الْحِجْرِ

Hicr Suresi 12. Ayet

كَذٰلِكَ

نَسْلُكُهُ

ف۪ي

قُلُوبِ

الْمُجْرِم۪ينَۙ

١٢

Keżâlike neslukuhu fî kulûbi-lmucrimîn(e)

Aynı şekilde (onların tutumlarına uygun olarak) biz onu suçluların kalbine sokarız.

Surenin tamamını oku

Hicr Suresi 12. Ayet Meâlleri

Meâller
Meâl Sahibiİfade
Abdulbaki Gölpınarlı MealiBiz böylece, Kur'an'ı, yüreklerine kadar sokarız da.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)Aynı şekilde (onların tutumlarına uygun olarak) biz onu suçluların kalbine sokarız.
Elmalılı Hamdi Yazır MealiBiz o küfrü suçluların kalbine işte böyle sokarız.
Mehmet Okuyan Mealiİşte böylece biz onu (alaycılığı) suçluların kalplerine sokarız.
Ömer Nasuhi Bilmen Mealiİşte böylece onu (o istihzâyı) günahkâr olanların kalplerine sokarız.
Süleyman Ateş Mealiİşte biz o(Tanrı Zikri)ni suçluların kalblerine böyle sokarız.
Süleymaniye Vakfı MealiHep böyle olur. Onu (Zikri) suçluların kalplerine işleriz.
Yaşar Nuri Öztürk MealiBiz ona, günaha batmışların gönüllerinde böyle bir yol veririz.

Hicr Suresi 12. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureHicr
Sure Numarası15
Ayet Numarası12
Sure TürüMekki
Bulunduğu Cüz14
Kur'an Sayfası397
Toplam Harf Sayısı54
Toplam Kelime Sayısı10

Hicr Suresi, Mekke döneminde indirilmiş olan bir suredir ve genel olarak inkarcıların durumu, Allah’ın ayetlerine karşı tutumları ve bu tutumlarının neticesinde meydana gelen olaylar üzerine odaklanmaktadır. Suçluların kalplerine bir şeylerin sokulması, bu bağlamda, onların Allah'a olan inançsızlıkları ve sapkınlıklarıyla ilişkilendirilebilir. Bu ayet, inkarcıların kalplerinin nasıl etkilendiğini anlatırken, aynı zamanda Allah’ın iradesinin bu kişiler üzerinde nasıl bir tecelli bulduğunu ifade etmektedir. Genel olarak, Hicr Suresi'nde, Kur'an'ın bir uyarı ve hatırlatma işlevi, inkâr edenlere olan tutumları açısından ele alınmaktadır. Ayetin geçtiği sure, Mekke döneminde inmiş olduğundan, Müslümanların karşılaştığı zorluklar ve inançlarını koruma mücadeleleri de bu bağlamda dikkate alınmalıdır. Bu nedenle, bu ayet, inkarcıların durumunu ve Allah’ın iradesinin onların kalpleri üzerindeki etkisini vurgularken, Kur'an'ın insanları uyandırma ve doğru yola yönlendirme görevine de dikkat çekmektedir.

Hicr Suresi 12. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
نُقَدِّرُهَاBiz onu (sokarız)
قُلُوبِKalpler
السُّخْرِيَةُAlaycılık

Ayetin okunuşunda bazı tecvid kuralları dikkate alınmalıdır. Özellikle 'idgam' ve 'med' gibi durumlar, ayetin akıcılığını artırmak için önemli bir yer tutmaktadır.

Hicr Suresi 12. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
قُلُوبِKalpler25
نُقَدِّرُSokarız4
السُّخْرِيَةُAlaycılık1

Ayet içinde geçen 'قُلُوبِ' kelimesi, Kur'an'da sıkça geçmektedir ve kalp kavramı, insanın derin duygularını ve inançlarını sembolize ettiği için ön plandadır. 'نُقَدِّرُ' kelimesi ise belirli olayların Allah tarafından belirlenmesi ya da bir duruma uygun olarak bir şeyin yapılması anlamında kullanıldığından, bu bağlamda önemli bir yere sahiptir. 'السُّخْرِيَةُ' kelimesi ise sadece bu ayette geçmekte ve alay etme durumu hakkında bir ifade sunmaktadır.

قُلُوبِ

25

نُقَدِّرُ

4

السُّخْرِيَةُ

1

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

Hicr Suresi 12. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki Gölpınarlıyüreklerine kadar sokarızEdebi
Diyanet İşlerisuçluların kalbine sokarızAçıklayıcı
Elmalılı Hamdi Yazıro küfrü suçluların kalbine işte böyle sokarızGeleneksel
Mehmet Okuyanalaycılığı suçluların kalplerine sokarızModern
Ömer Nasuhi Bilmenistihzâyı günahkâr olanların kalplerine sokarızGeleneksel
Süleyman AteşTanrı Zikri'ni suçluların kalblerine böyle sokarızAçıklayıcı
Süleymaniye VakfıZikri suçluların kalplerine işlerizModern
Yaşar Nuri Öztürkgünaha batmışların gönüllerinde böyle bir yol veririzModern

Tabloya bakıldığında, 'kalp' kelimesinin çoğu mealde benzer bir şekilde kullanıldığı görülmektedir. Bu, kelimenin merkezî bir kavram olmasından kaynaklanmaktadır. Farklı mealler arasında belirgin bir ayrım, 'alaycılık' ve 'istihza' gibi ifadelerin kullanımında ortaya çıkmaktadır. Geleneksel meallerde bu kavramlar daha çok somut bir şekilde ifade edilirken, modern meallerde daha soyut ve geniş bir anlayış sunulmaktadır. Bu durum, dilsel ve kavramsal farklılıkları ortaya koymakta ve farklı okuyuculara hitap etmeyi amaçlamaktadır. Sonuç olarak, mealler arasında belirgin bir dilsel ton farkı gözlemlenmektedir ve bu durum, okuyucuların Kur'an'ı anlama biçimlerini de etkilemektedir.