Hûd Suresi 82. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Emrimiz gelince, o şehirlerin altını üstüne getirdik, tepelerine, üstüste yığılıp taş kesilmiş balçıktan meydana gelmiş taşlar yağdırdık. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | 82,83. (Azap) emrimiz gelince oranın altını üstüne getirdik. Üzerine de Rabbinin katında işaretlenmiş pişirilmiş balçıktan taşlar yağdırdık. Bunlar zalimlerden uzak değildir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ne zaman ki, emrimiz geldi, o ülkenin altını üstüne getirdik ve üzerlerine istif edilip pişirilmiş çamurdan taşlar yağdırdık. |
Mehmet Okuyan Meali | 82,83. (Azap) emrimiz gelince, oranın üstünü altına getirmiş ve üzerlerine Rabbin katında işaretlenerek (balçıktan) pişirilip istif edilmiş taşlar yağdırmıştık. Onlar (işaretli taşlar), zalimlerden uzak değildir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Vaktâ ki, emrimiz geldi, onun (o yurdun) üstünü altına çevirdik ve onun üzerine ateşte pişirilmiş, birbirine bitişik bulunmuş balçıktan taşlar yağdırdık. |
Süleyman Ateş Meali | (Azab) emrimiz gelince oranın üstünü altına getirdik, üzerine de taş yağdırdık: Çamurdan pişmiş, (azab için) hazırlanmış, istif edilmiş. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Emrimiz gelince, oranın altını üstüne getirdik. Üzerlerine pişmiş çamurdan üst üste taşlar yağdırdık. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Nihayet emrimiz gelince oranın üstünü altına getirdik. Ve üzerlerine, pişirilmiş çamurdan yapılıp istif edilmiş taş yağdırdık. |
Hûd Suresi 82. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Hûd |
Sure Numarası | 11 |
Ayet Numarası | 82 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 12 |
Kur'an Sayfası | 236 |
Toplam Harf Sayısı | 205 |
Toplam Kelime Sayısı | 45 |
Hûd Suresi, Mekke döneminde nazil olmuş olan bir sure olup, peygamberler ve onların kavimleri arasındaki ilişkileri, inançsızlık ve inkârın sonuçlarını ele alır. Bu surede, geçmişteki toplumların başına gelen felaketler, toplumsal ahlaka vurgu ve Allah'ın gücünün büyüklüğü üzerine durulmaktadır. Ayet 82, bu genel bağlam içerisinde, bir azap hikayesini anlatmaktadır. Özellikle Nuh'un kavmi ve diğer geçmiş kavimlerin başına gelen musibetlerle ilgili bir dizi uyarı ve ders içermektedir. Bu ayet, Allah'ın emri geldiğinde kuvvetli bir azapla birlikte, şehirlerin altının üstüne getirildiğini ve üzerlerine pişirilmiş çamurdan taşlar yağdırıldığını ifade etmektedir. Bu durum, Allah'ın azabının nasıl geldiğini ve o toplumların nasıl yok olduklarını tasvir eder. Bu ayet, ahlaki ve toplumsal değerlerin yaşandığı bir dünyanın, inançsızlıkla nasıl sona ereceğini gösteren bir uyarıdır. Bu bağlamda, Hûd Suresi'nde anlatılan azap, yalnızca tarihi bir olaydan ibaret değil, aynı zamanda insanlığa ibret ve ders vermek amacı gütmektedir. Özellikle Mekke döneminde bu tür hikayeler, inananları güçlendirmek ve inkarcıların sonunu hatırlatmak için önemli bir yer tutmaktadır.
Hûd Suresi 82. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
أَمْرُنَا | Emrimiz |
تَحْتَ | Altında |
كَأَنَّهُ | Sanki |
قَوْمٍ | Kavmin |
Ayetin içinde, özellikle idgam ve med kurallarına dikkat edilmiştir. Med, harflerin uzun okunması durumunu ifade ederken, idgam ise bazı harflerin birleşerek okunması durumunu ifade eder.
Hûd Suresi 82. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
أَمْرُنَا | Emrimiz | 4 |
تَحْتَ | Altında | 5 |
حَضَرَ | Geliş | 3 |
قَوْمٍ | Kavm | 6 |
Ayet içinde geçen kelimelerin Kur'an'da toplam geçiş sayıları, bu kelimelerin sık kullanıldığını göstermektedir. 'Emrimiz' kelimesi, Allah'ın iradesinin ve gücünün belirtisi olarak sıkça kullanılmakta; 'altında' kelimesi, çeşitli olayların fiziksel değişimini ifade etmek için sıkça işlenmektedir. 'Kavm' kelimesi ise, toplumsal yapı ve insan ilişkilerini anlatmak için önemli bir terimdir. Bu kelimelerin sürekli tekrar edilmesi, bu temaların Kur'an'daki önemini vurgulamaktadır.
قَوْمٍ
6
تَحْتَ
5
أَمْرُنَا
4
حَضَرَ
3
Hûd Suresi 82. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Şehirlerin altını üstüne getirdik | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Rabbinin katında işaretlenmiş taşlar | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | Pişirilmiş çamurdan taşlar | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Rabbin katında işaretlenerek | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | Ateşte pişirilmiş taşlar | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Taş yağdırdık; çamurdan pişmiş | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | Üzerlerine pişmiş çamurdan taşlar | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Üzerlerine pişirilmiş çamurdan taş | Açıklayıcı |
Tablo incelendiğinde, çoğu mealde 'taş yağdırdık' ifadesinin yer aldığı ve bu ifadenin ayetin özünü yansıttığı görülmektedir. Ayrıca, 'pişirilmiş çamurdan taşlar' ifadesi de yaygın olarak kullanılmış, bu da ayetin içeriğini daha somut hale getirmektedir. Ancak bazı meallerde 'işaretlenmiş taşlar' gibi ifadeler de yer almakta ve bu durum, ayetin anlamını daha derinleştirmektedir. Bu bağlamda, dilsel farklılıklar, anlamda belirgin farklılıklara yol açabilir; örneğin, bazı meallerde betimleyici ifadeler yerine daha soyut kavramlar tercih edilmiştir. Bu durum da, okuyucunun ayeti anlama biçimini etkileyebilir.