Fetih Suresi 22. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Kafirler, sizinle savaşa girişirlerse mutlaka arkalarını dönerler de sonra bir dost da bulamazlar, bir yardımcı da. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | İnkâr edenler sizinle savaşsalardı, arkalarını dönüp kaçarlar, sonra da ne bir dost, ne de bir yardımcı bulabilirlerdi. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı. |
Mehmet Okuyan Meali | Kâfir olanlar sizinle savaşsalardı, elbette arkalarına dönüp (kaçar)lardı. Sonra hiçbir dost ve hiçbir yardımcı da bulamazlardı. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve eğer o kâfir olanlar, sizinle mukatelede bulunacak olsalar idi elbette arkalarına döneceklerdi, sonra ne bir dost ve ne de bir yardımcı bulamazlardı. |
Süleyman Ateş Meali | Eğer kafirler sizinle savaşsalardı, arkalarına dön(üp kaç)arlardı, sonra ne bir koruyucu, ne de bir yardımcı bulabilirlerdi. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Doğrulara kendini kapatanlar sizinle savaşsalar dönüp kaçarlar. Sonra kendileri için ne bir dost ne de yardımcı bulabilirler. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Eğer küfredenler sizinle savaşsalardı, sırtlarını dönüp kaçacaklardı. Sonra, bir dost da bir yardımcı da bulamazlardı. |
Fetih Suresi 22. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Fetih |
Sure Numarası | 48 |
Ayet Numarası | 22 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 26 |
Kur'an Sayfası | 535 |
Toplam Harf Sayısı | 76 |
Toplam Kelime Sayısı | 16 |
Fetih Suresi, İslam'ın ilk dönemlerinde, Mekke'ye yapılan ve Müslümanlar için büyük bir anlam taşıyan Fetih (açıklık) olayını konu edinir. Bu surede, Müslümanların zaferi ve Allah'ın yardımının önemi vurgulanır. Ayet 22, kâfirlerin Müslümanlarla savaşmak durumunda kaldıklarında düşecekleri durumu tasvir eder. Bu bağlamda, savaşın sonuçları üzerinde durulur ve kâfirlerin geri dönüşü anlatılırken, onların yalnızlaşacağı ve dost bulamayacakları da belirtilir. Bu ayet, özellikle savaşın mental ve sosyal sonuçlarına dair bir öngörü sunar. Süre, Mekki bir sure olduğundan, ilk dönem Müslümanlarının karşılaştığı zorluklar ve mücadeleler üzerine yoğunlaşmaktadır. Müslümanların bu dönemdeki motivasyonu, Allah'ın yardımını ve zaferin geleceğini bilmekle şekillenmiştir. Ayet, bu motivasyonun yanı sıra, düşmanların zafer anında ne kadar zayıf olduklarını da göstermektedir. Bu durum, kâfirlerin savaşta karşılaşacağı sonuçları ve kendi içsel zayıflıklarını gözler önüne sererken, Müslümanların inancını pekiştirmeyi hedefler.
Fetih Suresi 22. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
كافرون | kâfirler |
سَلَّمَ | savaşmak |
يَفِرُّونَ | kaçmak |
دَاعٍ | dost |
مُعِينٍ | yardımcı |
Ayetteki kelimeler arasında 'كافرون' (kâfirler) kelimesi, inançsızları ve karşıt görüşteki insanları ifade ederken, 'يَفِرُّونَ' (kaçmak) kelimesi, savaş durumunda düşmanın durumu ve geri çekilişini anlatır. 'دَاعٍ' (dost) ve 'مُعِينٍ' (yardımcı) kelimeleri, savaş sonrası yalnızlık ve destek eksikliği temalarını öne çıkarmaktadır. Tecvid açısından, 'كافرون' kelimesinde 'idgam' gerçekleşmektedir. 'يَفِرُّونَ' kelimesinde ise 'şedde' (üzerine çıkma) durumu vardır.
Fetih Suresi 22. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
كافرون | kâfirler | 8 |
يَفِرُّونَ | kaçmak | 7 |
دَاعٍ | dost | 12 |
مُعِينٍ | yardımcı | 4 |
Ayet içinde sıkça geçen kelimeler, özellikle 'كافرون' (kâfirler) ve 'يَفِرُّونَ' (kaçmak) kelimeleri, düşmanlık ve savaş bağlamında sıkça kullanılarak, savaş durumunda yaşanacak yenilgi ve geride bırakılan yalnızlık konularını vurgulamak amacı taşımaktadır. 'دَاعٍ' (dost) ve 'مُعِينٍ' (yardımcı) kelimelerinin kullanımı, insanların sosyal bağlarını ve destek arayışlarını ön plana çıkarırken, bu kelimelerle anlatılan temalar, insan ilişkilerinin doğası ve savaşın getirdiği yalnızlık üzerine derin düşüncelere kapı aralanmaktadır.
دَاعٍ
12
كافرون
8
يَفِرُّونَ
7
مُعِينٍ
4
Fetih Suresi 22. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | arkalarını dönerler | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | arkalarını dönüp kaçarlar | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | arkalarına dönüp kaçarlardı | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | arkalarına dönüp (kaçar)lardı | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | arkalarına döneceklerdi | Geleneksel |
Süleyman Ateş | arkalarına dön(üp kaç)arlardı | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | dönüp kaçarlar | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | sırtlarını dönüp kaçacaklardı | Modern |
Tablo, çeşitli meal sahiplerinin tercih ettiği kelimeleri ve ifadeleri göstermektedir. Genel olarak 'arkalarını dönerler' ve 'dönüp kaçarlar' ifadeleri, çoğu mealde karşılık bulmakta, bu da düşmanın geri çekilme durumunu açıklamak amacı taşımaktadır. Bu ifadelerin ortak kullanımı, genel anlamda savaştaki kaçışın vurgulanması için tercih edilmiş olabilir. Bununla birlikte, bazı mealler arasında belirgin farklılıklar dikkat çekmektedir. Örneğin, 'sırtlarını dönüp kaçacaklardı' ifadesi, daha mecazi bir anlatım kullanırken, 'arkalarına döneceklerdi' gibi ifadeler ise daha doğrudan bir anlatım sunmaktadır. Bu farklılıklar, anlam açısından değişik tonlar sunarak, okuyucuya farklı bir perspektif kazandırmaktadır.