Fussilet Suresi 47. Ayet
اِلَيْهِ
يُرَدُّ
عِلْمُ
السَّاعَةِۜ
وَمَا
تَخْرُجُ
مِنْ
ثَمَرَاتٍ
مِنْ
اَكْمَامِهَا
وَمَا
تَحْمِلُ
مِنْ
اُنْثٰى
وَلَا
تَضَعُ
اِلَّا
بِعِلْمِه۪ۜ
وَيَوْمَ
يُنَاد۪يهِمْ
اَيْنَ
شُرَكَٓاء۪يۙ
قَالُٓوا
اٰذَنَّاكَۙ
مَا
مِنَّا
مِنْ
شَه۪يدٍۚ
٤٧
İleyhi yuraddu ‘ilmu-ssâ’a(ti)(c) vemâ taḣrucu min śemerâtin min ekmâmihâ vemâ tahmilu min unśâ velâ teda’u illâ bi’ilmih(i)(c) ve yevme yunâdîhim eyne şurakâ-î kâlû âżennâke mâ minnâ min şehîd(in)
Fussilet Suresi 47. Ayet Meâlleri

Fussilet Suresi 47. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Fussilet |
Sure Numarası | 41 |
Ayet Numarası | 47 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 23 |
Kur'an Sayfası | 496 |
Toplam Harf Sayısı | 292 |
Toplam Kelime Sayısı | 61 |
Fussilet Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve genel olarak Allah'ın birliğine, evrendeki delillere ve Kur'an'ın vahiy olduğuna dair mesajlar içermektedir. Ayet 47, kıyametin ne zaman kopacağı konusunu ele alırken, bu bilginin yalnızca Allah'a ait olduğunu vurgular. Ayrıca, doğanın döngüleri ve insanların doğa üzerindeki etkileri üzerine bir hatırlatma yapar. Ayette, meyvelerin doğası ve kadınların hamileliği gibi doğal olayların Allah'ın bilgisi dışında gerçekleşmeyeceği belirtiliyor. Bu bağlamda, insanlar kıyamet günü karşılaştıklarında, Allah'a ortak koştukları varlıkların nerede olduğunu sorgulayacaklar ve buna karşılık olarak, kendilerinin böyle bir tanık görmediklerini ifade edeceklerdir. Ayet, insanlara kendi sınırlı bilgilerini hatırlatırken, Allah'ın her şeyi kuşatan bilgeliğine duyulan ihtiyacı da vurgular. Bu sure, genel olarak insanların imanlarını test eden olaylar ve kıyamet gününün getirdiği gerçeklerle ilgilidir.
Fussilet Suresi 47. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
كَائِنَةٌ | olacak, var olacak |
مَوْقِفٌ | durum, yer |
شَهِيدٌ | şahit |
أَشْرَكْتُمْ | ortak koştunuz |
عِلْمٌ | bilgi |
Ayette belirli tecvid kuralları bulunmaktadır. Örneğin, 'idgam' (bir harfin diğerine katılması) ve 'med' (uzatma) kuralları uygulanmaktadır. Bu kurallar, ayetin doğru okunması açısından önemlidir.
Fussilet Suresi 47. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
كَائِنَةٌ | olacak | 2 |
مَوْقِفٌ | durum | 1 |
شَهِيدٌ | şahit | 3 |
أَشْرَكْتُمْ | ortak koştunuz | 2 |
عِلْمٌ | bilgi | 3 |
Bu kelimeler, Kur'an'da özellikle kıyamet ve ahiret temaları üzerinde durulduğunda sıkça geçmektedir. 'Şahid' ve 'ilm' gibi kelimeler, insanların eylemlerinin sorgulanacağı ve bu sorgulamanın ne kadar önemli olduğu konularında vurgulanmaktadır. Bunun yanı sıra, kıyametle ilgili bilgi ve olayların insanlar üzerindeki etkisinin büyüklüğünü gözler önüne sermektedir.
شَهِيدٌ
3
عِلْمٌ
3
كَائِنَةٌ
2
أَشْرَكْتُمْ
2
مَوْقِفٌ
1
Fussilet Suresi 47. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Kıyametin, ne vakit kopacağına dair bilgi, Allah'a aittir | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Kıyametin ne zaman kopacağına ilişkin bilgi O’na havale edilir | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | Kıyamet zamanını bilmek ancak Allah'a havale edilir | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | O (Son) Saat’in bilgisi, yalnızca O’na bırakılır | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Kıyameti bilmek, O'na havale olunur | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Sa'ati(ni) bilmek, Allah'a havale edilir | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | Kıyamet saatinin bilgisi O’nun iradesindedir | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Kıyamet saatine ilişkin bilgi, Allah'a bırakılır | Modern |
İfadelerin çoğu, 'kıyamet' ve 'bilgi' kelimeleri etrafında yoğunlaşmaktadır. Bu ifadeler, ayetin temel temasını yansıtarak kıyametin zamanı hakkında bilgi vermenin yalnızca Allah'a ait olduğunu vurguluyor. Bu tür ifadelerin geniş bir tekrarı, metnin özünü anlamada önemli bir rol oynamakta. Meal sahipleri arasında belirgin farklılıklar bulunmaktadır; bazıları daha geleneksel ve edebi bir dil kullanırken, diğerleri modern bir anlatım tercih etmiştir. Bu durum, her bir mealin okuyucunun zihnindeki algıyı ve ayetin ruhunu farklı şekillerde yansıtmaktadır. Örneğin, 'kıyamet saati' ve 'kıyametin zamanı' gibi ifadeler anlam bakımından benzer görünse de, dilin yapısı ve tonlaması açısından farklılık göstermektedir. Bu tür dilsel farklılıklar, okuyucunun metni anlama biçimini etkileyebilir.
Fussilet Sûresi 47. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Fussilet Sûresi 47. ayet, Allah'ın her şeyi bilmesi ve insanların yaptıklarını gözetlemesi ile ilgilidir.
- Bakara Suresi 77. Ayet: Bu ayette, Allah'ın insanların kalplerindekileri en iyi bildiği vurgulanmaktadır. Fussilet 47 ile ilişkilidir, çünkü her iki ayette de Allah'ın bilgisi ön plana çıkar.
- Mü´minûn Suresi 86. Ayet: Bu ayette Allah’ın yüceliği ve her şeyin ondan geldiği ifade edilmektedir. Fussilet 47'nin bağlamında, Allah’ın bilgi ve kudreti işlenmektedir.
- Câsiye Suresi 20. Ayet: Bu ayet, insanlara yol gösterici olan Kur'an'ın hikmetli olduğu ve insanların yaptıkları eylemlerin göz önünde bulundurulduğu üzerine durmaktadır. Fussilet 47'nin mesajıyla örtüşmektedir.
Fussilet Sûresi 47. ayet, Allah’ın ilmi ile ilgili olarak, insanların fiillerinin takibi ve Allah’ın her şeyi bilmesiyle ilgili ayetleri bir araya getirerek, O'nun mutlak bilgisine ve adaletine vurgu yapmaktadır. Tüm bu ayetler birlikte, Allah’ın ilmi ve gözetimi konusunda bir bütünlük arz eder.
Okumak istediğin ayeti seç