Hûd Suresi 115. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve sabret, çünkü Allah, gerçekten de iyilik edenlerin ecrini zayi etmez. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Sabret! Çünkü, Allah iyilik edenlerin mükâfatını zayi etmez. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ve sabret! Çünkü Allah iyilik edenlerin mükafatını yitirmez. |
Mehmet Okuyan Meali | Sabırlı ol! Şüphesiz ki Allah güzel davrananların ödülünü ziyan etmez. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve sabret. Zira şüphe yok ki, Allah Teâlâ muhsin olanların mükâfaatını zâyi etmez. |
Süleyman Ateş Meali | Sabret, çünkü Allah güzel davrananların ecrini zayi etmez. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Sabret. Allah güzel davrananların ödülünü eksiltmez. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Sabret! Allah, güzel düşünüp güzel davrananların ödülünü yitirmez. |
Hûd Suresi 115. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Hûd |
Sure Numarası | 11 |
Ayet Numarası | 115 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 12 |
Kur'an Sayfası | 239 |
Toplam Harf Sayısı | 87 |
Toplam Kelime Sayısı | 17 |
Hûd Suresi, Mekke döneminde inen bir sure olup, adını Nuh'un bir kıssasından alır ve bu kıssada birçok peygamberin hikayeleri ile birlikte, toplumların Allah'a karşı gelmelerinin sonuçlarını anlatır. Özellikle sabır, inanç ve adalet gibi temalar üzerinde durulmaktadır. Bu sure, inananlara sabretmelerini ve iyilikte bulunmalarını teşvik etmektedir. Ayet 115, bu bağlamda önemli bir yere sahiptir. Ayet, Allah'ın iyilik edenlerin mükâfatını asla zayi etmeyeceğini belirtmektedir. Bu ifadenin vurgusu, toplumsal baskılara karşı sabretmeyi ve doğru yolda kalmayı teşvik eder. Hûd Suresi genel olarak, insanları Allah'a yönlendirmek ve onları eğitmek amacıyla, çeşitli kıssalar ve mesajlarla doludur. Ayet, toplumsal değerler, adalet ve iyilik kavramları üzerine odaklanarak bireylerin ve toplumların doğru bir yaşam sürmelerine dair bir rehber sunar.
Hûd Suresi 115. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
صبَرَ | sabretmek |
إِنَّ | şüphesiz ki |
مُحْسِنِينَ | iyilik edenler |
Ayetin Arapça dilbilgisi açısından 'idgam' ve 'med' gibi tecvid kurallarına uygun olarak okunması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır. 'إِنَّ' kelimesi, cümle içinde vurgulayıcı bir işlev üstlenmektedir.
Hûd Suresi 115. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
صبَرَ | sabretmek | 16 |
مُحْسِنِينَ | iyilik edenler | 27 |
مُكَافَأَةٌ | mükafat | 3 |
Ayet içerisinde geçen kelimeler, Kur'an'da oldukça önemli kavramları temsil etmektedir. 'Sabretmek', inanların karşılaştığı zorluklara karşı durmalarını vurgulayan bir eylemdir. 'İyilik edenler' ifadesi ise, toplumda olumlu davranışlar sergileyen bireyleri simgeler. 'Mükafat' kelimesi, insanların eylemlerinin karşılığını bulacağına dair bir güvence sunmaktadır. Bu kelimelerin sık kullanılması, Kur'an'ın bireyleri ahlaki değerlere yönlendirmede ne denli önemli bir işlev üstlendiğinin göstergesidir.
مُحْسِنِينَ
27
صبَرَ
16
مُكَافَأَةٌ
3
Hûd Suresi 115. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | iyilik edenlerin ecrini zayi etmez | Geleneksel |
Diyanet İşleri | iyilik edenlerin mükâfatını zayi etmez | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | iyilik edenlerin mükafatını yitirmez | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | güzel davrananların ödülünü ziyan etmez | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | muhsin olanların mükâfaatını zâyi etmez | Geleneksel |
Süleyman Ateş | güzel davrananların ecrini zayi etmez | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | güzel davrananların ödülünü eksiltmez | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | güzel düşünüp güzel davrananların ödülünü yitirmez | Modern |
Mealler arasında en çok karşılaşılan ifadeler, 'iyilik edenler' ve 'güzel davrananlar' ifadeleridir. Bu ifadeler, hem dilsel hem de anlam açısından önemli bir ortaklık taşır; çünkü her iki ifade de olumlu davranışları ve ahlaki değerleri yansıtır. Ancak, 'zayi etmez' ve 'yitirmez' ifadeleri arasında dilsel bir farklılık bulunmaktadır; bu da farklı çeviri anlayışlarını ortaya koyar. Örneğin, 'zayi etmez' ifadesi, daha çok geleneksel bir ton taşırken, 'yitirmez' ifadesi daha modern bir anlatım biçimi olarak karşımıza çıkmaktadır. Diğer yandan, 'mükâfat' ve 'ödül' kelimeleri, benzer anlamlar taşımakla birlikte, farklı bağlamlarda kullanılmasıyla çeşitli nüanslar içermektedir. Bu bağlamda, mealler arasında bir anlam zenginliği ve dilsel çeşitlilik gözlemlenmektedir.