Mâide Suresi 94. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ey inananlar, Allah, onu görmeksizin de kendisinden korkan kişiyi ayırt etmek için ellerinizin ulaşabileceği, mızraklarınızın yetişebileceği avları avlanma hususunda sizi sınayacak mutlaka. Bundan sonra kim aşırı hareket ederse ona pek acı bir azap var. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Ey iman edenler! Andolsun, Allah sizleri, ellerinizin ve mızraklarınızın erişebileceği av(lar) ile elbette deneyecek ki, görmediği hâlde kendisinden korkanı ayırıp meydana çıkarsın. Kim bundan (bu açıklamadan) sonra haddini tecavüz ederse, ona elem dolu bir azap vardır. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ey iman edenler! Allah sizi ellerinizin ve mızraklarınızın erişeceği bir avla dener ki, gizlide kendisinden korkanları meydana çıkarsın. Kim bundan sonra saldırıda bulunursa onun için acı bir azab vardır. |
Mehmet Okuyan Meali | Ey iman edenler! Elbette Allah (hac veya umre için ihramlıyken) ellerinizin ve mızraklarınızın ulaşacağı bir avlanma ile (onu yasak ederek) sizi dener. Sonunda Allah, yalnız bir durumdayken kendisinden kimin korktuğunu bil(dir)ecektir. Kim bundan sonra haddi aşarsa onun için elem verici bir azap vardır. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ey imân edenler! Allah Teâlâ elbette sizi kendi ellerinizin ve mızraklarınızın erişebileceği avdan birşey ile imtihan edecektir. Tâ ki Hak Teâlâ kendisinden anil gıyab korkanları bilsin (yani onları meydana çıkarsın). Artık bundan sonra kim tecavüz ederse ona elîm bir azap vardır. |
Süleyman Ateş Meali | Ey inananlar, Allah sizi, ellerinizin ve mızraklarınızın erişeceği bir av'la dener ki, gizlide kendisiden kimin korktuğunu bilsin (görmeden Allah'a inanıp O'ndan korkanlar ortaya çıksın, bilinsin). Kim bundan sonra saldırıda bulunursa onun için acı bir azab vardır. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Ey inanıp güvenenler! Allah, ellerinizin ve mızraklarınızın ulaşacağı şekilde tuzağınıza düşen şeylerle sizi imtihandan geçirecektir. Allah bunu, içten içe kendinden korkanı bilmek için yapacaktır. Bundan sonra kim aşırı giderse onun için acıklı bir azap vardır. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Ey iman sahipleri! Allah sizi, ellerinizin ve mızraklarınızın erişeceği av türünden bir şeyle mutlaka deneyecektir ki, gözün fark edemediği alanlarda O'ndan kim korkuyor bilsin. Bundan sonra azıp sınırı çiğneyen için korkunç bir azap olacaktır. |
Mâide Suresi 94. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Mâide |
Sure Numarası | 5 |
Ayet Numarası | 94 |
Sure Türü | Medeni |
Bulunduğu Cüz | 6 |
Kur'an Sayfası | 125 |
Toplam Harf Sayısı | 139 |
Toplam Kelime Sayısı | 26 |
Mâide Sûresi, Medine döneminde inmiş bir sûredir ve genel olarak İslam hukukuyla ilgili hükümler içermektedir. Bu sûrede, özellikle yeme içme, avlanma ve ibadet gibi konulara dair detaylar verilmektedir. Ayet, inananların imtihan edileceği bir durumu ifade etmekte olup, manevi bir gelişim ve kendini kontrol etme ihtiyacını vurgulamaktadır. Ayet, avlanma eylemi üzerinden bir deneme ve sınav ile inananların Allah'a olan korku ve saygılarını gözler önüne sermeyi amaçlamaktadır. Böylece, insanlar arasındaki inanç ve sadakat farkları belirginleşir. Bu bağlamda, ayet, yalnızca fiziksel eylemler üzerinden değil, aynı zamanda manevi derinlik açısından da bir anlam taşımaktadır. Yapılan bu imtihan, bireylerin içsel dinamiklerini ortaya çıkarmaktadır. Bu suredeki bu ayet, bireylerin Allah karşısında duruşlarını, inançlarını ve sınırlarını test eden bir ölçüt sunmaktadır. Dolayısıyla, bu ayet, hem bireysel hem de toplumsal bir sınavın gerekliliğini ifade ederken, iman edenlerin bilinçli bir şekilde hareket etmeleri gerektiğini dile getirmektedir.
Mâide Suresi 94. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
إِمَانًا | iman |
يَسْتَخْلِفُ | denemek |
عَذَابًا | azap |
Ayetin tecvid açısından, 'يَسْتَخْلِفُ' kelimesinde idgâm kuralı uygulanırken, kelimenin sonundaki 'مَانًا' kısmında med kuralı gözlemlenmektedir.
Mâide Suresi 94. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
إِمَانًا | iman | 8 |
عَذَابًا | azap | 24 |
يَسْتَخْلِفُ | denemek | 4 |
Ayet içinde geçen 'إِمَانًا', 'عَذَابًا', ve 'يَسْتَخْلِفُ' kelimeleri, Kur'an'da belirli bir bağlama göre sıkça kullanılmıştır. 'İman' kelimesi, inananların ruhsal durumlarını tanımlamak için, 'azap' kelimesi ise, Allah'ın emirlerini ihlal edenlere yönelik uyarı niteliğindedir. 'Denemek' kelimesi ise, Allah'ın kullarını sınaması anlamında önemli bir yer tutmaktadır. Bu kelimelerin sıklığı, Kur'an'da inanç, sorumluluk ve ceza temalarının önemine işaret eder.
عَذَابًا
24
إِمَانًا
8
يَسْتَخْلِفُ
4
Mâide Suresi 94. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | görmeksizin de kendisinden korkan kişiyi ayırt etmek | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | görmediği hâlde kendisinden korkanı ayırıp meydana çıkarsın | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | gizlide kendisinden korkanları meydana çıkarsın | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | yalnız bir durumdayken kendisinden kimin korktuğunu bil(dir)ecektir | Modern |
Süleyman Ateş | gizlide kendisinden kimin korktuğunu bilsin | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | kendisinden anil gıyab korkanları bilsin | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | içten içe kendinden korkanı bilmek için yapacaktır | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | gözün fark edemediği alanlarda O'ndan kim korkuyor | Modern |
Tabloda, farklı meallerde kullanılan ifadeler ve kelimeler görülebilmektedir. Çoğu mealde 'korkmak', 'görmek' ve 'ayırmak' gibi ortak ifadeler öne çıkmaktadır. Bu ifadeler, inananların manevi durumlarını ifade etmekte ve imanlarının deneme sürecini anlatmaktadır. Mealler arasında belirgin farklılıklara ise özellikle kullanılan 'korkmak' ifadesinin varyasyonları dikkat çekmektedir. Bazı mealler, daha açıklayıcı bir dil kullanırken, bazıları daha geleneksel bir üslup benimsemektedir. Bu durum, ayetin aktarımındaki farklı yorumlama biçimlerinden kaynaklanmaktadır. Genel olarak, ayetin özünü yansıtan ifadelerin seçimi, dilsel ve anlam açısından anlamı güçlendirmektedir.