi, özellikle insanların Allah'a karşı olan sorumlulukları ve toplumsal adalet konularını ele alır. Ayet 17, bu bağlamda, toplum içinde zayıf ve muhtaç olan bireyler, özellikle yetimler ile ilgili bir eleştiriyi içermektedir. Ayet, insanların sosyal sorumluluklarını yerine getirmemekteki eksikliklerini dile getirmekte ve onları bu konuda uyarmaktadır. Mekke döneminde indiği için, bu sure ve içindeki ayetler, inananların toplumsal yapısında ve ahlaki değerlerinde bir dönüşüm sağlamaya yönelik mesajlar taşımaktadır. Ayet, bu dönemde pek çok insanın unuttuğu, başkalarına yardım etmenin, özellikle de yetimlere sahip çıkmanın gerekliliğine dikkat çekmektedir. Toplumda zayıf durumda olan bireylerin göz ardı edilmesi ve onlara gerekli ilginin gösterilmemesi, sosyal adaletsizliğin bir sonucu olarak değerlendirilmektedir.
Fecr Suresi 17. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
يتيم | yetim |
إكرام | ikram |
لا | hayır |
بل | doğrusu |
Ayetin içindeki önemli kelimeler arasında 'يتيم' (yetim), 'إكرام' (ikram), 'لا' (hayır) ve 'بل' (doğrusu) bulunmaktadır. Bu kelimeler, ayetin ana teması ile doğrudan bağlantılıdır. Ayrıca, Kur'an tekniği açısından, 'لا' ve 'بل' kelimeleri, bir önceki ifadeye karşıtlık ifade eder, bu da ayetin vurgusunu artırmaktadır.
Fecr Suresi 17. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
يتيم | yetim | 27 |
إكرام | ikram | 5 |
لا | hayır | 54 |
Ayet içinde geçen kelimelerden 'يتيم' (yetim) Kur'an'da toplam 27 defa geçmektedir. Bu kelimenin yüksek geçiş sayısı, toplum içinde yetimlerin korunması ve gözetilmesi gerektiği mesajını pekiştirmektedir. 'إكرام' (ikram) kelimesi ise, toplamda 5 defa geçmektedir ve bu da toplumsal yardımlaşma ve ikram kültürünün önemine vurgu yapar. 'لا' (hayır) kelimesinin ise 54 defa geçmesi, Kur'an'da sıkça kullanılan bir red ifadesi olarak, yanlış davranışların ve tutumların vurgulanmasında önemli bir yer tutmaktadır.
لا
54
يتيم
27
إكرام
5
Fecr Suresi 17. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | ne yetimi ağırlıyorsunuz | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | yetime ikram etmiyorsunuz | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | doğrusu, siz yetime ikram etmiyorsunuz | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Belki siz yetime ikram etmezsiniz | Açıklayıcı |
Süleyman Ateş | Allah'tan ikram bekliyorsunuz ama kendiniz yetime ikram etmiyorsunuz | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Siz yetime ikramda bulunmuyorsunuz | Geleneksel |
Yaşar Nuri Öztürk | doğrusu şu ki, siz yetime ikramda bulunmuyorsunuz | Modern |
Tabloda görüldüğü üzere, 'yetime ikram etmiyorsunuz' ifadesi çoğu mealde ortak olarak tercih edilmiş. Bu durum, ayetin temel mesajının anlaşılması açısından önemli bir unsur olarak öne çıkmaktadır. 'Doğrusu' ifadesi, genellikle geleneksel meallerde sıkça kullanılırken, modern meallerde 'doğrusu şu ki' gibi ifadeler tercih edilmiştir. Bu da dilin akışkanlığı ve çağdaş bir üslup ile anlatımın önemi açısından anlam kazanır. 'Belki' kelimesinin kullanıldığı mealler ise, daha belirsiz bir ton taşımakta ve Kur'an'ın güçlü ifadesine zıt bir durum oluşturabilir. Bu farklılıklar, meallerin dilsel ve anlam yönünden zenginliğini göstermektedir.