Hicr Suresi 85. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve biz, gökleri ve yeryüzünü abes olarak halketmedik ve kıyamet, mutlaka gelecektir, aldırış bile etme, bir hoşça vaz geç onlardan şimdilik. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Biz, gökleri, yeri ve her ikisi arasında bulunanları ancak hakka ve hikmete uygun olarak yarattık. Kıyamet günü mutlaka gelecektir. Sen şimdi güzel bir şekilde hoşgörü ile muamele et. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Biz gökleri, yeri ve aralarındaki varlıkları ancak hak ve hikmetle yarattık ve elbette ki, kıyamet kopacaktır. (Ey Peygamber!) Şimdi sen onlara yumuşak davran ve güzel muamele et. |
Mehmet Okuyan Meali | Biz gökleri, yeri ve ikisinin arasındakileri ancak ve ancak bir amaç ile yarattık. O (Son) Saat de mutlaka gelecektir. Onlara güzel bir şekilde hoşgörülü davran! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve semaları ve yeri ve aralarında olanları yaratmadık, ancak hak ile yarattık ve Kıyamet anı da elbette gelecektir. Artık sen güzel bir kaçınmakla kaçın. Onlardan yüz çevir. |
Süleyman Ateş Meali | Biz gökleri yeri ve bunlar arasında bulunanları hak ile yarattık; (gerçeğin ortaya çıkacağı) o sa'at, mutlaka gelecektir! Şimdi sen güzel bir hoşgörü ile hareket et. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Gökleri, yeri ve bu ikisi arasında olanları başka şekilde değil sadece gerçek varlıklar olarak yarattık. Kıyamet saati nasıl olsa gelecektir. Öyleyse onlara hoş görülü ve güzel davran. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Biz gökleri, yeri ve bunların arasındakileri hak olarak yarattık. O saat elbette gelecektir. Şimdi sen, uzanan elleri tut, güzel davran. |
Hicr Suresi 85. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Hicr |
Sure Numarası | 15 |
Ayet Numarası | 85 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 14 |
Kur'an Sayfası | 366 |
Toplam Harf Sayısı | 146 |
Toplam Kelime Sayısı | 27 |
Hicr Suresi, Mekke’de inmiş ve genel olarak Allah'ın varlığı, birliği, peygamberler ve ahiret hayatı gibi temel inanç konularını ele almıştır. Bu surede, kendilerine gelen peygamberleri yalanlayan kavimlerin akıbetleri üzerinden, inkar edenlerin durumları anlatılmaktadır. Ayet 85 ise, Allah'ın evreni yaratma amacını ve kıyametin kesin geleceğini vurgulayan bir ifade olarak öne çıkmaktadır. Bu ayette, dünya hayatının geçici olduğu ve kıyametin bir gerçeği olarak kabul edilmesi gerektiği teması işlenir. Müslümanlara ise bu süreçte, inkar edenlere karşı hoşgörülü olma ve güzel bir tutum takınma tavsiye edilmektedir. Ayet, Hicr suresinin genel bağlamında, inançsızların ve peygamberlerin çağrılarına karşı çıkanların durumlarına dair bir uyarı niteliğindedir. Özellikle, insanların Allah’ın yarattığı her şeyin bir hikmeti olduğunu anlamaları ve bu doğrultuda yaşamalarını sağlamaya yönelik bir perspektif sunar.
Hicr Suresi 85. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
خَلَقْنَا | Yarattık |
حَقًّا | Hak |
سَاعَةً | Saat |
أَطْبَاقًا | Katmanlar |
مَوْقِفًَا | Durum |
Ayetin içerisinde, 'خَلَقْنَا' (yarattık) kelimesi, ayetin öznesi olan Allah’ın yaratma eylemini ifade eder. 'حَقًّا' (hak) kelimesi, yaratmanın amacına ve gerçekliğine vurgu yapmaktadır. 'سَاعَةً' (saat) ise kıyametin önemi ve kesinliği üzerinde durmaktadır. Tecvid açısından, 'خَلَقْنَا' kelimesinde idgam mevcut değildir. 'حَقًّا' kelimesindeki 'ق' harfi uzatılarak okunur.
Hicr Suresi 85. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
خَلَقْنَا | Yarattık | 10 |
حَقًّا | Hak | 20 |
سَاعَةً | Saat | 15 |
Ayet içerisinde geçen 'خَلَقْنَا' kelimesi, Kur'an'da sıkça vurgulanan yaratma eylemini ifade eder ve bu nedenle birçok yerde geçer. 'حَقًّا' ise, Allah'ın yarattığı her şeyin bir amacı olduğu fikrini pekiştirir, bu nedenle de sık kullanılır. 'سَاعَةً' kelimesi ise, kıyametin geleceği gerçeği ile ilgili olduğu için diğer ayetlerde de yer almaktadır. Bu kelimelerin sıklığı, Kur'an'ın temel temalarını ve mesajlarını anlamak açısından önemlidir.
حَقًّا
20
سَاعَةً
15
خَلَقْنَا
10
Hicr Suresi 85. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | aldırış bile etme | Edebi |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | güzel bir şekilde hoşgörü ile muamele et | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | yumuşak davran | Geleneksel |
Mehmet Okuyan Meali | güzel bir şekilde hoşgörülü davran | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | güzel bir kaçınmakla kaçın | Geleneksel |
Süleyman Ateş Meali | güzel bir hoşgörü ile hareket et | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı Meali | hoş görülü ve güzel davran | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | güzel davran | Modern |
Tablodaki ifadeler, farklı meal sahiplerinin ayeti yorumlama tarzlarını yansıtmaktadır. 'Güzel bir şekilde hoşgörü ile muamele et' ifadesi, birçok mealde sıkça tekrar edilen bir ifadedir ve bu, ayetin ruhunu anlamada ortak bir yaklaşımı gösterir. Bunun yanında, 'aldırış bile etme' ifadesi, daha edebi bir dil kullanarak farklılık gösterirken, 'yumuşak davran' gibi ifadeler ise daha geleneksel bir üslup taşımaktadır. Bu çeşitlilik, meal sahiplerinin dilsel ve kültürel arka planlarından kaynaklanmaktadır. Farklılıklar, kelimelerin anlam derinliği ve kullanım bağlamlarıyla ilişkilidir. Örneğin, 'güzel davran' ifadesi, çağdaş bir dil anlayışını yansıtırken, 'yumuşak davran' daha klasik bir yaklaşım sergilemektedir. Sonuç olarak, mealler arasında bazı ortak ifadeler bulunsa da, dilsel ve anlam açısından belirgin farklılıklar da mevcuttur.