Leyl Suresi 19. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve hiçbir kimseden, bir nimetle mükafatlanmayı dilemez. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | 19,20. O, hiç kimseye karşılık bekleyerek iyilik yapmaz. (Yaptığı iyiliği) ancak yüce Rabbinin rızasını istediği için (yapar). |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onun yanında, başka bir kimse için karşılığı verilecek hiçbir nimet yoktur. |
Mehmet Okuyan Meali | 19,20. Yüce Rabbinin rızasını kazanmaktan başka, kimseden beklediği bir karşılık da yoktur. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Halbuki, onun yanında hiç bir kimsenin bir nîmeti yoktur ki, o mükâfaatlansın. |
Süleyman Ateş Meali | Ve onun yanında, hiç kimsenin karşılık verilecek bir ni'meti yoktur (o, verdiğini kendisine yapılan bir iyiliğin karşılığı olarak değil), |
Süleymaniye Vakfı Meali | Onun kimseye minnet borcu da yoktur. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | O'nun katında hiç kimsenin, karşılığı verilecek bir nimeti yoktur/hiç kimsenin ona, karşılık olarak verilecek bir nimeti yoktur. |
Leyl Suresi 19. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Leyl |
Sure Numarası | 92 |
Ayet Numarası | 19 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 30 |
Kur'an Sayfası | 600 |
Toplam Harf Sayısı | 51 |
Toplam Kelime Sayısı | 13 |
Leyl Suresi, Mekke döneminde inmiş olan ve insanların farklı karakterlerini, davranışlarını ve sonuçlarını ele alan bir suredir. Bu surede, insanların iyi ve kötü davranışları arasındaki farklar ortaya konmakta ve bu davranışların sonuçları hakkında bilgi verilmektedir. Ayet 19, bu bağlamda, bir kişinin yaptığı iyiliklerin karşılık beklenmeden, yalnızca Allah rızası için yapılması gerektiğini vurgular. Bu ifade, insan ilişkilerinde samimiyet ve niyetin önemine işaret eder. Mekke döneminde inen bu sure, aynı zamanda toplumda adaletin, doğruluğun ve iyiliğin teşvik edilmesi için de bir çağrı niteliği taşır. Ayetin geçişi, insanlara karşılıklı menfaat ilişkileri içinde değil, tamamen içten ve samimi bir şekilde iyilik yapmalarını önerir. Surenin teması, insanın ahlaki değerlerini, toplumsal ilişkilerini ve bu ilişkilerdeki samimiyetin önemini ön plana çıkarır. Ayet, Müslümanların ruhsal gelişimlerini destekleyen bir mesaj taşır.
Leyl Suresi 19. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
نِعْمَةٌ | nimet |
مُكَافَأَةٌ | karşılık |
أَحَدٌ | hiç kimse |
Ayetin tecvid kurallarında, idgam ve med kuralları uygulanmaktadır. Ayrıca, 'أَحَدٌ' kelimesinde 'ا' harfi med harfi olarak kullanılmıştır.
Leyl Suresi 19. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
نِعْمَةٌ | nimet | 30 |
مُكَافَأَةٌ | karşılık | 7 |
أَحَدٌ | hiç kimse | 15 |
Ayet içerisinde geçen kelimeler, Kur'an'ın genelinde anlam ve bağlam açısından önemli kavramlardır. 'Nimet' kelimesi, Allah'ın insanlara verdiği ihsanları ifade ederken sıkça kullanılır; bu, inananların dünya ve ahirette Allah'ın lütuflarına şükretmeleri gerektiğini hatırlatır. 'Karşılık' kelimesi, insanlar arasındaki ilişkilerde beklentiyi ifade eder ve bu bağlamda sık kullanımı, insanların niyetlerini sorgulamalarına yardımcı olur. 'Hiç kimse' ifadesi, toplumsal ilişkilerde bireylerin yalnız olmadığını, hepimizin birbirimize bağlı olduğunu anlatır.
نِعْمَةٌ
30
أَحَدٌ
15
مُكَافَأَةٌ
7
Leyl Suresi 19. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | bir nimetle mükafatlanmayı dilemez | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | hiç kimseye karşılık bekleyerek iyilik yapmaz | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | karşılığı verilecek hiçbir nimet yoktur | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | başka, kimseden beklediği bir karşılık da yoktur | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | hiç bir kimsenin bir nîmeti yoktur | Geleneksel |
Süleyman Ateş | hiç kimsenin karşılık verilecek bir ni'meti yoktur | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | Onun kimseye minnet borcu da yoktur | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | karşılığı verilecek bir nimeti yoktur | Modern |
Tabloda görüldüğü üzere, 'karşılık' ve 'nimet' kelimeleri birçok mealde ortak olarak tercih edilmiş. Bu ifadelerin sık kullanımı, ayetin ana temasını yansıtmakta ve okuyuculara, iyilik yaparken niyetin önemini aktarmaktadır. Ayrıca, farklı meallerde kullanılan bazı ifadeler arasında belirgin ton farklılıkları göze çarpıyor; geleneksel mealler daha çok klasik Arapça terimlere yer verirken, modern mealler daha sade ve anlaşılır bir dil kullanmaktadır. Bu durum, farklı okurların ihtiyaçlarına cevap verme çabasını göstermektedir. Örneğin, 'hiç kimse' ifadesi, toplumsal ilişkilerdeki samimiyeti vurgularken, 'karşılığı verilecek' ifadesi de insanların beklentilerini sorgulamalarına olanak tanır. Sonuç olarak, bu ifadeler hem anlamda bir bütünlük sağlarken, hem de okuyucuya farklı bakış açıları sunmaktadır.