Mâide Suresi 102. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Sizden önce de bir kavim onları sordu da sonra kafir oluverdi. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Sizden önceki bir millet o tür şeyleri sordu da sonra o yüzden kâfir oldu. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Sizden önce gelen bir kavim bunları sormuştu da sonra inkâr etmişti. |
Mehmet Okuyan Meali | Elbette sizden önce de bir toplum onları sormuş, sonra da bunları inkâr eder olmuştu. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Filvaki öyle şeyleri sizden evvel bir kavim sordu da sonra o sebeple kâfir oldular. |
Süleyman Ateş Meali | Sizden önce gelen bir toplum da onları sormuştu da sonra onları tanımaz olmuşlardı. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Sizden önce bir topluluk böyle sorular sormuşlar sonra o yüzden kâfir olmuşlardı. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Sizden önceki bir toplum da onları sormuştu; sonra tutup hepsini inkâr ettiler. |
Mâide Suresi 102. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Mâide |
Sure Numarası | 5 |
Ayet Numarası | 102 |
Sure Türü | Medeni |
Bulunduğu Cüz | 6 |
Kur'an Sayfası | 121 |
Toplam Harf Sayısı | 66 |
Toplam Kelime Sayısı | 15 |
Mâide Suresi, Kur'an'ın beşinci suresi olup Medine'de inmiştir ve toplam 120 ayetten oluşur. Bu sure, önemli hukuki ve ahlaki konuları içeren bir metin olarak bilinir. Nüzul dönemi itibarıyla, İslam toplumunun sosyal yapısı, ahlaki değerleri ve ibadetleri hakkında hüküm ve naslar içermektedir. Mâide suresi, adını 'sofra' anlamına gelen 'mâide' kelimesinden alır ve genel olarak helal ve haram olan yiyeceklerden, dinî ritüellerden ve ahlaki değerlerden bahseder. Ayet 102, geçmişteki bir toplumun benzer sorular sorma deneyiminden bahsetmekte ve bu soruların sonucunda inkar etmeye yöneldiklerini belirtmektedir. Bu bağlamda, ayet, inananların sorgulamalarının sonuçlarına dair bir uyarı niteliğindedir ve geçmişteki hatalardan ders alınması gerektiği vurgusunu taşır. Tarihsel olarak, bu tür ayetler Medine dönemi, Müslümanların toplum içinde nasıl yaşamaları gerektiğine dair yeni bir anlayış geliştirmeye çalıştıkları bir dönemle ilişkilendirilir.
Mâide Suresi 102. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
قَوْمٌ | kavim |
كَفَرَ | inkâr etti |
سَأَلَ | sordu |
Ayet içerisinde bazı önemli tecvid kuralları bulunmaktadır. Özellikle, 'كَفَرَ' kelimesindeki 'kâfir' ifadesinde 'idgam' kuralı uygulanmıştır. Ayrıca, 'سَأَلَ' kelimesi med ile uzatılmıştır.
Mâide Suresi 102. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
قَوْمٌ | kavim | 17 |
كَفَرَ | inkâr etmek | 10 |
سَأَلَ | sordu | 15 |
Ayet içinde geçen kelimelerden 'قَوْمٌ' (kavim) en sık geçen terimlerden biridir. Bu kelime, toplumsal yapılar, aile ve ırk gibi konuları ele alan birçok ayette geçmektedir. Ayrıca, 'كَفَرَ' (inkâr etmek) kelimesi de sıkça yer almakta, bu da inanç ve inançsızlık arasındaki mücadeleye dair önemli bir vurgu yapmaktadır. 'سَأَلَ' (sordu) kelimesi ise insanın sorgulama ve bilgi edinme ihtiyacını ifade eden bir terimdir. Bu kelimeler, Kur'an'da sıkça kullanılarak toplumsal ve bireysel davranışların dinî ve ahlaki yönlerini açığa çıkarmaktadır.
قَوْمٌ
17
سَأَلَ
15
كَفَرَ
10
Mâide Suresi 102. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | kafir oldu | Geleneksel |
Diyanet İşleri | kâfir oldu | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | inkâr etmişti | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | inkâr eder olmuştu | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | kâfir oldular | Geleneksel |
Süleyman Ateş | tanımaz olmuşlardı | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | kâfir olmuşlardı | Geleneksel |
Yaşar Nuri Öztürk | inkâr ettiler | Modern |
İncelenen mealler arasında 'kâfir oldu' ve 'inkâr etti' ifadeleri, çoğu mealde ortak olarak tercih edilmiştir. Bu durum, ayetin anlamını net bir şekilde yansıtma amacı güttüğünü göstermektedir. 'Kâfir' kelimesinin kullanımı, geleneksel anlayışla örtüşürken, 'inkâr etmek' ifadesinin daha modern bir dil kullanımı olarak dikkat çekmesi, meal yazarlarının farklı dilsel tonlarını yansıtmaktadır. Mealler arasında belirgin farklılıklar da mevcuttur; bazı mealler 'tanımaz olmuşlardı' gibi ifadelerle, inkâr etme eylemini daha genel bir çerçeveye oturturken, diğerleri doğrudan 'kâfir oldu' ifadesini tercih etmiştir. Bu durum, bazı meallerin daha geleneksel bir yaklaşım benimsediğini, bazılarının ise daha modern bir anlatım tarzına sahip olduğunu göstermektedir. Genel anlamda, kelime seçimleri, her bir mealin okuyucuya ne kadar açıklayıcı olma çabası içerisinde olduğunu ortaya koymaktadır.