Mâide Suresi 19. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ey kitap ehli, bize ne bir müjdeci geldi, ne bir korkutucu dememeniz için peygamberlerin arasının kesildiği bir devirde size, her şeyi açıklayan Peygamberimiz geldi. İşte size şüphesiz olarak bir müjdeci, bir kokutucu geldi ve Allah'ın, her şeye gücü yeter. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Ey kitap ehli! Peygamberlerin arası kesildiği bir sırada, “Bize ne müjdeleyici bir peygamber geldi, ne de bir uyarıcı” demeyesiniz diye, işte size (hakikatı) açıklayan elçimiz (Muhammed) geldi. (Evet,) size bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmiştir. Allah, her şeye hakkıyla gücü yetendir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ey kitap ehli! Peygamberlerin arasının kesildiği bir sırada size Resulümüz geldi, gerçekleri açıklıyor ki, (yarın kıyamet gününde): "Bize bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi" demeyiniz. İşte müjdeleyici ve uyarıcı geldi. Allah, her şeye kadirdir. |
Mehmet Okuyan Meali | Ey kitap ehli! (Kıyamet günü) “Bize bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi.” dersiniz diye elçilerin arası kesildiği sırada (gerçekleri) açıklamakta olan Elçimiz size geldi. Size elbette bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmiştir. Allah her şeye gücü yetendir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ey ehl-i kitab! Peygamberlerin arası kesilmiş olduğu bir zamanda size apaçık beyanda bulunur olarak resûlümüz geldi. Tâ ki, «Bize ne müjdeleyici ve ne de azab ile korkutucu gelmedi,» demeyesiniz. İşte size müjdeleyici ve korkutucu geldi. Ve Allah Teâlâ her şeye tamamıyla kâdirdir. |
Süleyman Ateş Meali | Ey Kitap ehli, elçilerin arasının kesildiği sırada size Elçimiz geldi, size gerçekleri açıklıyor ki, (yarın kıyamette); "Bize bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi" demeyesiniz. İşte size müjdeleyici ve uyarıcı geldi. Allah, herşeyi yapabilendir. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Ey Ehl-i Kitap, elçilere ara verildikten sonra, size her şeyi açıkça ortaya koyan Elçimiz geldi. “Bize müjdeci ve uyarıcı biri gelmedi” diyebilirdiniz ama işte müjdeci ve uyarıcı geldi. Her şeye bir ölçü koyan Allah’tır. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Ey Ehlikitap! Resullerin arası kesildiği bir sırada resulümüz size geldi; ayan-beyan açıklamalarda bulunuyor. "Bize ne müjdeci geldi ne uyarıcı" demeyesiniz. İşte müjdeci de geldi size, uyarıcı da. Allah her şeye kadirdir. |
Mâide Suresi 19. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Mâide |
Sure Numarası | 5 |
Ayet Numarası | 19 |
Sure Türü | Medeni |
Bulunduğu Cüz | 6 |
Kur'an Sayfası | 131 |
Toplam Harf Sayısı | 90 |
Toplam Kelime Sayısı | 17 |
Mâide Sûresi, Medine döneminde inmiştir ve genel itibarıyla İslam toplumu için önemli hukuki ve sosyal düzenlemeleri içermektedir. Bu surede, özellikle yiyecekler, ibadetler ve diğer toplumsal konular üzerinde durulmaktadır. Ayet 19, 'Ey kitap ehli!' ifadesiyle bir hitapla başlamakta ve kitap ehline yöneltilen bir mesaj içermektedir. Bu ayet, peygamberler arasındaki bağlantının kesildiği bir zamanda, Müslümanların ve diğer din mensuplarının dikkatini çekmekte ve Allah'ın gönderdiği son Peygamber olan Muhammed'in getirdiği mesajın önemini vurgulamaktadır. Ayette, peygamberin gelmesi ve müjdeleyici ve uyarıcı olarak görev yapması gerektiği ifade edilmektedir. Bu bağlamda, ayet, hem bir uyarı hem de bir müjde içermektedir. Ayrıca, Allah'ın her şeye gücü yettiğine vurgu yaparak, insanlara O'nun kudretini hatırlatmaktadır. Böylece, ayet, Müslümanlar için inançlarının temellerini pekiştiren bir mesaj taşımaktadır.
Mâide Suresi 19. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
مُبَشِّرًا | Müjdeleyici |
نَذِيرًا | Uyarıcı |
رَسُولًا | Elçi |
كُمْ | Siz |
أَتَى | Geldi |
Ayetin tecvid kurallarında, bazı kelimelerde idgam ve med uygulamaları vardır. Örneğin, 'مُبَشِّرًا' kelimesindeki 'م' harfi, takip eden 'ب' harfiyle birleşirken, med harfleri, özellikle 'أَتَى' kelimesinde belirgin şekilde kullanılmaktadır.
Mâide Suresi 19. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
مُبَشِّرًا | Müjdeleyici | 10 |
نَذِيرًا | Uyarıcı | 6 |
رَسُولًا | Elçi | 30 |
Ayet içinde geçen kelimelerin Kur'an'da geçiş sayıları, bu kelimelerin İslam inancındaki önemli yerini ortaya koymaktadır. Örneğin, 'مُبَشِّرًا' kelimesinin sıkça kullanılması, müjdeleme temasının önemini vurgularken, 'نَذِيرًا' kelimesinin kullanımı ise uyarı ve dikkat çekme ihtiyacını ifade etmektedir. 'رَسُولًا' kelimesinin yüksek geçiş sayısı ise, peygamberlik ve elçilik kavramlarının ne denli merkezi bir yere sahip olduğunu göstermektedir.
رَسُولًا
30
مُبَشِّرًا
10
نَذِيرًا
6
Mâide Suresi 19. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Bize ne bir müjdeci geldi, ne bir korkutucu | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Bize ne müjdeleyici bir peygamber geldi, ne de bir uyarıcı | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Bize bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi | Geleneksel |
Mehmet Okuyan Meali | Bize ne müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Bize ne müjdeleyici ve ne de azab ile korkutucu gelmedi | Geleneksel |
Süleyman Ateş Meali | Bize bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı Meali | Bize müjdeci ve uyarıcı biri gelmedi | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Bize ne müjdeci geldi ne uyarıcı | Modern |
Mealler arasında en çok dikkat çeken ortak ifade 'bize müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi' ifadesidir. Bu ifade, ayetin özünü oluşturmakta ve çok sayıda mealde benzer şekilde yer almaktadır. Bunun nedenleri arasında, ayetin ana temasının bu cümle etrafında şekillenmesi ve bu tarz bir ifadenin inanç açısından önemli bir vurgu yapması yatmaktadır. Öte yandan, bazı meallerde 'korkutucu' kelimesinin kullanılmaması, bu mesajın daha pozitif bir şekilde algılanmasını amaçlamaktadır. Ayrıca, çeşitli meallerde kullanılan farklı kelimeler ve ifadeler, dinleyiciye farklı bir ton ve anlam sunarak, ayetin genel mesajını daha da derinleştirmektedir. Örneğin, 'korkutucu' ve 'uyarıcı' kelimelerinin birlikte kullanımı, kısmen bu durumu dengeleyici bir rol oynamaktadır.