Kehf Suresi 18. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Onları uyanık sanırsın, halbuki uyuyor onlar ve biz onları sağ ve sol taraflarına çevirip durmadayız ve köpekleri de mağaranın girilecek yerinde, ön ayaklarını yere uzatmış, yatmada. Hallerini anlasaydın mutlaka onlardan kaçardın ve mutlaka onların halinden korku dolardı içine. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Uykuda oldukları hâlde, sen onları uyanık sanırsın. Biz onları sağa sola çeviriyorduk. Köpekleri de mağaranın girişinde iki kolunu uzatmış (yatmakta idi.) Onları görseydin, mutlaka onlardan yüz çevirip kaçardın ve gördüklerin yüzünden için korku ile dolardı. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Bir de onları mağarada görseydin uyanık sanırdın. Halbuki onlar uykudadırlar. Biz onları sağa sola çevirirdik. Köpekleri de girişte ön ayaklarını ileri doğru uzatmıştı. Eğer onları görseydin, arkana bakmadan kaçardın ve için korku ile dolardı. |
Mehmet Okuyan Meali | Kendileri uykuda oldukları hâlde sen onları uyanık sanırdın. Onları sağa sola çeviriyorduk. Köpekleri de (mağaranın) girişinde ön ayaklarını uzatmıştı. Onları görüp bilseydin dönüp onlardan kaçardın ve gördüklerin yüzünden için korku ile dolardı. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve onları uyanıklar sanırsın, halbuki, onlar uykudadırlar ve onları sağ taraflarına ve sol taraflarına çeviririz ve köpekleri de iki kolunu kapı tarafına uzatmış bir haldedir. Eğer onların bu hallerine muttali olsa idin elbette onlardan döner, firarederdin ve onlardan korku ile dolardın. |
Süleyman Ateş Meali | Uykuda oldukları halde sen onları uyanıklar sanırsın onları (uykuda) sağa sola çeviririz. Köpekleri de girişte iki kolunu (ön ayaklarını) uzatmış vaziyettedir. Onların durumunu görseydin, mutlaka onlardan dönüp kaçardın. Ve onlardan içine korku dolardı. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Onları sağa sola döndürdüğümüzde uyanık olduklarını sanırdın; hâlbuki uzun bir uykuya dalmışlardı. Köpekleri de önayaklarını dışarıya doğru uzatmıştı. Onlara göz atsaydın için korku ile dolar, arkanı dönüp kaçardın. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Sen onları uyanıktırlar sanırsın; oysaki onlar uykudadırlar. Onları sağ tarafa da sol tarafa da çeviririz. Köpekleri de iki kolunu girişe uzatıp yaymıştır. Onların durumunu görseydin kesinlikle onlardan yüz çevirip kaçardın. Ve onlardan içinde mutlaka korku doldurulurdu. |
Kehf Suresi 18. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Kehf |
Sure Numarası | 18 |
Ayet Numarası | 18 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 15 |
Kur'an Sayfası | 255 |
Toplam Harf Sayısı | 122 |
Toplam Kelime Sayısı | 27 |
Kehf Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve genel olarak müminlerin sabrını, inancını ve Allah’ın güç ve kudretini vurgulayan kıssalar içermektedir. Bu surede, özellikle Ashab-ı Kehf’in kıssası önemli bir yer tutar. 18. ayet, Ashab-ı Kehf’in durumunu ve insanların onları görünce hissettikleri korkuyu ele almaktadır. Ayette, Ashab-ı Kehf’in derin bir uyku halinde oldukları, ancak dışarıdan bakıldığında uyanık gibi göründükleri ifade edilmektedir. Bu durum, Allah’ın kudretinin bir göstergesi olarak yorumlanabilir. Ayette anlatılan olay, insanlara Allah’ın yaratmalarındaki hikmet ve derinliğin farkında olmaları gerektiğini hatırlatmaktadır. Ashab-ı Kehf’in uzun bir süre uyuması ve sonra tekrar uyanmaları, Allah’ın iradesinin her şeye hakim olduğunu ortaya koyar. Bu ayet, sure içerisinde de dikkat çekici bir yere sahiptir ve Ashab-ı Kehf’in hikayesinin ana temasını güçlendirmektedir. Kur’an’ın bu gibi ayetleri, müminlerin inançlarını pekiştirmek ve Allah’a olan güvenlerini artırmak amacıyla bir araya getirilmektedir.
Kehf Suresi 18. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
تَظُنُّهُمْ | sanırsın |
نَحْنُ | biz |
مَغَارَة | mağara |
كَلْبٌ | köpek |
يَخُورُ | ses çıkarmak |
Ayetin telaffuzunda dikkat edilmesi gereken temel tecvid kuralları arasında mad, idgam gibi kurallar yer almaktadır. Özellikle 'نَحْنُ' kelimesindeki 'ن' harfi, sonraki kelimelerdeki 'مَغَارَة' ile idgam yapılmadan okunmalıdır.
Kehf Suresi 18. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
تَظُنُّهُمْ | sanırsın | 4 |
نَحْنُ | biz | 9 |
كَلْبٌ | köpek | 5 |
Ayet içerisinde yer alan önemli kelimeler, Kur'an'da sıkça karşılaşılan kavramlardır. 'تَظُنُّهُمْ' kelimesi, insanların algı ve düşüncelerindeki yanılgıları ifade ederken, 'نَحْنُ' kelimesi ise Allah’ın kudretini ve varlığını vurgulamak için sıkça kullanılır. 'كَلْبٌ' kelimesinin kullanımı, Ashab-ı Kehf'in hikayesindeki önemli unsurlardan birini temsil eder. Bu kelimelerin sıklığı, Kur'an'ın genel anlamda insan algısı, inanç ve doğanın tabiatı üzerine sunduğu derin anlamları pekiştirmektedir.
نَحْنُ
9
كَلْبٌ
5
تَظُنُّهُمْ
4
Kehf Suresi 18. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Onları uyanık sanırsın, halbuki uyuyorlar | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Uykuda oldukları hâlde, sen onları uyanık sanırsın | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Bir de onları mağarada görseydin uyanık sanırdın | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Kendileri uykuda oldukları hâlde sen onları uyanık sanırdın | Geleneksel |
Ömer Nasuhi Bilmen | Ve onları uyanıklar sanırsın, halbuki, onlar uykudadırlar | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Uykuda oldukları halde sen onları uyanıklar sanırsın | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Onları sağa sola döndürdüğümüzde uyanık olduklarını sanırdın | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | Sen onları uyanıktırlar sanırsın; oysaki onlar uykudadırlar | Modern |
İncelenen mealler arasında 'uyanık sanırsın' ifadesi, çoğu mealde ortak bir tercih olarak öne çıkmaktadır. Bu ifade, ayetin temel mesajını doğrudan ilettiği için yaygın bir kullanım bulmaktadır. Ayrıca, 'halbuki' ve 'uykudurlar' gibi kelimeler de farklı meallerde benzer şekilde yer alarak anlam bütünlüğünü korumaktadır. Bununla birlikte, bazı meallerde kullanılan 'görseydin' ifadesi, diğerlerinde 'bir de görseydin' şeklinde daha edebi bir dille ifade edilmiştir. Bu durum, meallerin dilsel tonunu belirlemede önemli bir etki yaratmaktadır.