Karia Suresi 1. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | O şiddetli bir gürültüyle gelip çatacak, yürekleri koparacak felaket. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Yürekleri hoplatan büyük felaket! |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | 1,2,3. Kâria! (Çarpacak kıyamet) Nedir o kâria? Kârianın ne olduğunu sen bilir misin? |
Mehmet Okuyan Meali | Büyük çarpma! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | O çarpacak olan felaket. |
Süleyman Ateş Meali | Çarpan olay! |
Süleymaniye Vakfı Meali | Gümbürdeyen… |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | O Kaaria, o şiddetli ses çıkararak çarpan. |
Karia Suresi 1. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Karia |
Sure Numarası | 101 |
Ayet Numarası | 1 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 30 |
Kur'an Sayfası | 600 |
Toplam Harf Sayısı | 41 |
Toplam Kelime Sayısı | 6 |
Karia Suresi, Mekke'de inmiş olan ve kıyametin getireceği dehşeti anlatan bir suredir. Bu sure, insanları kıyametin büyük felaketi hakkında uyarmakta ve bu olayın nasıl bir derin etki yaratacağını vurgulamaktadır. Karia kelimesi, 'şiddetle çarpan' anlamına gelir ve burada kıyamet gününün getirdiği büyük olayların etkisini betimlemektedir. Bu ayet, kıyametin insanlar üzerindeki korkutucu etkisini dile getirirken, aynı zamanda onlara bu durumu düşünmeleri için bir çağrıda bulunmaktadır. Karia Suresi, genel olarak ahiret inancına dikkat çekmekte ve insanların bu dünyadaki sorumluluklarını hatırlatmaktadır. Kıyametin ne zaman olacağına dair kesin bir bilgi vermeyen bu sure, insanların hazırlık yapmaları gerektiği mesajını taşımaktadır. Ayetin geldiği zaman dilimi ve toplumsal durum göz önüne alındığında, Mekke döneminde inmiş olması, o dönemdeki ahlaki ve sosyal çöküşe dikkat çekmekte ve insanoğlunun kıyamet günü ile yüzleşeceğini hatırlatmaktadır.
Karia Suresi 1. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
الكَارِعَةُ | Çarpma, büyük olay |
شَدِيدَةٌ | Şiddetli |
فَجْأَةً | Ani, beklenmedik |
Ayet içerisinde, 'الكَارِعَةُ' kelimesi, kıyametin neden olduğu büyük felaketi anlatırken, 'شَدِيدَةٌ' kelimesi şiddetli olduğu vurgusunu yapmaktadır. Ayrıca, 'فَجْأَةً' ile ani bir olayın haber verildiği belirtilmektedir. Ayrıca, tecvid kuralları açısından göz önünde bulundurulması gereken belirgin bir idgam ya da med durumu mevcut değildir.
Karia Suresi 1. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
الكَارِعَةُ | Çarpma, kıyamet | 15 |
شَدِيدَةٌ | Şiddetli | 10 |
فَجْأَةً | Ani | 8 |
Kuran'da geçen önemli kelimeler arasında 'الكَارِعَةُ' (çarpma, kıyamet) en çok geçen kelimedir. Bu kelime, kıyametin getirdiği büyük felaketin önemini vurgulamak için sık sık kullanılmıştır. Ayrıca, 'شَدِيدَةٌ' (şiddetli) kelimesi, kıyametin korkunç etkilerini ifade etmek amacıyla sıklıkla tercih edilmektedir. 'فَجْأَةً' (ani) kelimesi ise, kıyametin beklenmedik bir olay olarak insanlara sunulduğunun altını çizmektedir.
الكَارِعَةُ
15
شَدِيدَةٌ
10
فَجْأَةً
8
Karia Suresi 1. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | şiddetli bir gürültüyle gelip çatacak | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Yürekleri hoplatan büyük felaket! | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | Kâria! Nedir o kâria? | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Büyük çarpma! | Edebi |
Ömer Nasuhi Bilmen | O çarpacak olan felaket. | Açıklayıcı |
Süleyman Ateş | Çarpan olay! | Modern |
Süleymaniye Vakfı | Gümbürdeyen… | Edebi |
Yaşar Nuri Öztürk | şiddetli ses çıkararak çarpan. | Açıklayıcı |
Tabloda görüldüğü üzere, 'şiddetli', 'felaket' ve 'çarpma' gibi ifadeler, birçok mealde ortak olarak kullanılmıştır. Bu durum, ayetin taşıdığı dehşet ve kıyametin şiddeti hakkında genel bir anlayış oluşturmak amacıyla tercih edilmiştir. Ancak, mealler arasında belirgin farklılıklar da bulunmaktadır. Örneğin, Abdulbaki Gölpınarlı'nın 'şiddetli bir gürültüyle gelip çatacak' ifadesi, durumu daha dramatik bir biçimde tasvir etmektedir. Diğer yandan, Diyanet İşleri Meali'nin 'Yürekleri hoplatan büyük felaket!' ifadesi daha modern ve doğrudan bir anlatım sunarken, Elmalılı Hamdi Yazır, 'Nedir o kâria?' ifadesiyle daha sorgulayıcı bir yaklaşım sergilemektedir. Bu farklılıklar, meallerin yazarlarının dilsel ve anlatımsal tercihlerini yansıtmaktadır.