Hicr Suresi 95. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | O alaycılara karşı biz yeteriz sana. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | 95,96. Şüphesiz biz, Allah ile beraber başka ilâh edinen alaycılara karşı sana yeteriz. İlerde bilecekler. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Muhakkak ki alay edenlere karşı biz sana yeteriz. |
Mehmet Okuyan Meali | Şüphesiz ki biz alay edenlere karşı sana yeteriz. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Şüphe yok ki, Biz o müstehzîlere karşı sana yeteriz. |
Süleyman Ateş Meali | O alay edenlere karşı biz sana yeteriz. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Seni inceden inceye alaya alanlara karşı bizim desteğimiz yeterli olur. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Alay edip eğlenenlere karşı biz sana yeteriz. |
Hicr Suresi 95. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Hicr |
Sure Numarası | 15 |
Ayet Numarası | 95 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 14 |
Kur'an Sayfası | 338 |
Toplam Harf Sayısı | 47 |
Toplam Kelime Sayısı | 10 |
Hicr Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel olarak tevhid, peygamberlik, ahiret inancı gibi temel İslam inançlarını vurgulamaktadır. Bu sure, Allah’ın varlığını ve birliğini, geçmiş kavimlerin başına gelenleri, onun ayetlerini inkâr edenlerin akıbetlerini konu alır. Ayet 95, bu bağlamda, peygamberin alay edenlere karşı Allah’ın yardımına sahip olduğunu ifade etmektedir. Alay ve istihza, surede ele alınan temalardan biridir ve bu ayet, peygambere yönelik alayların ciddiyetini ve bunun karşısında Allah’ın yardımının yeterliliğini belirtir. Ayet, belirttiği konu itibariyle, inananların karşılaştığı zorluklar ve bu zorluklara karşı dayanma gücü ile alakalıdır. Hicr Suresi, genel olarak, inananların sabrı, inançları ve Allah’a olan güvenleri üzerinde durmakta, bu ayet de bu temaları pekiştirmektedir.
Hicr Suresi 95. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
مُسْتَهْزِئِينَ | alay edenler |
كَافِرِينَ | inkâr edenler |
يَكْفِينُ | yeter |
Ayet içerisinde 'مُسْتَهْزِئِينَ' (alay edenler) kelimesi, alay etmenin ciddiyetini ve olumsuz bir durumu belirtmektedir. 'كَافِرِينَ' (inkâr edenler) ise inançsızlık ve karşı duruşu ifade eder. 'يَكْفِينُ' kelimesi, yeterlilik anlamında kullanılarak, Allah’ın desteğinin önemini vurgular. Tecvid açısından, ayette med ve idgam kuralları uygulanmaktadır.
Hicr Suresi 95. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
مُسْتَهْزِئِينَ | alay edenler | 15 |
كَافِرِينَ | inkâr edenler | 27 |
يَكْفِينُ | yeter | 20 |
Kur'an'da geçen 'مُسْتَهْزِئِينَ', 'كَافِرِينَ' ve 'يَكْفِينُ' kelimeleri, inançla ilgili konuların sıkça ele alındığını gösterir. Bu kelimelerin tekrarında, inançsızlık ve alay etmenin sonuçları üzerinde durulmakta, bu durumların karşısında Allah’ın yardımının yeterli olacağı vurgulanmaktadır. Bu kelimelerin çokça kullanılması, peygamberlerin karşılaştığı zorluklar ve bu zorlukların nasıl aşılacağına dair bilgilendirme amacı taşır.
كَافِرِينَ
27
يَكْفِينُ
20
مُسْتَهْزِئِينَ
15
Hicr Suresi 95. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | O alaycılara karşı biz yeteriz sana. | Geleneksel |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Şüphesiz biz, Allah ile beraber başka ilâh edinen alaycılara karşı sana yeteriz. | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Muhakkak ki alay edenlere karşı biz sana yeteriz. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Şüphesiz ki biz alay edenlere karşı sana yeteriz. | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Şüphe yok ki, Biz o müstehzîlere karşı sana yeteriz. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | O alay edenlere karşı biz sana yeteriz. | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | Seni inceden inceye alaya alanlara karşı bizim desteğimiz yeterli olur. | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Alay edip eğlenenlere karşı biz sana yeteriz. | Modern |
Yukarıdaki tabloda 9 farklı mealde kullanılan ifadeler incelendiğinde, 'alay edenlere karşı biz sana yeteriz' ifadesinin çoğu mealde ortak tercih edildiği görülmektedir. Bu ifade, Allah’ın yardımının yeterliliğini vurguladığı için anlam ve dil açısından önemli bir yere sahiptir. 'Şüphesiz' ve 'muhakkak' gibi kelimeler de birçok mealde kullanılmakta olup, bu kelimeler kesinlik ifade etmektedir. Öte yandan, 'başka ilâh edinen' ifadesi, Diyanet İşleri Meali'nde geçerken diğer meallerde kullanılmamış olması, anlamda ek bir derinlik sağlamakta ve ilahlık konusuna dair bir vurgu yapmaktadır. Genel olarak, mealler arasında ortak bir tema olsa da, bazı ifadelerde farklılıklar gözlemlenmektedir. Bu farklılıklar, anlamda belirgin değişimlere yol açabilmektedir.