Hicr Suresi 82. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve evlerini dağlarda oyarlar, emin bir halde yaşarlardı. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Onlar güven içinde dağlardan evler yontuyorlardı. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlar, dağlardan emniyetli emniyetli evler yontuyorlardı. |
Mehmet Okuyan Meali | Onlar, dağlardan güven içinde kalacakları evler oyarlardı. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve onlar emniyet içinde olarak dağlardan evler yontar olmuşlardı. |
Süleyman Ateş Meali | Dağlardan güvenli evler yontuyorlardı. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Dağları yontar, güven duydukları evler haline getirirlerdi. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Dağlardan güvenli güvenli evler yontuyorlardı. |
Hicr Suresi 82. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Hicr |
Sure Numarası | 15 |
Ayet Numarası | 82 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 14 |
Kur'an Sayfası | 234 |
Toplam Harf Sayısı | 50 |
Toplam Kelime Sayısı | 11 |
Hicr Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 15. suresi olup Mekke döneminde indirilmiştir. Bu sure, inananları ve kafirleri, geçmiş kavimlerin durumlarıyla uyararak ahlaki ve manevi değerler üzerinde durur. Hicr Suresi'nin genel yapısı, Allah'ın birliğine ve peygamberliğine dair vurgu yaparken, inkâr edenlerin başına gelen felaketleri de örneklemektedir. Ayet 82, özellikle tarihsel bir bağlama sahip olan Semud kavminin yaşam şekillerine dair bir bilgi sunar. Semud, dağları yontarak evler yaptıkları bilinen bir topluluktur ve bu ayet, onların emniyet içinde bir yaşam sürdüklerini belirtmektedir. Ayet, toplumsal bir dayanışma ve güven ortamı sağlayan bu yapıların inşası üzerinden, Allah'ın kudretini ve insanın yaratıcı ile olan ilişkisini sorgulamak adına önemli bir yer tutar. Ayet, geçmişte yaşayan bir kavmin güçlü duruşunu ve güven içinde yaşamalarını aktarırken, günümüzde de benzer temaların nasıl toplumlar üzerinde etkili olabileceğine dair bir düşünce sunar.
Hicr Suresi 82. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
يَنْحَتُونَ | Yontmak |
مَأْمَنَةً | Güven |
مِنَ الْجِبَالِ | Dağlardan |
Ayetin Arapça metninde önemli tecvid kuralları arasında 'idgam' (bir harfin diğerine katılması) ve 'madd' (uzatma) kuralları bulunmaktadır. Özellikle 'يَنْحَتُونَ' kelimesinde 'ن' harfi, 'ي' ile birleşme durumunda olduğu için idgam kuralına tabidir.
Hicr Suresi 82. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
يَنْحَتُونَ | Yontmak | 5 |
مَأْمَنَةً | Güven | 7 |
مِنَ الْجِبَالِ | Dağlardan | 3 |
Belirtilen kelimeler Kur'an'da farklı bağlamlarda kullanılmıştır. 'يَنْحَتُونَ' kelimesi, insanların işleme ve yontma eylemlerini ifade ederken, 'مَأْمَنَةً' güven temasını işler. Bu kelimeler, insanın doğa ile olan ilişkisini, istikrarlı bir yaşam kurma çabasını sembolize etmektedir. Dağlar, hem doğal bir yaşam alanı sunar hem de güvenlik sağlar; bu da toplumların tarihi ve kültürel yapılarını etkileyen unsurlardır.
مَأْمَنَةً
7
يَنْحَتُونَ
5
مِنَ الْجِبَالِ
3
Hicr Suresi 82. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | emin bir halde yaşarlardı. | Geleneksel |
Diyanet İşleri | güven içinde dağlardan evler yontuyorlardı. | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | emniyetli emniyetli evler yontuyorlardı. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | güven içinde kalacakları evler oyarlardı. | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | emniyet içinde olarak dağlardan evler yontar olmuşlardı. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | güvenli evler yontuyorlardı. | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | güven duydukları evler haline getirirlerdi. | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | güvenli güvenli evler yontuyorlardı. | Açıklayıcı |
Tablo incelendiğinde, 'güven' ve 'dağlardan evler yontmak' ifadeleri birçok mealde ortak olarak kullanılmıştır. Bu ifadeler, ayetin anlamını net bir şekilde ortaya koymak için tercih edilmiştir. Çoğu mealde 'güven' kelimesinin sık kullanılması, ayetin temel temasını oluşturuyor. Bunun yanı sıra farklı meallerde 'emniyetli', 'güvenli' gibi sıfatların kullanılması, benzer anlamlar taşımasına rağmen, dilsel ton açısından farklılıklar yaratmaktadır. Örneğin, bazı mealler geleneksel bir dil kullanırken, bazıları daha modern ve açıklayıcı bir tarzda ifade edilmiştir. Bu farklılıklar, okuyucunun ayeti algılayışını değiştirebilecek unsurlar olarak değerlendirilebilir.